Alevi Haber Ajansi

İran’daki direnişe üç dilden destek: Beraye Azadi-VİDEO

PİRHA-  Ahura ve Praksis müzik grupları, İran’daki direnişi konu alan ‘Beraye Azadi’ şarkısını 3 dilde seslendirerek direnişe destek mesajı verdi. Ahura müzik grubundan Zilan Yıldız, Mahsa Amini şahsında kadınların direnişin öznesi olduğunu kaydederken, Yasemin Belli ise bir mücadelenin sonucu olarak ‘Jin. Jiyan, Azadi’ sloganının evrenselleştiğine dikkat çekti. 

İran’da Jîna Eminî’nin Rehber Devriyeleri (Gaşti İrşad) tarafından katledilmesinin ardından “Jin, jiyan, azadî” sloganıyla başlayan ve ülke geneline yayılan direniş devam ediyor. İranlı müzisyen Shervin Hajipoor’un Mahsa Amini ve kadın direnişine ilişkin yazdığı  “Beraye Azadi” adlı şarkı bir marş haline gelirken, dünyanın çeşitli yerlerindeki müzisyenler bu şarkıyı seslendirerek destek mesajları veriyor.

Çalışmalarını İzmir’de sürdüren müzik grupları Ahura Ritim Topluluğu ve Praksis de, İran ve Rojhilat’taki direnişi konu alan şarkıyı yeniden düzenleyerek kaydetti. Çekim ve kurguyu FimxDC’nin üstlendiği şarkıyı video klip ile birlikte yayınladı. Kürtçe ve Türkçe seslendirilen şarkı ile ilgili üç dilde açıklama yayınlayan müzik grupları, İran’da kadınların öncülüğünde başlayan protestolara Türkiye’den müzikli bir selam gönderdiklerini belirtti.

“İRAN’DAKİ MÜCADEYİ SAHİPLENMEK VE SANATA YANSITMAK İSTEDİK”

Ahura müzik grubundan Zilan Yıldız, Türkiye’de kadınların farklı koşullarda da olsa İran’dakinden farklı şeyler yaşamadığını dile getirerek, İran’daki toplumsal mücadeleyi sahiplenmek adına çektikleri klibin öyküsünü, “Parça üç dilli olarak yapıldı. Ahura zaten çok dilli müzik yapan bir grup. Genelde bu coğrafya ve yakın çevredeki halkların dillerinden halk ezgileri söylemeye, icra etmeye çalışan bir grup. Praksis de protest müzik yapan bir grup. İki grubun tarzı birleştiğinde böyle bir şey çıktı ortaya. Hem çok dilli, bu coğrafyada bulunan birçok kişinin anlayabileceği dilden, aynı zamanda o protest ya da mücadele ruhunu yaşatabilen bir şarkı çıktı. Zaten İran’da bu şarkıyı yapan Shervin Hajipour isimli bir sanatçı bestelemiş, söz yazmış. Onun ana temasını ve Farsça sözlerini kullanarak geri kalan kısımlara Kürtçe ve Türkçe sözler yazıldı, bu şekilde icra edildi ve klip çekildi” diyerek anlattı.

“KADIN ÖZGÜRLEŞİRSE YAŞAM DA ÖZGÜRLEŞECEKTİR”

Yıldız, ‘Jin jiyan azadi’ sloganının bugüne kadar süregelmiş bütün kadın mücadelelerinin ortak sözü olduğuna vurgu yaparak, “İran’da Mahsa Emînî’nin öldürülmesinden sonra insanlar dayanıştılar ve mücadele büyüdü. Kadınlar bulunduğu her alanı daha güçlü hale getiriyor, güzelleştiriyor. Bir kadın eline kaşık aldığında çok güzel bir yemek yapabilir, eline bir enstrüman aldığında ya da bir fırça aldığında sanatı da aynı derecede güzelleştirebilir. Kadının bunları yapabilmesi için daha fazla alana ihtiyacı var, yani bize yeterli bir alan açılmadığı için istediğimiz şeyleri özgürce yapamıyoruz. Bir kadına alan açıldığı, özgürleşebildiği kadar yaratıcılığı da üreticiliği de özgürleşecektir. Dolayısıyla yaşamı da buna bağlı olarak özgürleşecektir” dedi.

