PİRHA – 1 Mayıs kutlamalarının önemli adreslerinden birisi de Ankara oldu. Tandoğan Meydanı’nda bir araya gelen emek kesimi, kıdem tazminatından taşeronlaşmaya, kamusal hizmetlerin piyasalaştırılmasından eğitim sistemindeki sorunlara kadar birçok talebini slogan ve marşlarıyla haykırdı.
İşçi ve emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için Ankara’da bir araya geldiği adres; Atatürk Kültür Merkezi (AKM) oldu. Kortejler halinde yürüyüşe geçen on binlerce emekçi, Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi, kıdem tazminatının fona devredilmesi projesi, taşeron işçilerin sorunları, iş güvenliği önlemlerinin etkin bir şekilde alınması gibi sorunları sloganlarıyla haykırdı.
Tandoğan Meydanı’nda bir araya gelen işçi ve emekçiler, Gezi direnişi sürecinde katledilenlerin yanı sıra, Soma maden kazasında yaşamını yitiren 301 işçi, 1 Mayıs 1977’den, 10 Ekim’e tüm saldırılarda katledilenleri andı.
DİSK, KESK, TMMOB, TTB VE Kamu-İş Konfederasyonu öncülüğünde yapılan kutlamalarda ilk olarak ortak metin okundu.
“HAVA İŞÇİDEN YANA DÖNDÜ”
“Ağır koşullarda taleplerimiz için mücadele ediyoruz” denilen metinde şunlar dile getirildi:
“Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan” diyenler, hoş geldiniz…
Bugün, dünyanın en görkemli meydanlarında işçiler- emekçiler, ezilen halklar, kol kola- omuz omuza haykırıyorlar. Ülkemizde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında yeni bir rejim yapılanıyor. Yasama, yürütme yargı bir kişinin sözüne bakıyor, her alanda yandaş örgütlenmeler toplumu kutuplaştırıyor. Tüm muhalifler tehdit altında, ülke açık cezaevine dönüştürülmüş durumda, bu ağır koşullarda taleplerimiz için mücadele ediyoruz. Bu ülkede anayasal bir hak olan grevi yasaklamakla övünen bir iktidar var.
Hapishaneleri, muhaliflerle, akademisyenlerle, gazetecilerle, siyasetçilerle, dolduranlara, tacizcileri, katilleri, kadına şiddet uygulayanları serbest bırakanlara karşı hak hukuk adalet için bugün ülkemizin dört bir yanında meydanları doldurduk. Martın sonu bahar dedik, bugünde hava döndü işçiden, işçiden esiyor yel diyenler bir arada alanlardayız.”
“KRİZİN BEDELİNİ KRİZİ YARATANLAR ÖDESİN”
Okunan ortak metinde cezaevlerinde süren açlık grevleri de hatırlatılarak şöyle devam edildi:
“Cezaevlerinde mahkûmların en temel anayasal haklarını kullanmak için açlık grevi yapmak zorunda kaldığı, çocuklar ölmesin dediği için Ayşe öğretmenin hapse atıldığı, barış talebinin yargılandığı ve cezalandırıldığı, gazetecilerin cezaevine girmek için kuyruk oluşturduğu, KHK’lar ile işten atılan yüzbinlerce kamu emekçisinin açlığa mahkum edildiği bir ülkede barış, kardeşlik, özgürlük ve adalet talebi ile 1 MAYISTA alanlardayız. 2001 Ekonomik krizinin yarattığı atmosfer üzerinden iktidar olup, 2008 krizinde ‘kriz ülkemizi teğet geçti, içinde bulunduğumuz ekonomik kriz koşulları için ülkede kriz yok’ deyip her defasında krizin bedelini emekçilerin, yoksul halkımızın sırtına yıkan siyasi iktidara artık yeter krizin bedelini krizi yaratanlar ödesin iradesi ve mücadele kararlılığı ile bugün 1 Mayıs alanlarını doldurduk.
Yeni ekonomi programı ve yapısal reformlar adı altında emekçilerin kazanılmış hakları gasp edilmek isteniyor. İşsizlik fonu yağmasından sonra kıdem tazminatlarının fona devredilmesi adı altında kıdem tazminatı hakkımız gasp edilmek isteniyor. Toplumsal dayanışmayı esas alan kamusal emeklik sistemi tasfiye edilerek yerine zorunlu bireysel emeklilik sistemi dayatılıyor. Mücadele ederek kazandığımız haklarımızın gaspına yine mücadele ederek sahip çıkma kararlılığı ile bugün ülkemizin dört bir yanında alanlardayız.
Dolaylı ve dolaysız vergilerle soyulduğumuz, emekçilerden alınan vergilerin patronlara teşvik olarak verildiği adaletsiz vergi sistemine karşı adil bir vergi sistemi kurulması, asgari ücretin vergi dışı bırakılması, vergi dilimi soygununa son verilmesi için alanlardayız.
İşçi sağlığı, iş güvenliği önlemlerinin etkin bir şekilde alınması, iş cinayetlerinin önüne geçilmesi, kadın işçilere eşit ücret verilmesi, taşeron çalışmanın yasaklanması, iş güvencesinin sağlanması, açlık ve yoksulluk sınırı altındaki maaş ve ücretlere karşı insanca bir yaşam için alanlardayız.
Ülkede, bölgede, dünyada barış istiyoruz, emperyalist işgallerin son bulması için, halkların kardeşliği için alanlardayız. Etnik, dinsel, mezhepsel farklılıklarımızla bir arada yaşamı savunduğumuz için alanlardayız. Toplumu kutuplaştırarak siyasi ikbal peşinde koşanlara, kendi beka sorunlarını, ülkenin bekası diye bizlere yutturmaya çalışanlara karşı 1 Mayıs alanlarını doldurduk. Karanlığın sonu aydınlık dedik başardık. Şimdi emekçilerin elleriyle her mevsimin bahar olduğu yeni bir dünya yaratacağız
Kıdem tazminatının fona devredilmesi projesinden vazgeçilmelidir.
Eğitim ve sağlık gibi tüm kamusal hizmetlerin piyasalaştırılmasına son verilmelidir.
Güvenlik soruşturmaları ve mülakat bahanesi ile ataması yapılmayan kamu emekçilerinin ve atanmayan öğretmenlerin atamaları derhal yapılmalıdır.
Taşeron işçilerin kadroya alınmasında yaşanan ayrımcılığa son verilmelidir. Belediye şirketlerine geçirilen taşeron işçilerin mağduriyetleri ortadan kaldırılmalı ve kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.
Kamuya ve belediye şirketlerine geçirilen taşeron işçilere ikinci sınıf işçi muamelesi yapılmasından vazgeçilmelidir.
Emekli aylık ve gelirleri enflasyon ve milli gelir artışı ölçüsünde artırılmalıdır. Asgari ücretin altında kalan tüm emekli aylık ve gelirleri asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır.”
Okunan ortak metin ardından Çankaya Belediyesi Temizlik İşleri Çalışanlarının oluşturduğu Grup Teneke, Marş ve ezgileriyle kitleyi coşturdu.
Moğollar grubunun dinletisiyle kutlamalar son buldu.
PİRHA / ANKARA
Yoruma kapalı.