PİRHA – KHK ile ihraç edilen KESK üyelerinin eylemi 37. haftasında devam etti. İhraç edilen öğretmen Muhammet Sevinçtekin, geçen kış oturma eylemine başladıklarını hatırlatarak, “Bizim için mevsimlerin bir önemi yok. Bizim için işimizi geri almadığımız her gün kıştır. Bizim yazımız ve ilkbaharımız işçinin emekçinin alın teri sömürülmediği zamandır” dedi.
HABERİN VİDEOSU
OHAL kapsamında çıkarılan KHK’lerle ihraç edilen KESK üyeleri 37 haftadır oturma eylemi yapıyor. Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda gerçekleşen eyleme Bakırköy Haziran Hareketi ve Akkim işçileri destek verdi.
“YAZIKLAR OLSUN SİZE”
Eylemde ilk olarak ihraç edilen öğretmen Muhammet Sevinçtekin konuştu. Direnişte olan Akkim işçilerinin çalışma koşullarına ve mücadelelerine dikkat çeken Sevinçtekin, “Bunlar biyokimya fabrikasında çalışan zararlı gazlarla iletişim halinde olan emekçi arkadaşlarımız. Onların giysilerinin özel olması lazım, ayakkabısının özel olması lazım, iş güvenliğinin alınması lazım. Ama ne yazık ki paraya tapanlar iki metrelik çukura sığacak olanlar bir ayakkabı almıyor. Yazıklar olsun size” şeklinde konuştu.
“EMEK VE EMEKÇİNİN HAKKI SAVUNULMUYOR”
Sevinçtekin’in ardından konuşan direnişçi Akkim işçisi, haklarını alamadıkları için sendikalı olduklarını ve ardından işten atıldıklarını belirterek “Bu ülkede sermaye çok ön planda. Emek ve emekçinin hakkı savunulmuyor. Hem siyasi iktidar hem de muhalefet adına kimse bizi savunmuyor” dedi.
“İŞÇİNİN, EMEKÇİNİN ALIN TERİNİN SÖMÜRÜLMEDİĞİ ZAMANDIR YAZ”
Ardından tekrar konuşan Sevinçtekin, direnişte olan Akkim işçileriyle aynı davada olduklarını, Akkim işçilerinin de kendileri gibi haksız yere işlerinden atıldıklarını vurguladı. Eylemlerine kışın başladıklarını baharı ve yazı bitirerek sonbahara geldiklerini söyleyen Sevinçtekin, “Mevsimlerin bir önemi yok. Bizim için işimizi geri almadığımız her gün kıştır zaten. İşlerimize geri dönmediğimiz her gün soğuktur zaten. Bizim yazımız ve ilkbaharımız özelde olsun devlette osun haksızlıklar son bulduğu zaman, adalet tesis edildiği zaman, işçinin emekçinin alın teri sömürülmediği zamandır yaz” dedi.
“EMEĞİN DİLİ, DİNİ, IRKI OLMAZ”
Konuşmasında 241 gündür açlık grevinde olan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya da değinen Sevinçtekin, şunları belirtti: “Semih dışarıda, Nuriye içeride zulmün zindanlarında adeta zulme direnen bir İsa gibi, bir Musa gibi, bir Pir Sultan Abdal gibi darağacına giderken bile, bir Şeyh Bedrettin gibi aslanlar gibi direniyor. Niye? Çünkü güç aldığı nokta şu dünyada görüp görebileceğiniz en kutsal noktadır. Nedir o? Emek mücadelesidir. Emek mücadelesinden daha kutsal bir mücadele yoktur. Çünkü emeğin dini, dili, ırkı olmaz. Bu ekmek kavgasıdır. Bu zulüm karşısında hakkı tutup kaldırma kavgasıdır. Onlar bizim direniş öncülerimiz ve tastamam ayakta güçlerinin son noktasına kadar zulme karşı dayanıyorlar. Biz de onlar gibi dayanacağız.”
“HAZİRAN TÜRKİYE’SİNİ KURACAĞIZ”
Ardından konuşan Bakırköy Haziran Hareketi temsilcisi Didem Koryürek, binlerce işçi ve emekçinin KHK’lerle haksız yere işlerinden atıldıklarını belirterek eğitim müfredatına da değindi: “Çocuklarımız gerici, bilimsel olmayan müfredatlarla eğitiliyor. Dünya düzdür diyenler çocuklarımızı eğitiyorlar” diyen Koryürek, iktidara karşı olan herkesin bir şekilde susturulmaya çalışıldığını vurguladı. Koryürek “Ama biz diyoruz ki bu böyle gitmez. Biz diyoruz ki Haziran Türkiye’sini kuracağız. Siz isteseniz de kuracağız, istemeseniz de kuracağız.”
“OHAL’DEN KURTULMANIN YOLU DİRENEN KAMU EMEKÇİLERİNE SAHİP ÇIKMAK”
Koryürek’in ardından konuşan BES 1 Nolu Şube Başkanı Dursun Doğan, tüm demokratik kurumlara ve sendikalara çağrıda bulundu. “Sizin susmanız sizi kurtarmayacaktır. AKP zulmüne karşı susmayı değil direnmeyi örgütlemelisiniz” diyen Doğan, Nuriye ve Semih’e değindi. OHAL’den kurtulmanın yolunun Nuriye’yi özgürlüğüne kavuşturarak işine geri döndürmek olduğu, direnen kamu emekçilerine sahip çıkmak ve alanları güçlendirmek olduğunu vurgulayan Doğan, faşizmle mücadele etmenin yolunun Nuriye ve Semih’in yolundan gitmek olduğunu ifade etti. Mücadeleyi birleştirme vurgusu yapan Doğan “Bugün hep birlikte sokağa çıkarsak Nuriye’yi de Semih’i de işine geri döndürür, direnen tüm kamu emekçilerinin haklarını geri alırız” dedi.
“Direne direne kazanacağız”, “Nuriye, Semih onurumuzdur”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “KHK’ler gidecek biz kalacağız”, “İşimizi geri istiyoruz”, “Akkim işçisi yalnız değildir” sloganlarıyla devam eden eylem halaylarla son buldu.
Suay ABAK – İsmet SEFER
İSTANBUL
Yoruma kapalı.