‘JİN JİYAN AZADİ’ TÜM TOPLUMA MÜCADELE SİNYALİ VERİYOR

Ahura müzik grubundan Yasemin Belli ise, ‘Jin jiyan azadi’ sloganın bir mücadelenin ürünü olarak ortaya çıktığını kaydetti. Bunun slogan olmaktan öteye geçtiğini ve toplumsallaştığını sözlerine ekleyen Belli, “Kürtçe  jin ve jiyan kelimeleri yaşamın aslında kadından doğru yola çıktığını anlatıyor. İkisinin sonuna bir özgürlük kelimesi ekleniyor. Bu üç kelime yan yana gelince doğduğumuz andan itibaren hayatta kalma mücadelesinin de özeti haline geliyor. Kadınlar toplumsal baskıya karşı daha fazla ses çıkardıkları için, daha fazla mücadele etme ihtiyacı hissettikleri için bu slogan kadından doğru yola çıkmış ama ne sadece Türkiye coğrafyasındaki halkları ilgilendiriyor ne de sadece kadınları ilgilendiriyor. Toplumun bütün kesimlerine özgürlük için mücadele etmek gerektiğini ve bunun da kadınlarla birlikte yürütülebilecek bir mücadele olabileceğinin sinyalini veriyor. Ne sadece kadınların mücadelesi ne de sadece erkeklerin mücadelesi, toplumu var eden, yarısı olan kadınların bir bütün olarak mücadele etmesi gerektiğinin anlamı üzerinden bakabiliriz bu slogana” dedi.

“MÜCADELE YOĞUNLAŞTIKÇA SANAT DAHA DA POLİTİKLEŞİR”

“Politik sanat mı üretilmeli? Yoksa sanatın kendisi mi politik olmalı?” tartışmasına katkı sunan Belli, mücadelenin yoğunlaşmasıyla sanat eserlerinin de politikleşeceğini kaydederek, “Var olduğumuz andan itibaren ürettiğimiz her sanat eseri aslında bir politik eserdir. Bu dönemde üretilen sanat ürünlerinin daha fazla politik olmasının sebebi de bu dönemdeki isyanın, mücadelenin daha fazla olmasıdır. Biz sanat aracılığıyla daha fazla insana ulaşma imkânını kullanarak mücadele ettiğimiz hangi alan olursa olsun sesimizi daha fazla insana bu şekilde ulaştırabiliyoruz” şeklinde konuştu.

“MÜCADELEYE MÜZİKLE DESTEK VERDİK”

Müziğin iyileştirici ve değiştirici bir etkisi olduğu gibi empati değerlerini de yüksek tutan bir yerde olduğuna işaret eden Yasemin Belli, şöyle devam etti:

“Sayfalar dolusu bir metinle bunu duyurabilirdik ama karşıdakinin bu mücadeleyi hissetmesi noktasında sanatın ve özellikle müziğin bütünleştirici ve iyileştirici bir etkisi var. Biz bu şarkı sözlerinde ya da mücadele için söylenen ve hala üretilme noktasında olan bütün eserler için aynı zamanda iyileştiğimizi de söyleyebiliriz. Orada olsak biz de o mücadelenin bir parçası olacaktık. Şu an farklı bir coğrafyadayız ama oradaki duyguları algıladığımızı ve onların mücadelesine destek verdiğimizi müzik aracılığıyla da iletmiş oluyoruz. Bu onların yanında olduğumuzun güzel bir mesajı oluyor.”

Ersin ÖZGÜL/İZMİR

NOT: Ahura ve Praksis müzik gruplarının ‘Beraye Azadi’ klibini aşağıkaki linkten izleyebilirsiniz.

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak