PİRHA- HDP Milletvekili Zeynel Özen Alevilere yönelik sistematik saldırılara dair Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi.
HDP Milletvekili Zeynel Özen Alevi toplumunu hedef alan tehditlerin, dışlayıcı politikaların detaylı olarak araştırılarak, sorumluların ortaya çıkarılması, olaylara tehlikeli boyutlara ulaşmadan çözüm getirilmesi, kamuoyunda ve yurttaşlar arasında oluşan endişelerin giderilmesi amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi.
“NEFRET SUÇLARINDA GÖZLE GÖRÜLÜR ARTIŞ VAR”
Özen Meclis’te yaptığı konuşmada, son günlerde, Alevilerin evlerinin işaretlenmesini hatırlatarak, “Sadece son 7 yılda 32 ayrı yerde 100’ü aşkın Alevi ailenin evi “kimliği belirlenemeyen” kişiler tarafından işaretlenmiştir. En son İzmir’in Gaziemir ilçesinde bir Alevi ailenin evinin duvarına “Defol Alevi” yazılmasından sonra yeniden gündem olmuştur. Birçok Alevi katliamının böyle başladığını biliyoruz” dedi.
“Aleviler açısından sorunun başlangıcı; Alevi inancının yok sayılmasıdır” vurgusunu yapan Özen, ” Bunun başlangıcı çok eskilere dayansa da, özellikle son yıllarda iktidarın toplumu kutuplaştırıcı politikaları Alevilere yönelik nefret suçlarında gözle görülür bir artışa sebep olmuştur.
ERDOĞAN’IN ‘ALİSİZ ALEVİLİK’ SÖZLERİ
SETA’nın Alevileri fişleyen raporları, TİKA’nın, DİTİB’in ve Diyanetin çalışmaları ve Erdoğan’ın açıklamaları bu nefreti her geçen gün besleyip, asimilasyona direnen Alevilere yönelik saldırılara dayanak oluşturmaktadır.
Bu durumun en trajik örneklerinden birisi olan, AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın daha birkaç gün önce yaptığı açıklamada; Kayınlarının isimlerini kendisi koymuş gibi övünürken, yurt dışındaki Alevi örgütlülüğünü asimilasyona karşı direndikleri için Alisizlikle suçluyor” ifadelerini kullandı.
“HİÇKİMSENİN İNANCI TANIMLAMA HAKKI YOKTUR”
Zeynel konuşmasına şöyle devam etti: “Bırakın kayınınızın adının ne olduğunu! Siz bugüne kadar Alevifobiyi kullanıp, kendi tabanınıza nefret pompalamak dışında Alevilerin hangi sorunlarına çözüm buldunuz?
Üstelik çözüm bulmadığınız gibi Alevilere kendi özgün kimlikleriyle yaşam hakkı veren batılı ülkeleri bile zan altında bırakıp suçladınız.
Biliyoruz ki; bunların hepsinin nedeni Aleviliğin Avrupa’da kendine özgü bir inanç olarak tanınması ve diğer inançlarla eşit haklara sahip olmalarıdır.
Alevilerin tüm kimliksel varlığını sadece ortak isimlere indirgeyip, inançlarına dair farklı hak taleplerini önünü akla mantığa sığmayacak ithamlarla kesemezsiniz. Aleviler bunun bizleri parçalayıp, bölmek için bir oyun olduğunu gayet iyi biliyorlar. İktidar kendi makbul Alevilerini yaratmak için artık bu politikadan vazgeçmelidir. Bir devlet; Cumhurbaşkanı bile olsa hiç kimsenin inancını tanımlama hakkı yoktur.
“KOMİSYON KURULMA ÖNERİMİZE DESTEK VERİLSİN”
İtham ettiği Avrupa Alevi örgütlenmesinden gelen birisi olarak kendisine buradan ‘hodri meydan’ diyorum; AABK’nin Alevi dersleri için hazırladığı ders müfredatında Ali’nin olmadığı tek bir örnek göstermezsiniz. AABK’nin 300 küsur şubesi vardır. Hz. Ali’nin resminin olmadığı tek bir AABK şubesi veya cemevi göstersin istifa edeceğim! Kendileri de gereğini yapabilecekler mi?
Son olarak buradan çarpı işareti koyanlara da sesleniyorum. Alevilerin kapılarına çarpı işareti koymayın gül koyun. O kapıları çalıp içeri girin çaylarımızı için. O zaman görecekseniz ki bizler sizlerin düşmanı değiliz.
Bu anlamda Alevi toplumunu hedef alan tehditlerin, dışlayıcı politikaların araştırılarak, sorumluların ortaya çıkarılması amacıyla mecliste bir Araştırma Komisyonu kurulması önergemize destek verilmesini talep ediyoruz.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.