PİRHA – Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 316 haftasında İHD Ankara Şubesinde açıklama yaptı. Açıklamada, “Cezaevlerinde hasta mahpusların durumları her gün ağırlaşmakta ve tedavi edilememeleri nedeniyle yaşamlarını kaybetmektedirler” denildi.
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, İnsan Hakları Derneği’nde basın toplantısı yaptı. İHD Genel Merkez MYK Üyesi Nuray Çevirmen tarafından yapılan açıklamada eylemin 316. Haftasında Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesinde kalan 57 yaşındaki Muhlise Karagüzel’in durumuna dikkat çekildi.
Cezaevlerinde hasta mahpusların durumlarının her geçen gün ağırlaştığını ve tedavi edilememeleri nedeniyle yaşamlarını kaybettiğini belirten Çevirmen, son bir hafta içinde 3 ağır hasta mapusun hayatını kaybettiğini söyledi.
Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesinde kalan 57 yaşındaki Muhlise Karagüzel’in durumuna dikkat çeken Çevirmen, Karagüzel’in 1 yıldır Kayseri Cezaevi’nde kaldığını ve çok hasta olduğunu tedavisinin yapılmadığını ve kötü muameleye maruz bırakıldığını beyanda bulunduğunu söyledi.
“ŞEKER, YÜKSEK TANSİYON HASTASI”
Yürümede, oturup-kalkmakta ve nefes almakta güçlük çeken Karagüzel’in şeker hastası, yüksek tansiyon ve astım hastası olduğunu ve bu hastalıklarına dair raporlarının bulunduğunu belirtti.
Çevirmen, Karagüzel’in sağlık durumuna ilişkin şunları söyledi:
“Burnunda et olmasından dolayı nefes almakta ve konuşmakta güçlük çekmekte, nefes alamadığından dolayı uyumaya korkmaktadır. Ayrıca bel fıtığı olduğundan yürüme ve hareket etmekte sorunlar yaşıyor ve böbreklerinden dolayı da sancılar çekmektedir.
Kayseri Cezaevinde, nefes alma güçlüğü nedeniyle 2 kez revire gitmiş, revirdeki doktor ‘burnundan ameliyat olması gerektiğini, revirde imkan olmadığını, Kayseri’ye hastaneye gidilmesi gerektiği söylemiş’ Hastanesine gittiğinde 14 gün karantinada kalması gerektiği ve tek başına kalamayacağından dolayı gitmek istememiştir. Muş Cezaevindeyken her gün doktora sevk edildiğini, hastanede bel fıtığı için acil ameliyat olmazsa felç kalabileceğinin söylendiğini, belinde hem kayma hem de sıkışma olduğunu, boynunda da fıtık olduğunu, bu hastalıklarının tamamının raporlu olduğu ve mahkemeye sunduğunu, Muş Cezaevindeyken İstanbul Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiğini ancak İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun hapishanede kalabilir raporu verdiğini aktarmıştır.
Şekeri zaman zaman 600-700’e çıkmakta, yüksek şekerin gözüne vurmasından kaynaklı gözü iyi görmemektedir. Gözleri için defalarca doktora gitmiş ve doktorlar acil olarak ameliyat olması gerektiğini söylemiş ancak göz ameliyatının çok riskli olması nedeniyle ameliyat olmayı istememiştir. Şekerinin bu kadar yüksek olması sebebiyle böbreklerine attığını ve çok şiddetli böbrek sancıları çektiğinden dolayı uyuyamadığını, bu nedenle günde 5 ağrı kesici ilaç kullandığını, şeker hastası olduğu için idareden diyet istediğini ancak diyet yapılmadığını, defalarca dahiliye polikliniğine sevk isteyerek, diyet yazdırmak istediğini söylediğini ancak bunun idarece kabul edilmediğini, kendi imkanlarıyla diyet yapamadığını bunun için maddi imkanlarının elverişli olmadığını, bu nedenle sürekli olarak halsizlik yaşadığını ifade etmiştir. Ayrıca yüksek tansiyon nedeniyle burnundan günde 2 kez kan geldiğini aktarmıştır.”
“TAHLİYE EDİLMELİ”
Muhlise Karagüzel’ün tedavilerinin yapılması çağrısı yapan Çevirmen, hapishanede kalamayacak denli riskli hastalıklarından dolayı tahliyesi ile ilgili olarak işlemlerinin başlatılmasını istedi.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.