Alevi Haber Ajansi

HDP’li Vekil Turan: Anti-Alevi tutum Devletin genetiğine işlenmiş-VİDEO

PİRHA- HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, Alevilerin evlerinin işaretlenmesine ve nefret söylemlerinin yazılmasına tepki gösterdi. Turan, X işaretinin Maraş ve Çorum katliamlarından iyi bilindiğini belirterek, devlet yetkililerini sorumlu davranmaya davet etti. 

Haberin videosu

Geçen hafta İzmir’de bir Alevi ailenin evinin duvarına “Defol Alevi” yazılıp, X işareti konulmasının yankıları sürüyor.

HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, Alevilerin evlerinin işaretlenmesine ilişkin PİRHA‘ya konuştu.

Alevilerin evlerinin işaretlenmesinin tarihsel bellekte önemli bir yeri olduğunu vurgulayan Rıdvan Turan, “Özellikle Alevilere yönelik daha önce kitlesel olarak katliamlar söz konusu olduğunda da süreç böyle başlamıştı. O zaman da mülki amirler bunu önemsememiş değerlendirmeye değer bulmamışlardı” hatırlatmasında bulundu.

İzmir’deki ailenin evinin işaretlenmesini Meclise taşıdıklarını söyleyen Turan, şöyle konuştu:

“Meclis Genel Kurulu’nda bu sorulara verilen cevaplarda yine bu meseleye ne kadar ciddiyetsiz yaklaşıldığının göstergesiydi iktidar partileri tarafından. Şimdi Mersin’de, benim seçim bölgemde de böyle bir şey söz konusu. Valilik evlere şenlik bir açıklama yapmış gerçekten. Her şeyden öte bir defa orada Alevi yurttaşlarımız ciddi bir biçimde tedirgin olmuş durumda, endişelenmişler. O kenti yöneten yöneticilerin öncelikle bu duruma uygun davranmaları, hassas davranmaları gerekir. Valinin, ‘bir kısım yayın organlarında’ diye başlayan ve sanki basın-yayın organları, olmayan bir şey üzerinden spekülatif bir bilgiyi yayıyormuş gibi izlenimi vererek yaptığı açıklama bir kenti yönetme ciddiyetiyle bağdaşacak şeyler değildir. Her ne olursa olsun, belki gerçekten o şekilde oldu. Belki bir akademisyenin, bir araştırma yapanın attığı, sonucunu tahmin etmediği hadiselerle bu durum gerçekleşti. Küçük bir ihtimal olarak bunu dahi düşünüyor olsak da yine de bu konunun Alevi yurttaşlarımızın zihninin geri planında hangi kodlara hitap ettiğini bir yöneticinin bilmesi lazım ve buna uygun olarak geniş kesimlerin endişesini ortadan kaldıracak biçimde bir tutum takınması lazım, adım atması lazım. Çünkü daha önce yaşanan şeylerin tümü benzer, kaygıdan uzak, devlet ya da kent yönetimi ciddiyetinden uzak yaklaşımlar sonucunda ortaya çıktı. Yine böyle bir şeyin ortaya çıkmaması için yapılması gereken şey meselenin ciddiyetle ciddiyete yaklaşmaktır ciddiyet adım atmaktır.”

“ANTİ-ALEVİ TUTUM DEVLETİN GENETİĞİNE İŞLEMİŞ”

“Neden böyle bir silsile söz konusu. Önce İzmir’de oldu, ardından Mersin’de oldu ve belki başka kentlerde de olacak. Neden böyle bir Silsile var” diye soran Rıdvan Turan, “Bunu devletin araştırması, incelemesi gerekir. Devlet sözcüleri, kent yönetenler niye bu meselenin, önemli bir mesele olmadığını, bir görev kusuru olduğunu, sıradan bir mevzu olduğunu döne döne ifade ediyorlar. Neden? Çünkü Aleviler bu ülkede kurucu öznedir fakat Alevi toplumumuza yönelik olarak devletin ta Osmanlı’dan bu zamana kadar sürdüre geldiği bir ideolojik, örgütsel ve politik bir süreklilik var. Anti-Alevi bir tutum bu devletin genetiğine DNA’larına işlemiş durumda” diye konuştu.

