Alevi Haber Ajansi

‘Hasta mahpusların infazları acilen durdurulsun’-VİDEO

PİRHA – Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi 258. hafta basın açıklamasında “Türkiye cezaevlerinin arttırılmış kapasitesi 220 bindir. Bugün 280 bin mahpus cezaevlerinde neredeyse istiflenmiş bir şekilde yaşamaya çalışıyor.” denildi.

HABERİN VİDEOSU

Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 258. hafta basın açıklamasında cezaevlerindeki kötü koşullara dikkat çekerek İç Anadolu hapishanelerinde 24 ağır hasta tutuklunun olduğu bilgisini paylaştı.

Adakale Sokak’ta yapılan basın açıklamasını okuyan İHD Ankara Şube Yöneticisi Nuray Çevimen “Hasta mahpusların tedavi imkanlarının ortadan kaldırılması, hak ihlallerinin yoğun bir şekilde yaşatılması, cezaevlerinde telafisi mümkün olmayan ve geri dönülemeyen sonuçlara yol açmaktadır.” diyerek şunları söyledi:

“Hapishanelerde çoğu mahpusların durumu her geçen gün ağırlaşmaktadır. Ankara şubemizin çalışma alanında olan İç Anadolu Bölge Hapishanelerinde ağır hasta olmasından kaynaklı hapishanede kalamayacak durumda olan 24 mahpus olmak üzere toplam 117 hasta mahpus bulunmaktadır.

Türkiye cezaevlerinin arttırılmış kapasitesi 220 bindir. Bugün 280 bin mahpus cezaevlerinde neredeyse istiflenmiş bir şekilde yaşamaya çalışıyor. 2019 yılında Ağustos ayı başına kadar hapishanelerde bildiğimiz kadarıyla 24 mahpus yaşamını yitirdi. Bunların 10’u hasta mahpuslardır. Bu ölümlerin hepsinin önüne geçilebilirdi ancak gerekli olan müdahaleler zamanında yapılmayarak hastalar adeta ölüme terk edildiler. Cezaevinde yaşaması mümkün olmamasına ve artık geri dönülemeyeck duruma kadar gelmelerine rağmen cezaları ertelenmedi ve adeta tabutta tahliye edildiler. Yoğun bakımda olan mahpuslar dahi kelepçe ile hastanelerde tutuldular.

Mahpusların hastalıklarının sebepleri genel anlamda; hapishanelerin fiziki koşulları, iklim şartları, hijyenik koşullar, beslenme sorunları, havalandırma kısıtlamaları, ısıtma sistemlerindeki yetersizliklerden kaynaklanmaktadır.

Mahkumların yeterince hareket imkanına sahip olmaması, sportif faaliyetlerden yeterince (bazen hiç) yararlandırılmamaları, havalandırma kapılarının erken kapatılması nedeniyle güneşten, gün ışığından yeterince yararlanamamaları, hijyenik koşulların yetersizliği, mahkumlara temizlik malzemesi verilmesi bir yana ellerinde bulunan temizlik malzemelerinin alınması veya azaltılması, kişisel temizlik malzemelerinin mahkumların ellerinden alınmasından kaynaklanan ortak kullanım zorunluluğunun bulaşıcı hastalık riskini artırması, kimi hapishanelerde sıcak suyun yeterince verilmiyor olması, bazı kronik hastalıkların hapishanenin bulunduğu yerin iklim şartlarından kaynaklı olması veya hastalığı ağırlaştırması veya sağaltımı zorlaştırması durumları hapishanelerde sağlık sorunlarının artmasına ayrıca neden olmaktadır.”

“HAPİSHANELERDE YETERİNCE SAĞLIK PERSONELİ BULUNMUYOR”

“Hasta mahpusların sorunlarının başlıcaları; kelepçeli muayene, hapishanelerde yeterince doktor ve sağlık personelinin bulunmaması, geç veya hiç yapılmayan sevkler, periyodik olarak yapılması gereken sağlık kontrollerinin yapılmaması, kalıcı iyileşme sağlamaya dönük tedaviden ziyade geçiştirici yöntemlerin uygulanması, sevk edildikleri bölgede tam teşekküllü hastanelerin bulunmaması ya da çok uzak olması, bazı hastalıklar için kullanılması gereken ilaçların mahpus tarafından karşılanmasının talep edilmesi, çoklu hastalıkları olan mahpusların bazı hastalıkları için sevklerinin yapılması, diğer hastalıkları için neredeyse yıllardır tetkik ve tedavi yapılmaması, uzman doktor tarafından kontrol edilmesi gereken hastaların pratisyen hekim kontrolüne bırakılması, diyet yemeklerinin verilmemesi ve tek kişilik hasta için ağır bir süreç yaşatan tek kişilik ring araçlarıyla sevk edilmeleri gibi zorluklar sıralanabilir.

Büyük bir sorun olan ve kamuoyunun vicdanını kanatan hasta mahpusların yaşamış oldukları sıkıntılar çözüm üretilmeden ortada durmaktadır. Teşhis ve tedavisi yapılmadan adeta işkence çektirilen, hapishanede hayatını kaybeden ya da ölümüne ramak kala bırakılıp kısa sürede hayatını kaybeden insanların olduğu bir toplum, adalete olan inancını da kaybeder. Türkiye hapishanelerinde bulunan hasta mahpusların acil ve kalıcı tedavilerinin yapılması, hapishane koşullarında tedavisi yapılamayan/yapılmayan hasta mahpusların da acilen infazlarının durdurulması gerekmektedir. Adli Tıp Kurumu siyasi olarak verdiği kararlardan vazgeçmeli, tam teşekküllü hastanelerin ve üniversite hastanelerinin verdiği raporlar kabul edilmelidir.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak