PİRHA-Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idam edilişlerinin yıldönümünde anan Halkların Demokratik Kongresi (HDK), “Gençliğin isyanlarını devrimcileştirerek pratikleştirdiler. Bu yüzden kapitalist sisteme karşı verilen mücadelemizin esin kaynakları olmaya devam ediyorlar” dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idam edilişlerinin yıldönümünde andı, “Demokrasiyi halklarımıza çok gören egemenlere karşı kurtuluş yolu arayan gençlerin, emekçilerin yolunu siyasi ve askeri darbe ile kesen 12 Mart faşizminin idam ederek katlettiği Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı ideallerine bağlılığımızla yâd ediyoruz” dedi.
“DENİZLER KAPİTALİST SİSTEME KARŞI MÜCADELEMİZİN ESİN KAYNAĞI”
Onlar, alacakaranlık bir vakitte, ‘Yaşasın Türk ve Kürt halklarının bağımsızlık mücadelesi’, ‘Yaşasın işçiler ve köylüler’, ‘Yaşasın devrimciler’ diyerek veda ettikleri belirtilen açıklamada, “Onların açtığı yoldan devam edenler, her alacakaranlıkta bu sözlerle yönlerini doğrulttular. Onlar, aradan geçen yıllara karşın gençliğin ve ezilen halklarımızın yüreğinde ve bilincinde yaşamaya devam ediyorlar” diye belirtti. Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in kendilerini kuşatan resmi ideolojinin heyulalarıyla mücadele ederek, Latin Amerika’dan Kara Afrika’ya, Uzak Asya’ya, eşitlik ve özgürlük için mücadele edenlerle kopmaz bağlar kurarak gençliğin isyanlarını devrimcileştirerek pratikleştirdiler. Bu yüzden kapitalist sisteme karşı verilen mücadelemizin esin kaynakları olmaya devam ediyor Denizler” denildi.
“HALKLARIN EŞİTLİK VE ÖZGÜRLÜK TALEPLERİ FAŞİZAN UYGULAMALARLA KIRILMAYA ÇALIŞILIYOR”
Denizler’in anısında saklı olan, egemenlerin bize ‘bol’ gördükleri demokrasiyi toplumsal yaşamın her alanında kurarak mücadele etmeye devam edeceklerini vurgulayan HDK, şöyle devam etti:
“Kapitalist düzenin yarattığı eşitsizliklere, adaletsizliklere karşı gelişen halk mücadelesinin darbelerle engellendiği her buhran döneminde olduğu gibi, şimdi de emekçiler kölelik dayatmalarına maruz bırakıldığını, doğanın her zamankinden daha fazla yıkıma uğratıldığını, halkların demokrasi, eşitlik ve özgürlük taleplerinin faşizan uygulamalarla kırılmaya çalışılıyor. Dünya emperyalist kapitalist sisteminin yaşadığı krizle birleşen pandeminin yarattığı bu özel konjonktürde, ‘siyasi soykırım’ operasyonları ile halkların demokratik hareketini engelleyerek, bir kez daha egemenliklerini ihya etmek istiyorlar. Siyasi darbelerle tahkim ettikleri Saray rejimi, polis ve yargı operasyonları ve pandemi yasakları ile halklarımızın örgütlü mücadelesini dağıtmak, teslim almak istiyor. Aşağı bakmamızı, baş eğmemizi istiyorlar.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.