“MECLİS GENEL KURULU’NDA TEMEL GÜNDEM HALİNE GETİRECEĞİZ”

Milletvekili Turan, Mecliste 9 Arsalık’ta bütçe, Genel Kurul’a inecek. Ondan önce bu hafta içerisinde bunu gündem yapacağız. Ayrıca 9’undan itibaren de bütçe görüşmelerinde bunu çok temel bir gündem haline getirmeyi düşünüyoruz” diyerek, şunları kaydetti:

“Bu devletin özellikle son yıllarda güvenlikçi politikası kendi muteber vatandaş tanımlamasına uymayan herkesi bir tehdit meselesi olarak, bir tehdit unsuru olarak görüyor. Bunun içerisinde tabii ki Aleviler baş köşede. Hele bütün bu Emevi-İslam anlayışına karşı potansiyel bir eleştiriyi kendi içerisinde barındıran, aynı zamanda bunu yaşayan Alevi toplumumuz açısından değerlendirildiğinde ise onlar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak görülmüyorlar. Bu sebepledir ki devletin bu zamana kadar Alevilerin her canı yandığında bu meseleyi çözmek yerine rasyonalize etmeye, izah etmeye aslında bunun devlet mekanizmasından, devletin bu ideolojik yaklaşımından kaynaklanmadığını ifade etmeye çalışıyorlar.”

“MARAŞ VE ÇORUM KATLİAMALRINDA DA EVLER İŞARETLENDİ”

Maraş ve Çorum katliamlarının nasıl gerçekleştirildiğini hatırlatan Rıdvan Turan, “Maraş’ta, Çorum’da evler işaretlenerek camlar işaretlenerek, komünistler, Aleviler camiyi bombaladılar diyerek böyle adım adım geldi. Dolayısıyla bir şeyi tekrar yaşamak gerekmiyor. Eğer gerçekten vatandaşını önemseyen bir mekanizma söz konusu olsa, böyle bir devlet aklı söz konusu olsa bir şey vuku bulmadan, potansiyel risk unsurlarını göz önünde bulundurarak adım atar. Bu konudaki adım atmaz tavırları, onların bu işi bilmiyor olmadıklarından değil, tam tersine kulaklarının üzerine yatmalarından kaynaklı. Bununla bir terbiye yöntemi olacağını savunuyorlar, derin bir asimilasyonla beraber Alevilerin kendi inançlarından uzaklaşacaklarını zannediyorlar” diye konuştu.

“BİZ HEP BERABERİZ VE GÜÇLÜYÜZ”

“Bu bir takım basın, <tırnak içerisinde söylüyorum> olmazsa bu memlekette insan hakları ihlallerine ilişkin, demokrasiye ilişkin hiçbir gerçek bilgiyi edinmemiz mümkün değil. Bu bir takım basın organları olduğu için insanlar gerçek bilgiye ulaşabiliyorlar” diyen Turan, şunları ifade etti:

“Bu alternatif basın üzerindeki devlet siyasetinin tipik örneğidir. Devlet böyle konuşur. Bir takım basın organları olmamış bir şeyi olmuş gibi gösteriyor, demek istiyor. Bu dil zehirleyici bir dildir, bu dil sorumlu bir dil değildir. Bütün halkımıza özellikle Alevilere söyleyeceğimiz şey şudur: Biz hep beraberiz ve son derece güçlüyüz. Bu ülkede muhalifler, Aleviler, Kürtler, devrimciler, sosyalistler yani bu gidişatın böyle gitmesini istemeyen demokrasiden ve özgürlüklerden yana olan herkesin yan yana gelebildiği ölçüde, bu çağdaş Yezitlerin ellerinde çok fazla kozlarının kaldığı kanısında değilim. İktidar bir dağılma sürecindedir. Bu dağılma sürecini engellemek için muhalefete, basına, Alevilere, diğer kesimlere baskı yaparak bunu engelleyeceğini varsayıyor. Bütün diktatöryal yönelimlerin temel sorunu da yanlışı da budur. Bu dağılmayı engellemez tam tersine daha fazla hızlandırır. Yeter ki muhalefet yan yana olmayı elele olmayı becerebilsin.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak