PİRHA- Dersim Mazgirt’e bağlı Darıkent (Muxundi) köyünde yaşayan yurttaşların bir haftadır suları kesik. 3. Uluslararası Seyyid Baba Mansur anma etkinliklerine denk gelen kesinti Türkiye ve Avrupa’dan gelen halkı da oldukça mağdur etti. Borçtan kaynaklı tüm köyün sularının kesilmesinin ardından köylüler ise ziyaretin olduğu gözelere gidip her gün bidonlarla su taşımak zorunda kalıyor.
Dersim’in Mazgirt ilçesine bağlı Muxundi Köyü’nde şebeke suları yaklaşık 15 gündür akmıyor. Elektrik borcundan kaynaklı elektrik kurumunun dinamodaki güç kaynağını kesmesi sonucu sular akmazken yurttaşlar Baba Mansur Gözeleri Ziyareti’nden suyunu karşılamak zorunda kalıyor.
Bir nevi eski günlerine dönün köy halkı her gün onlarca bidon ile çeşmeden su dolduruyor. Kimi suçun muhtarda olduğunu düşünüyor. Muhtar ise borcun ödenmesi için halktan para toplamak zorunda kalıyor. Yaşananlara tepki gösteren yurttaşlar, bir haftadır çektikleri eziyeti anlattılar. Kimi köyünü ziyaret için geldiğinde denk geldiği bu manzara için oldukça sinirli kimi ise yeniden eskileri yaşattıkları için öfke duydu. Cemevi başkanı Süleyman Metin, camilere ödenekler ayrılırken Alevilerin ibadet mekanı olan cemevinin suyunun kesilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Tüm başvurularının sonuçsuz kaldığını söyleyen köylüler, sorunun bir an önce çözülmesi çağrısında bulundu.
“İHTİYAÇLARIMIZI KARŞILAMIYORUZ”
Köyde yaşayan Fethi Özdemir, su kesintisi nedeniyle yaşadığı sıkıntıyı şöyle anlattı:
“Sularımız 10-15 gündür kesik. Böyle bidonlarla gelip götürüyoruz. Muhtarın marifetidir. Su parasını toplayamıyor. Köyün yüzde 60’ı kaçak su kullanıyor. Günde iki sefer geliyorum. Burada yaşıyorum. Bağ bahçeye dereden su çekiyorum ama banyoda, çamaşırda, bulaşıkta bunu götürüyoruz. Çamaşırlarımı Kovancılar’a götürdüm. Böyle zor hem de nasıl zor. Yine iyi kötü dereden de su çekebiliyoruz ama ihtiyaçlarımızı karşılamıyor öyle.”
“İnsanlar ziyaretlere geliyor, dışarıdan misafirlerimiz geliyor böyle olmamalı” diyen Özdemir, hem yetkililere hem de köylüye duyarlı olma çağrısı yaptı.
“OKULLAR, SAĞLIK BİNASI SUSUZ BIRAKILIYOR”
Diğer bir köylü ise “Yetkililere gittiler ama elektrik kurumu özelleştirilmiş. Muhtarlar, azalar gidiyor başvuru yapıyor ama borcu ödeyeceksiniz diyorlar. Halk da ödemeyince borç faizle beraber 30 bin lirayı geçti. 100 hane var köyde. Toplanır para ama kimse ödemeyince olmuyor. Dinamo elektrik parasını biz veriyoruz. Okullar, sağlık binası susuz kalır mı hiç? Burada kaynak sularımız çok. İki bölgeden sular akıyor. 2001’den beri kuraklık oldu ama kar çok yağdı bu dönem su çok. Pompalar buralarda çalışıyor. Bu borcu vatandaşımız duyarlı olup ödemeli. Bir kısmı bile ödenebilir açtırılabilir. Muhtarı suçlamak olmaz. Halkın borcunu ödemesi gerekir” ifadelerini kullandı.
“İBADETHANENİN SUYU KESİLİR Mİ?”
Suyun kesik olduğu dönemde Baba Mansur Anma Etkinliklerinin gerçekleşmesi de köylüyü ve il dışından gelen yurttaşları oldukça mağdur etti. Baba Mansur Ocağı’ndan Süleyman Metin de durumu şöyle anlattı:
“Su meselesi siyaseten anlaşmazlıktan da kaynaklı böyle oldu. Bir kısım ödedi bir kısım ödemedi. Köylünün kendi arasında anlaşmazlığından kaynaklanıyor biraz da. TEDAŞ özel şirket, ben valiye söyledim. Vali yardımcı olmaya çalıştı ama çözüm bunun parasının ödenmesinde.”
Metin, “Bir köyün suyu topluca kesilmez. Şirket de olsa bunu yapamaz. Kim ödemediyse onun suyu kesilir. Ona tebligat verilir. Hastası var, suyu taşıyamayan var, cenaze var. Baba Mansur etkinliklerine tesadüfen denk geldi. Ama borç ödenmemiş, burası da belediye zamanında olmuş bizim ilgimiz yok diyorlar. Biz Tunceli Belediyesi’nden tanker aldık. İş adamı da bidon aldı. Buraya öyle su getirdik. İçme suyu değil tabi ki, onu gidip Baba Mansur Gözeleri’den alıp getiriyoruz. Burası ibadethane, ibadethanenin suyu kesilir mi? Bir caminin suyu kesiliyor mu? Şartlar ne olursa olsun, bu biraz da saygı duymadıklarından kaynaklanıyor. Özel kararlarla yönetiliyor. Karşımızda muhatap yok. Şirketler köylüye eziyet ediyorlar” diyerek tepkisini dile getirdi.
PİRHA/DERSİM
Yoruma kapalı.