Alevi Haber Ajansi

Reklam

HDK: Yaşamın her anı ‘1 Mayıs’laştırılarak engellemeler kırılacak!

PİRHA- 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ilişkin açıklama yapan HDK, “Pandemiyle gelişen koşulları meydanları işçilere ve devrimcilere kapatmak için fırsat bilen saray rejimine yanıt, 1 Mayıs’a tarihsel anlamına denk bir şekilde takvim gününde sahip çıkmakla birlikte, yaşamın her anı ‘1 Mayıs’laştırılarak verilecektir” dedi. 

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 1 Mayıs İşçi Bayramı’na dair basın metni yayınladı. Açıklamada, 1 Mayıs’ın, “kurtuluş olacaksa tüm insanlığın kurtuluşuyla birlikte olacak” şiarını düstur edinmiş devrimci işçi hareketinin bayrağı olarak, proleteryayla birlikte sömürge halkları, ezilen köylüyü, özgürlük adına yürütülen davaların tamamında ve her daim en ön saflarında yer alan kadını ve gençliği birleştirdiğine işaret edildi.

“SERMAYE TÜM CANLILARA YAŞAM ALANI BIRAKMAMACASINA YERYÜZÜNÜ TALAN EDİYOR”

Reklam

132 yıllık bir mücadele geleneği olarak 1 Mayıs’ın 2021 yılında da pandemi koşulları altında karşılandığı belirtilen açıklamada, “Kapitalizmin, etik ya da rasyonel bakımdan savunulacak hiçbir tarafının olmadığını tüm netliğiyle ortaya koyan pandemi gerçekliği, işçi sınıfı, ezilenler ve tüm özgürlük güçlerinin örgütlü mücadelesinin önemini her geçen gün daha belirgin olarak görünür kılmaktadır şüphesiz. Sermaye, bir yandan “taşeron işçi” sistemiyle işçi için örgütlenme hakkı başta olmak üzere sahip olduğu hakların tamamını ortadan kaldırmayı hedeflerken, diğer yandan doğaya dönük saldırılarını azgınlaştırarak, gelecek kuşaklara ve tüm canlılara yaşam alanı bırakmamacasına yeryüzünü talan ediyor” denildi.

“EMEK-SERMAYE SAVAŞINDA ÖN SAFLARI TERK ETMEYECEĞİZ”

Açıklamanın devamında şunlara yer verildi:

“Rize’de İşkencedere Vadisi, Cengiz İnşaat gibi, saray rejiminin kollarında büyüyen lümpen rantçı burjuvazinin saldırısına maruz bırakılırken, Soma ve Ermenek maden işçilerinin maaş ve tazminatları işçilerin canıyla kasasını dolduran patronlarca gasp ediliyor. Kadına dönük eril baskı ve şiddet, iş alanlarında sermayenin emek üzerindeki tahakkümüyle birleşerek kadın için tam bir işkence sistemine dönüşüyor.

GENİŞ BİR KESİMİ NEFRET DİLİYLE HEDEF HALİNE GETİRMEYE KALKIŞIYOR

Pandemide ‘fedakarlığı’ işçiden, emekçiden, yoksul halktan bekleyen sermaye ve hükümeti, hastalık riskine rağmen canını alırcasına çalıştırdığı işçiyi tazminat ve işsizlik ödeneğinden mahrum bırakmak adına Kod29 garabetine dört elle sarılırken, tüm bu haksızlıkların toplumda biriktirdiği öfkeyi başka odaklara kanalize etmek adına savaş mağduru göçmenlerden LGBTİ+‘lara kadar geniş bir kesimi nefret diliyle hedef haline getirmeye kalkışıyor.

İKTİDAR, KAPİTALİZM VE DESPOT DEVLET ANLAYIŞININ DOĞASINI GÖSTERİYOR

Mezhepçilik, Kürt düşmanlığı ve Neo-Osmanlı hülyalarıyla, hayatları mahvedilerek mültecileştirilen Suriyeli emekçiler kasaların doldurulması için sınırsız istismara tabi tutuluyor. Emekçinin hak arama mücadelesi, halkların barış içinde bir arada yaşama istemi, kadının ve gençliğin ise adeta her adımı her geçen gün faşizmin daha net form kazandığı bir savaş politikasıyla boğulmaya çalışılırken; dolandırıcılar ve mafya-çete reisleriyle boy boy görüntü veren devlet bakanlarında ifadesini bulan iktidar, kapitalizmin ülkemizdeki izdüşümü olarak, bir çürümeyi değil, kapitalizm ve despot devlet anlayışının doğasını gösteriyor.

KAPİTALİZMİN SALDIRILARINA KARŞI DİRENİŞLER DE TAVİZ VERMEKSİZİN DEVAM EDİYOR

Dünyada olduğu kadar ülkemizde de hayatı, yükü kaldırılamaz bir cendereye çeviren kapitalizmin saldırılarına karşı direnişler de taviz vermeksizin devam ediyor. Ermenek ve Soma maden işçileri haklarını almak için tüm engellemelere rağmen Ankara’ya yürüyüp rejime hesap soruyor. İşkencedere vadisinde nehirlerini, ormanlarını, hayvanlarını iş makinalarına karşı koruyan yöre halkı Karadeniz’in coşkulu direngenliğini temsilen sermayeye karşı doğal yaşamın savunusuyla işçi sınıfına mücadele yoldaşı oluyor. Kadınlar, “8 Mart”larda gösterdiği örgütlü gücünü, emek alanında maruz bırakıldığı çoklu sömürü ve baskı mekanizmasına boyun eğmediğinde de göstererek emek-sermaye savaşında ön safları terk etmeyeceğini ilan ediyor.

“HALKLAR ARASI EŞİTLİĞE DAYALI BARIŞ İÇİNDE BİR ARADA YAŞAMIN TOHUMLARINI EKİYOR”

Kürt halkı başta olmak üzere, bu topraklarda kimliği ve varlığı hedef alınan tüm halklar, geçerliliği proleterya için bir buçuk asır önce kanıtlanmış “tüm insanlığın kurtuluşu için mücadele verme” ilkesini esas alan paradigmaya daha sıkı sarılarak, halklar arası eşitliğe dayalı barış içinde bir arada yaşamın tohumlarını ekiyor.”

“HDK YAŞAMIN TÜM ALANLARINI MECLİSLERLE ÖRGÜTLEYEREK BÜYÜTMEYİ SÜRDÜRECEKTİR”

1 Mayıs’ı alanlarda emek, demokrasi ve özgürlük güçleriyle sahiplenmeye devam edeceklerinin altının çizildiği açıklamada, “1 Mayıs İşçi Dayanışma ve Mücadele Günü’nde birleşik ifadesini bulan değerleri, yaşamın tüm alanlarını meclislerle örgütleyerek büyütmeyi sürdürecektir. Pandemiyle gelişen koşulları meydanları işçilere ve devrimcilere kapatmak için fırsat bilen saray rejimine yanıt, 1 Mayıs’a tarihsel anlamına denk bir şekilde takvim gününde sahip çıkmakla birlikte, yaşamın her anı ‘1 Mayıs’laştırılarak verilecektir” ifadelerine yer verildi.

(HABER MERKEZİ)

Reklam

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak