PİRHA – Halk Özel Harekat isimli oluşumun dernekleşmesi ve yasal statüye kavuşmasını PİRHA’ya değerlendiren HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, bu oluşumun kaynağının Esedullah timleri olduğunu, bu derneklerin hukuk dışı zihniyetlerin yapmak istediğinin bir parçası olduğunu ifade etti. Önlü, bu oluşumların başta Aleviler olmak üzere tüm toplumsal muhalif kesimler için tehlike teşkil ettiğini söyledi.
Haberin videosu
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından ortaya çıkan Halk Özel Harekat adlı paramiliter yapının dernek faaliyeti yürütmesi ve bürolar açması üzerine PİRHA’ya değerlendirmelerde bulunan HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, 15 Temmuz’dan sonra yapılan uygulamaların kanun, ahlak ve hukuk dışında olduğunu söyledi. Önlü, “Tam da bu dernek, bu zihniyetin, bu pratiğin, bu oluşumun yapmak istediğinin bir parçasıdır. Kullandıkları kavramla bile hukukla, kanunla, ahlakla, toplumsal taleplerle alakalı olmayan bir şeydir” ifadelerini kullandı.
HÖH KAYNAĞI ESEDULLAH TİMLERİ
Önlü, “Halk Özel Harekat kendi başına oluşmuş bir dernek değil. Mesela Esedullah timleri vardı. Halk özel harekatının asıl kaynağıydı işte. İç muhalefete yönelik güç oluşturdular. Bunu meşru zemine dayandırmaları gerekiyordu. Bir darbe vardı, bu darbeyi durduran bir güçmüş bir halk hareketiymiş gibi her şeyi manipüle ederek çok masum gösterildi” dedi.
ESEDULLAH TİMLERİ, HALK ÖZEL HAREKAT, ALMANYALI OSMANLILAR
Avrupa’da yaşayan AKP muhaliflerine, Alevi, Ermeni, Kürt temsilcilerine, Türkiyeli gazeteci, yazar, akademisyen ve siyasetçilere yönelik suikast girişiminde bulunulacağına dair haberlerle ilgili de konuşan Önlü, içeride birçok muhalif kesime karşı hukuk dışı Esedullah timleri, Halk Özel Harekat, Osmanlı Ocakları var” diyerek Avrupa’daki oluşumları ise şöyle belirtti:
“Avrupa’da yaşayan muhalif kesimlere karşı milletvekilimiz Garo Paylan’ın söylediği gibi bir suikast listesi var. Çok ciddi, tehlikeli, hukuk dışı bir çeteleşme var. Bunlardan biri de Almanya’da oluşturulan Almanyalı Osmanlılar diye bir oluşum.
Bu çetelerin spor kulüpleri adı altında örgütlenen, onun öncesinde de dünyanın birçok yerinde faşist ırkçı yapılardan başlayan bir örgütlenme olduğunu ifade eden Önlü, Halk Özel Harekat’ın da “Bugün nasıl darbeyi durdurduk, ülkeyi kurtardık, milli bir duruş sergiledik, deniyorsa geçmişte de Jitem ve Çatlıların bu ülke için mücadele verdiğini söylüyorlardı. Bunlar deşifre olduktan sonra kimse sahip çıkmadı. Örgütlenmeler tehlikeli bir boyuta ulaşmış.”
TEHLİKEDE OLAN TOPLUMSAL YAPI ALEVİLER
“Tüm bu değerlendirmeler içinde en muhalif en tehlike içinde olacak toplumsal yapı Alevilerdir. Bu zihniyet mutlaka tüm kesimler için tehlike teşkil ediyor ama en büyük tehlike teşkil ettiği toplumsal kesim Alevilerdir” diye konuşan Önlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Aynı zihniyet Maraş’ta, Koçgiri’de, Dersim’de, Malatya’da, Gazi’de vardı. Maraş Katliamı’nı o dönem planlayanların bugün aynı katliam planlayanlar, yapanlar aynı zihniyetin devamıdır. Maraş’ta insanlar katledilirken temel bir slogan vardı duvarlara yazılan ” kanımız aksa da zafer İslam’ındır” diye. Bunlar tanıdık şeylerdir. O zamanlar sivil faşistler deniyordu, şimdi ise dindar ve kindar gençlik deniyor. O gün Türklük adına deniyordu, bugün İslamiyet adına deniyor. Şimdi de duvarlara yazılan aynı yazı, aynı slogan; “kanımız aksa da zafer İslam’ındır.” Malatya’da insanların evleri işaretleniyor. Katliamların alt zemini bu şekilde hazırlanıyor. Hukuk dışı oluşumların en büyük tehlike teşkil ettiği yer Aleviler, Kürtler, emek ve demokrasiden yana olan güçlerdir.”
Hüseyin Yaşar SEZGİN/DERSİM
Yoruma kapalı.