PİRHA-İnsan Hakları Derneği Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Selahattin Gider, Ankara Valiliği’nin akşam saatlerinde türkü söylemeyi yasaklamasına tepki gösterdi. PİRHA’ya konuşan Gider, OHAL ile binlerce insanın soruşturmaya uğradığı, gözaltına alındığı, işinden ihraç edildiği bir dönemde bir de Ankara Valiliği’nin türkü söylemeyi dahi yasaklaması ile korku imparatorluğu yaratılmaya çalışıldığını söyledi.
Ankara Valiliği, açlık grevindeki eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın tutuklanmasının ardından günlük 500 bin kişinin kullandığı sokakları kapatıp, güneş battıktan sonra ateş yakılarak türkü söylenmesini yasaklamıştı.
Ankara Valiliği’nin 2 gün içerisinde 2 ayrı yasak kararını İnsan Hakları Derneği Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Selahattin Gider PİRHA’ya değerlendirdi.
Gider, Ankara Valisi’nin almış olduğu bu kararların hak, hukuk temelinde ifade edilecek hiçbir yönü olmadığını söyledi.
“Bu KHK’larla işten atılan insanların bugün yaşamış olduğu zorluklar var. Herkes zor bir durum yaşıyor. Aslında şu an huzurun olmadığı aydınlığın bulunmadığı adeta bir karanlığı yaşıyoruz. Böylesi bir dönemde Alevi olmak Kürt olmak, sol, sosyalist olmak, gerçek anlamda devrimci olmak zor, özellikle bedel ödemek gerekiyor.”
İşten atılan bu akademisyenlerin hakları için kendi bedenlerini açlığa yatırırken, devletin ve polisin bunlara yönelik yaklaşımının insan haklarına aykırı olduğuna dikkat çeken Gider, tutuklanan Özakça ve Gülmen’in bir an önce serbest bırakılmasını istedi.
“OHAL BİR AN ÖNCE KALDIRILMALI”
Gider sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda ülke, korku imparatorluğu denkleminde yönetilen bir ülke. Korkudan oluşturulmuş kuleler ve ellerinde sopalı zebaniler gibi halkın tepesinde. Ne zaman bu zebanilerin balyozu inecek diye toplumun her kesiminde derinden bir kaygı var. İşte bu kaygıyı Türkiye’de yaşayan bütün kesimler olarak bunları yaşıyoruz. Bu bağlamda gelişmeler karşısında sessiz kalınmaması gerektiğini düşünüyorum. Gerçekten demokrasiye inanan insanların, devletin bu anti demokratik uygulamalarına, yaklaşımlarına ses çıkarmaları gerektiğini düşünüyoruz. Öncelikle başta biz insan hakları savunucuları olarak devletin şu anki olağan üstü hal ortamında yapmış olduğu bütün çalışmaları, faaliyetleri ve tüm yaklaşımlarının anti demokratik olduğunu, doğru olmadığını ve bu ülkenin geleceğine yönelik gerçek anlamda bir sabotaj olduğunu ve derin hatalar bırakacağını ifade etmek istiyorum.”
“Bu ülkede herkes OHAL mağdurudur” diyen Selahattin Gider, bu mağduriyetin bir an önce son bulması için OHAL’in kaldırılmasın gerektiğini vurguladı.
Cebrail ARSLAN /ANKARA
Haberin Videosu:
Yoruma kapalı.