PİRHA- İHD Mersin Şubesi Cumartesi Anneleri’ne ve 25 Kasım’a ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan İHD Mersin Şubesi Kadın Komisyonu adına Helin Ergen kadınlar olarak şiddete karşı alanlarda olacaklarını ifade ederek, “İnsan hakları savunucusu kadınlar olarak şiddetsiz ve çatışmasız bir yaşam için insan hak ve özgürlükleri için mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz”dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi Cumartesi Anneleri’nin mücadelesine destek amaçlı yaptığı açıklamada Hayrettin Eren’in akıbetini sordu ve 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’ne ilişkin basın açıklaması yaptı.
Cumartesi Anneleri’ne ilişkin açıklamayı İHD Mersin Şube Sekreteri Bekir Sıtkı Keçeci, 25 Kasım ile ilgili açıklamayı ise İHD Mersin Şubesi Kadın Komisyonu adına Helin Ergen okudu.
HAYRETTİN EREN NEREDE?
Cumartesi Anneleri eyleminin 974’üncü haftasında gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in akıbeti soruldu. Bekir Sıtkı Keçeci, Eren’den 43 yıldır haber alınmadığını belirterek, şunları söyledi:
“21 Kasım 1980 tarihinde gözaltına alınan Hayrettin Eren, Siyasi Şube’nin bodrum katında ağır işkence altındayken, kapıda bekleyen annesine ‘Gözaltında böyle biri yok!’ denildi. Emniyetin bahçesinde duran otomobili gösterip, ‘Oğlumun arabası burada kendisi nasıl yok?’ diye ısrar eden Elmas Eren tartaklanarak dışarı atıldı. Sonra Hayrettin’in arabası da kaybedildi. Sıkıyönetim Savcılığı’na yapılan suç duyuruları sonuçsuz bırakıldı. Aradan geçen 43 yılda da ailenin tüm girişimlerine rağmen hukuk işletilmedi. Hayrettin Eren’in akıbeti gizlendi, onu kaybedenler cezasız bırakıldı. Eren Ailesi üç kuşaktır Hayrettin’i ve adaleti aramaktan vazgeçmedi.
Hayrettin Eren’in akıbeti açıklanana, korunan failleri yargılanıp, cezalandırılana, adalet sağlanana kadar bu dava bizim için kapanmayacak diyoruz”
“KADINA YÖNELİK ŞİDDET POLİTİKTİR”
25 Kasım’a ilişkin açıklama metnini okuyan Helin Ergen ise kadınlar olarak şiddete karşı alanlarda olacaklarını ifade ederek, “Bizler kadınlar olarak erkek failleri aklayan ve cezasız bırakan şiddeti toplumda meşrulaştıran tutumların son bulmasını istiyoruz. 6284 sayılı yasanın özenle ve etkili bir şekilde uygulanması talebimizi tekrarlıyoruz” dedi.
Ergen, kadına karşı şiddetin politik olduğunu vurgulayarak, “Devleti yönetenlerin kadınlara ya da LGBTİ+’lara yönelik ya da toplumsal olaylarla ilgili kullandıkları şiddet ve nefret dili tüm toplumu kötü yönde etkilemektedir. Kullanılan bu nefret dili maalesef önce kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddet olarak geri dönmektedir. Bu nedenle kadına yönelik şiddetin politik olduğu bilincinde olarak bir kez daha toplumsal barışın da öne çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz. İnsan hakları savunucusu kadınlar olarak şiddetsiz ve çatışmasız bir yaşam için insan hak ve özgürlükleri için mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
PİRHA/ MERSİN
Yoruma kapalı.