Alevi Haber Ajansi

İbrahim Kaypakkaya’nın köyü de maden projesinin kıskacında!

PİRHA – Sungurlu ve Alaca ilçelerinde açılması planlanan maden ocakları sebebiyle yurttaşların tepkisi sürüyor. Projelerin özellikle Alevi köyleri civarında yürütüldüğüne dikkat çeken Dede Hakan Samut, “Yakınımızda Hacımustafa Köyü var. Aynı kaya türü orada da mevcut. Orası Sünni köyü! Neden İbrahim Kapakkaya’nın köyü?diye sordu.

Çorum’un Sungurlu ilçesine bağlı Karakaya Köyü ile Alaca İlçesindeki Küçükkeşlik ve Narlık köylerinde açılmak istenen taş ocakları sebebiyle yöre halkının tepkisi sürüyor.

Çelikler Holding tarafından açılmak istenen madende yılda 3,5 milyon ton taş üretileceği belirtiliyor. Projede yılda 191 kez patlatma yapılacağı da ifade ediliyor. Bu durumun, çevre zararıyla birlikte can ve mal kaybı riskine de sebep olacağı söyleniyor.

Taş kırma ve eleme tesisinden çıkacak yoğun tozun, bölgedeki tarım arazileriyle birlikte birçok canlı türüne de zarar vereceğine dikkat çekiliyor.

ÇED RAPORUNA İHTİYAÇ YOKMUŞ!

Küçükkeslik köyünden Sultan Samut Ocağı’na mensup Hakan Samut dede, 350 dönümlük alanda yapılması planlanan taş ocağına dair PİRHA’ya konuştu. Hakan Samut, projeden en çok İbrahim Kaypakkaya’nın da köyü olan Karakaya’nın etkileneceğini söyledi. Kayaların hemen yakınında çam, ceviz ve armut ağaçlarının olduğunu söyleyen Samut, bölgede arıcılık yapıldığının da altını çizdi. Söz konusu alanda hayvanların da otlatıldığını söyleyen Hakan Samut, “Bölgemize can veren bir çam ormanımız var. Aynı zamanda o kayaların altında su gölleri mevcut. Su ihtiyacımızı oralardan karşılıyoruz. Köylüler, gerekli tepkilerini koydu. Ancak bir de mahkeme süreci başladı. ÇED raporu bekleniyordu ancak son çıkan bir kararda ÇED raporuna ihtiyaç olmadığı söyleniyor” diye konuştu.

“SEÇİLEN BÖLGEDEKİ ÜÇ KÖY DE ALEVİ”

Karakaya Köyünün 100 metre karşısında İbrahim Kaypakkaya’nın mezarının yer aldığını belirten Samut, şu cümlelerle devam etti:

“Kaypakkaya’nın ölüm yıldönümü olan 18 Mayıs anması öncesinde mezarlıkta üç noktaya kamera koymuşlardı. Kırsal bir alanda kameranın varlığı söz konusu! Zaten her yıl anmalarda bir takım engellemeler yapılıyor. Şimdi niye İbrahim Kapakkaya’nın köyü? Hemen 2 km öncesinde Hacımustafa diye bir köy var. Aynı kaya türü orada da mevcut. Orası Sünni köyü! Ancak seçilen bölgedeki üç köy de Alevi! Üçü de inancına, kendi öz yaşamlara bağlı köyler.

Bizim köyde aynı zamanda Sultan Samut Ocağı’na bağlı pirler var. Diğer bir köyde de Hacı Bektaş soyundan olduğu bilinen Vahit Efendi’nin Türbesi var. Tabii bizler sadece üç köyün de Alevi olması temelinde bakmıyoruz; orada bütün çevre yok olacak! Yani yaşam alanlarının tehlikeye gireceği bir alandan söz ediyoruz. Diğer köyler de fiilen etkilenilecek ama Karakaya köyü tümüyle yok olacak.”

KONUYLA İLGİLİ TBMM’YE SORU ÖNERGESİ İLETİLDİ!

DEM Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat, konuyla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na soru önergesi verdi. “Bu proje sadece doğaya değil, insanın yaşam hakkına ve köylünün yüzyıllardır süren emeğine de saldırıdır” diyen Fırat, Çelikler Holding’in ÇED muafiyeti alabilmek için 180 dönüm üzerinde işletme izni için başvuru yaptığını belirtti. Milletvekili Fırat, “Şirket, yılda 3,5 milyon ton taş çıkarılacağını ama bunun sadece 390 bin tonunun kırma eleme tesisinde işleneceğini, geriye kalan 2,9 milyon ton kayanın doğrudan tren hattında kullanacağını söyleyerek ÇED denetlemesinden kaçınmaya çalışmaktadır. Zira 400 bin ton üstü kapasiteli kırma eleme tesisleri ÇED zorunluluğu vardır” ifadelerine yer verdi.

“ORTAYA ÇIKACAK OLUMSUZ ETKİLER İNCELENMİŞ MİDİR?”

Celal Fırat, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması talebiyle şu soruları gündeme getirdi:

“Çorum’un Sungurlu ilçesine bağlı Karakaya ve çevre köylerin su kaynaklarının bu proje kapsamında yok olması riski ile ilgili fizibilite çalışması yapılmış mıdır?

Taş ocağı yapılacak tepenin tamamı orman sahasıdır. Bu faaliyet neticesinde bölgenin ormansızlaştırılması nedeniyle ortaya çıkacak olumsuz etkiler incelenmiş midir? Alternatif ormanlaştırma arazisi tespit edilmiş midir?

Karakaya köyü ev ve ahırlarının taş ocağına çok yakın olması nedeniyle doğacak maddi ve manevi zarar nasıl tazmin edilecektir?

Taş ocağı sahasının Hitit uygarlığının antik kenti Alacahöyük’e sadece 5 km, Hitit başkenti Hattuşaş’a 20 km uzaklıkta iken yılda 3,5 milyon ton taş patlatılacak projeden ortaya çıkacak ses, titreşim ve toz bulutunun bölge turizm faaliyetlerine, antik eserlere olası etkileri araştırılmış mıdır?

Bölgenin tek akarsuyu üzerine yapılması planlanan servis yolunun dereye ve dere yatağındaki 1. sınıf tarım arazilerine vereceği etkiler araştırılmış mıdır?

Tren hattının geçeceği tarım alanlarının kaybı nedeniyle köylünün yaşayacağı zararlar nasıl telafi edilecektir?”

Eren GÜVEN/ÇORUM

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.