PİRHA – Dersim’de önceki gün, Sarıkamış’ta 103 yıl önce yaşamını yitiren askerler anıldı. Konuya ilişkin PİRHA’ya konuşan HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, “Milli Eğitim ve diğer kurum yöneticileri anmaya katılımı zorunlu kılacak genelgeler yayınladı, tehdit ve rant üzerine çağrı yaptı” dedi.
Dersim’de önceki gün Sarıkamış’ta 103 yıl önce yaşamını yitiren askerler için anma etkinliği düzenlendi. AKP ve CHP’lilerin katıldığı etkinlik için eğitim kurumları ve birçok farklı kurum tarafından katılım çağrısı yapıldı. Konuya ilişkin PİRHA’ya konuşan HDP’li Alican Önlü “Milliyetçiliği öne çıkarmak için bu anmalar yapılıyor. Yoksa oradaki 60 bin askerin, gencin ölümüyle alakalı bir durum değil” ifadelerini kullandı.
Önlü, “Önceki gün 60 bin askerin ölüme sürülmesinin 103. yıl dönümüydü. Birilerinin kahramanlık, ülke savunması, birilerinin söylediği gibi düşmandan kurtuluş gibi bir şey değil tabi ki bu. Bu tam da Turancı, tekçi, milliyetçi, ırkçı bir İttihat ve Terakki’nin, Enver Paşa’nın on binlerce askeri Turancılığı ve milliyetçiliği için ölüme sürdüğü bir durumdur. Bu zihniyet aynı şekilde bugün de devam ediyor” dedi.
SON YILLARDA İTTİHAT VE TERAKKİ ZİHNİYETİ TAVAN YAPTI
Bugün de bunu ülkenin savunması, halkların kurtuluş ve özgürlük mücadelesi diye yansıttıkları şeyin tam tersine olduğu için, toplumda bir karşılığı olmadığı için bunun anması bile zoraki yaptırılıyor” diye konuşan Önlü şöyle devam etti:
“Yıllarca 103 yıldır bu anmalar yapılmıyor. Çanakkale veya polis günü yıllarca yapılmamıştır. Son yıllarda kitlesel ve zoraki yaptırılmaya çalışılıyor. 2002’den beri AKP iktidar ama Sarıkamış aklına gelmedi. Son 2-3 yıldır İttihat ve Terakki zihniyetinin artık tavan yaptığı bir dönem. Milliyetçiliği öne çıkarmak için bu anmalar yapılıyor. Yoksa oradaki 60 bin askerin, gencin ölümüyle alakalı bir durum değil. Kendi milliyetçilikleriyle alakalı bir durumdur.”
BÜTÜN KURUMLAR ANMAYI ZORUNLU KILMIŞTIR
Önlü, bütün kurumlar bu anmayı zorunlu kılmıştır. Dersim halkı bunu bir vatan savunması olarak algılıyorsa kendi yürürdü, daha anlamlı olurdu. Böyle bir değerlendirme yapmazdık” dedi. Önlü sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bütün kamu kuruluşları, mülki amirler, AKP’si ve yetmedi bunun halk ayağını da tehditle oluşturdular. Bu kentte halkın iradesi olmayan her şeye bu şekilde yaklaşılıyor. Milli Eğitim’in personeli, öğretmeni, öğrencisi, belediye ve kamu kuruluşları zorunlu kılınmıştır.
CHP MİLLETVEKİLİ VE İL YÖNETİMİ GÖNÜLLÜ KATILDI
Etkinliğe AKP ve CHP yöneticileri de katıldı. Buna ilişkin Önlü şunları belirtti:
“Valinin, kamu kuruluşlarının, askerin, emniyetin, bakanlarının, hükümet sözcülerinin ve kimi zaman da yedeklediği CHP; nasıl ki dokunulmazlıkların kaldırılmasında yedeklendiyse aynı şekilde dün Dersim’de de yedeklenmiştir. İl yönetimi ve milletvekilleriyle zoraki, talimatla işten çıkartmayla tehditlerle veya işe alma rantı, umudu vererek, insanları zoraki sokağa çıkarırken, birileri çok gönüllü katıldılar. Gönüllü yedek lastiği gibiler. CHP’ye oy verenler, üyeler için demiyorum ama onlar adına seçilmiş yönetim AKP’nin yedek lastiği haline gelmiştir.
KEMAL GÜN’E CEZA KESEN GÜÇ TEHDİTLE BİRİLERİNİ SOKAĞA ÇIKARIYOR
Dersim’de yürüyüş ve basın açıklamalarının yasaklandığını, insanların tepkilerini sokakta dile getiremediğini” belirten Önlü, şöyle konuştu:
“KHK’lerle, anti demokratik uygulamalarla Dersim’de yüzlerce insanın ihraç ve sürgün edilmesine, tutuklanmasına, demokratik kitle örgütlerinin kapatılmasına tepkiler yasaklanırken, bunların sokağa taşınması yasaklanırken, düşünün oğlunun kemiklerini isteyen bir babaya Kemal Gün’e ceza kesildi, işgaliye parası alındı. Çocuklarının kemiklerini istiyordu. Ama bu güç devlet gücünü bir tehdit ve rant olarak kullanarak insanları sokağa çıkarıyor. Bu tezat bir yaklaşımdır” dedi.
Hüseyin Yaşar SEZGİN/DERSİM
Yoruma kapalı.