PİRHA- HDP Kadın Meclisi, cezaevinde sağlık sorunları yaşayan HDP eski Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un durumuna ilişkin yaptığı açıklamada, ‘Aysel Tuğluk’a yaşatılanlar neyin intikamı!’ diye sorulurken, ““Kadınlar için adalet” kampanyamızı önümüzdeki dönem, cezaevinde hasta tutsaklar başta olmak üzere siyasi rehine olarak tutulan kadınlar için bir kampanyaya evrilteceğiz. Kadınlara çağrımızdır; gelin hep birlikte Aysel Tuğluk şahsında tutsak edilen kadınlara dayatılan ölüm siyasetine karşı yaşam siyasetini savunalım!” ifadelerine yer verildi.
2016 yılından beri Kocaeli Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, sağlık sorunları yaşıyor.
Tuğluk, Mart 2018’de, “örgüt yöneticisi olmak” suçlamasıyla 10 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Tuğluk’un sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilmesi talep ediliyor.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, 2016 yılından bu yana tutuklu bulunan ve ciddi sağlık sorunları yaşayan siyasetçi Aysel Tuğluk’un durumuna ilişkin açıklama yaptı.
Tuğluk’un isteği üzerine, hastalığının kamuoyuna yansımaması için çaba sarf ettiklerini, ancak, durumunun giderek kötüleşmesi ve yaşam riskinin bulunmasıyla birlikte açıklama yapma gereği duyulduğu belirtilen açıklamada, “Tuğluk’un ağır sağlık sorunları yaşadığı aylardır kamuoyuna yansımasına rağmen; iktidar yetkilileri kulağını kapatsa da Tuğluk’un yaşadıklarına ilişkin itirazımızı yükseltiyor, dayanışmamızı büyütüyoruz” denildi.
Uzman raporlarına göre hastalığın Tuğluk’un cezaevinde kalmasına engel olduğunun aktarıldığı açıklamada, şunlara yer verildi:
“Tuğluk’un hafıza kaybı yaşamasına sebep olan devletin inkar, imha, asimilasyon ile Kürt düşmanlığı politikalarıdır. Neden mi bunu söylüyoruz? Çünkü, Tuğluk cezaevinde birinci yılı dolmadan annesi Hatun Tuğluk’un ölüm haberini aldı. Ve izinli olarak cenazeye katılmak üzere çıkarıldı. Cenazeye katılanlar, mezarlığa girdikleri andan itibaren ırkçı, sözlü saldırılara ve tacize maruz kaldı, akabinde de hepsine yönelik taşlı saldırılar başladı. Bu durum defin esnasında ve sonrasında da daha korkunç bir hal alarak devam etti. Havaya ateş açıldı. Aysel Tuğluk bütün bunları, gördü, duydu, yaşadı ve tanıklık etti. Naaşın gömüldüğü yerden çıkarılmasına da tanıklık etti. Avukatı günbegün Tuğluk’un bu etkiden kurtulamadığını, üzerinde kalıcı etkiler bıraktığını, cezaevi idaresi ve personeli ile eş zamanlı gözlemlediğini dile getirdi.
Tuğluk’un hastalığının ilerlemesiyle birlikte, İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK) Başkanlığı, 5 dakikalık görüşme sonrası hazırladığı raporda; “Hayatını yalnız idame ettirebileceği” ifadelerine yer verdi. Önceki süreçlerde de gördüğümüz gibi, ATK’nin bu tutumu siyasidir ve hasta tutsaklar ya cezaevlerinde ya da serbest bırakıldıktan birkaç gün sonra yaşamlarını yitirmektedir.
Tuğluk’un hastalığının birincil sorumlusu tekçilik rejimiyle saltanatını sürdüren iktidardır. Savaş ve ölüm siyaseti yürüterek, cinsiyetçi, kutuplaştırıcı, ayrımcı, militarist politikalarıyla ayakta durmaya çalışan İktidar; hapsederek, rehin tutarak mücadele etmelerini engelleyemediği kadınlara “yaşatmamayı”, “hafızasızlaşmayı” dayatmaktadır. Soruyoruz bu neyin intikamı? İşte düşman hukuku tam da Aysel Tuğluk üzerinden yürütülen politikadır!”
Aysel Tuğluk ömrünü, kadın özgürlük mücadelesi başta olmak üzere Kürt ve Alevi kimliğine yönelik saldırılara karşı demokratik mücadeleye adadığına dikkat çekilen açıklamada, “Aysel Tuğluk, avukatlık yaptığı dönemde nerede bir hak ihlali varsa, oraya koşmuştur. Bugün, “Aysel Tuğluk için adalet” demek kadın özgürlük mücadelesini savunmaktır, “Aysel Tuğluk için adalet” demek, demokratik siyaseti savunmaktır, “Aysel Tuğluk için adalet” demek, iktidarın ölüm siyasetini reddetmek, yaşam siyasetini savunmaktır” diye belirtildi.
Adalet Bakanlığı’na çağrıda bulunulan açıklamanın devamında, “Aysel Tuğluk derhal serbest bırakılmalı, aksi halde yaşanacak herhangi olumsuz bir durumda sorumlusu sizsiniz! Buradan duyuruyoruz; “Kadınlar için adalet” kampanyamızı önümüzdeki dönem, cezaevinde hasta tutsaklar başta olmak üzere siyasi rehine olarak tutulan kadınlar için bir kampanyaya evrilteceğiz. Kadınlara çağrımızdır; gelin hep birlikte Aysel Tuğluk şahsında tutsak edilen kadınlara dayatılan ölüm siyasetine karşı yaşam siyasetini savunalım!” ifadelerine yer verildi.
PİRHA/ANKARA
İLGİLİ HABERLER
1-Dersim Barosu: Aysel Tuğluk ve diğer hasta tutukluların infazı ertelensin
2- Sanatçı Aynur Doğan, hasta tutuklu Aysel Tuğluk için adalet istedi
3-Ali Kenanoğlu: Alevi kurumları, Aysel Tuğluk’a olan vefa borcunu ödemeli!
4-‘Hafıza kaybı’ yaşayan Aysel Tuğluk için infaz erteleme talep edildi
5- ‘Aysel Tuğluk, annesine yapılanları ve buna müsaade edenleri unutmadan yaşar’
6-ATK, Aysel Tuğluk’un talebini reddetti
7-‘Aysel Tuğluk bir an önce tahliye edilmelidir’
Yoruma kapalı.