Alevi Haber Ajansi

Gülistan Doku eylemi ve 1 Mayıs suç sayıldı, öğrencilere ajanlık teklifi

PİRHA – 14 Şubat günü Dersim’de polisler tarafından yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 8 üniversite öğrencisine kayıp olan Gülistan Doku için yapılan eylem etkinliklerin örgüt propagandası olduğu söylendi, öğrencilere ajanlık teklifi edildi. 

Dersim’de 14 Şubat günü polisler tarafından yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 8 üniversite öğrencisi “Örgüt üyesi olmak” ve “Örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 7’si savcılıkta, 1’i ise hakimlikte adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Tunceli Emniyet Müdürlüğü’nde açlık grevine giren öğrencilerin, şeker istekleri yerine getirilmedi.

Gözaltı süresinde sohbet amaçlı çağrılan öğrencilere ajanlık teklif edildiği belirtildi.

15 Şubat’ta eylem gerçekleştirme ihtimali üzerine gözaltına alındıklarını öğrenen Şiyar Şevli, Mustafa Abdaloğulları, Hazal Öztemel, Dilaver Paksoy, Kahraman Yıldız, Cengiz Fidan, Firaz Tekol ve Muhammed Faruk isimli öğrencilere, bununla birlikte kayıp olan üniversite öğrencisi Gülistan Doku, 1 Mayıs’a katılmaktan, tecritte karşı yaptıkları eylem ve etkinliklerin “Örgüt propagandası” olarak yansıtıldığı söylendi.

‘GÜLİSTAN DOKU EYLEMİ VE 1 MAYIS SUÇ’

Tutuldukları emniyet nezarethanesinde gözaltı politikasına karşı tavır almak için açlık grevi yapmaya karar verdiklerini söyleyen öğrenciler kendilerine şeker verilmediğini belirtti.

Yemekleri ısrarla bulundukları yerlere bıraktıklarını dile getiren öğrenciler “Özel sohbetler yapamaya çalıştılar. Arkadaşlarımıza yasa dışı, avukatsız görüşme yaptılar. Nereye götürüldüğü belli olmadan çağrıldılar. Ajanlık teklifi yapıldığını biliyorduk. Dışarıda bilgi edinmek amaçlı yaptıkları bir görüşmeydi. 3 arkadaşımızı bu şekilde çağırdılar. Her birimizin dosyasında Gülistan Doku için yaptığımız açıklamalar vardı. Bu suç olarak gösteriliyordu. 1 Mayısta pankart açma, tecritte karşı açıklamaya katılmak, organize eden grubun içerisinde olduğum söyleniyor. Bunların hepsi yasal açıklamalardı. Hiçbir suç unsuru bulunmamaktadır” ifadelerini kullandılar.

“OKULDA YAPILAN EYLEMLER SUÇ UNSURU GİBİ YANSITILDI”

“Mülakat” adı alında özel görüşmeye alındığını ifade eden bazı öğrenciler ise yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Üniversitede hangi bölümü okuyorsun, gelecekte ne yapmayı düşünüyorsun, biz size yardımcı oluruz, biz sizin çevrenizdekileri tanıyoruz, bundan sonraki hayatınızda, sınavlarınızda size yardımcı oluruz, bizimle dışarıda çay iç, görüşelim’ gibi sözler sarf ettiler. Bende buna karşı olduğumu, birilerinin bana yardımcı olmasına gerek duymadığımı söyledim. Genel olarak arkadaşlarımıza ve bana bu tür şeyler sordular. 1 Mayıs mitingi, Gülistan dokuyla ilgili yapılan etkinlikler, Akdeniz üniversitesinde Kürt öğrencilere yapılan saldırıları protesto etmemiz suç unsuru gibi yansıtıldı. İki arkadaşımız üzerinde 15 Şubat’la ilgili eylem yapılacak. Buna bizlerde destek vereceğimizi üzerinden bilgi almışlar. Bunu kabul etmediğimizi ve bu bilginin asılsız olduğunu söyledik.”

“TEMEL HAKLARIMIZI SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Son zamanlarda Dersim’de öğrencilere yönelik büyük bir baskı olduğunu söyleyen öğrenciler, daha önce de öğrencilerin kaçırıldığını, tehdit edildiğini vurguladı. Öğrenciler, tamamen bir asimilasyon politikasının yürütüldüğünü belirterek, “Burada Kürt varlığını inkâr etmeye çalışıyorlar. Ne kadar Kürtleri ayırsak o kadar iyidir anlayışı ile yaklaşıyorlar. Biz temel hakkımız neyse onu savunmaya devam edeceğiz” diye konuştular.

PİRHA/DERSİM

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak