Almanya’da çöpe atılan ambalaj miktarı fert başına yılda 103 kiloyu buluyor. ‘İsraf’ alışkanlığına son vermek zor olacağa benziyor.
Kahve kâğıt bardakla içiliyor, meyve suyu dönüşümü olmayan plastik şişeyle satılıyor, ananas folyoya sarılıyor, oyuncak üç katı büyüklüğündeki sentetik ambalaja yerleştiriliyor. Almanya’da ambalaj atıkları dağ gibi birikirken çöpün büyük bölümü geri kazanılmıyor. Hükümet zararlı atıkların azaltılmasını tüketicinin sağduyusuna bırakırken, çevreci kuruluşlar kesin kurallar koymadan zararlı gelişmenin önüne geçilemeyeceğini söylüyor.
Almanlar ne kadar çöp üretiyor?
Almanya’da her yıl 350 milyon ton çöp çıkıyor. Ambalaj atıklarının miktarı 1996 yılından bu yana yüzde 30 oranında artarak 17,8 milyon tona yükseldi. Ambalaj atıklarının yaklaşık yarısını özel haneler yaratıyor. Almanya’da kişi başına düşen ambalaj atığı yılda 103 kiloyu buluyor. Federal Çevre Dairesi’nin saptamalarına göre özel hanelerden çıkan çöpün büyük bölümü içecek ve yiyecekler için kullanılan sentetik ambalajdan oluşuyor. Yerel hizmetler kuruluşu sözcüsü Patrick Hasenkamp, kişi başına düşen ambalaj atığında Almanya’nın Avrupa rekortmeni olduğunu söylüyor.
Atık miktarını azaltmak için ne yapılıyor?
2013 yılının Aralık ayında başlatılan ve tavsiyelerden oluşan ‘çöpten sakınma programı’ 2019 yılında sonuçları açısından değerlendirmeye alınacak. Almanya Hükümeti ‘gönüllük’ prensibini makul buluyor ve örneğin şirketlerin plastik poşetleri ücret karşılığında müşteriye satmasını, ya da Freiburg, Tübingen ve Berlin’de olduğu gibi içeceklerin birden fazla kullanılan bardaklarda servis edilmesini doğru buluyor. İçinde bulunduğumuz ‘Avrupa çöpten sakınma haftasına’ katılan özel şirket ve yerel idarelerin bu yılki ağırlıklı konusunu ambalaj atıkları oluşturuyor.
Konuya önem verilmesine rağmen ambalaj atıkları neden artıyor?
Federal Çevre Dairesi Başkanı Maria Krautzberger nüfus yapısının değişmesini başlıca nedenler arasında sayıyor. Krautzberger fert sayısının az olduğu hanelerin daha az ve sık alışveriş yaptığını, yalnız yaşayanların da hazır yemekle karınlarını doyurduklarını söylüyor. Çevre Dairesi başkanı ambalajlarda işlevsellikten çok albeniye önem verilmesinin geri dönüştürülmesi mümkün olmayan malzeme kullanımını arttırdığını da sözlerine ekliyor.
İmalatçılar bu görüşe katılıyor mu?
Alman markalar birliği genelleme yapıldığı gerekçesiyle Çevre Dairesi başkanının eleştirilerini geri çeviriyor. Birlik başkanı Christian Köhler, süslü ambalajın son derece az yer tuttuğunu ve ambalajın sadece koruyucu değil, aynı zamanda müşterinin isteğine uygun olarak açılıp kapanabilirlik ve dilimleme gibi pratik özellikleri de olduğunu söylüyor.
Çözümü gönüllülükte aramak yetecek mi?
Almanya Çevre Bakanı özel şirketlerde ve tüketicilerde düşünce değişikliği olduğunu ve aralarında büyük mağazalar zincirlerinin de bulunduğu 350 şirketin plastik torba girişimini desteklediğini söylüyor. Bazı hususların ancak Avrupa Birliği düzeyinde hukuki bağlayıcılığa kavuşturulabileceğini belirten Bakan Hendricks yalnız başına alınan kararların rekabet eşitliğine aykırı bulunduğunu hatırlatıyor. Federal Çevre Dairesi ise bazı alanlarda daha sıkı milli uygulamalar başlatılabileceği görüşünde.
Çevre Dairesi somut olarak neyi amaçlıyor?
Önce içeceklerde çok dönüşümlü şişe kullanılması ve Lidl ve Aldi gibi market zincirlerinin tek kullanımlık şişe arzını azaltması amaçlanıyor. Çevre Dairesi aynı zamanda imalatçının ambalajın tasfiyesi için peşin ödediği harcın etkisini kaybettiğini ve sorunun ambalaj malzemesinin son derece ucuz olmasında yattığını savunuyor. Çevre Dairesi ambalaj imalatçılarından kesilen ücretin malzemenin geri dönüştürülmeye uygunluk derecesine göre yeniden saptanmasının etkili olacağını savunuyor.
Şirketler çok kullanımlı şişe mecburiyeti hakkında ne düşünüyor?
Ticari işletmeler birliğinden Kai Falk her iki ambalaj türü için de verimli bir iade ve depozito altyapısı bulunduğunu, bu sayede geri kazanım oranı da yüksek olduğundan çok kullanımlı ambalaj zorunluluğuna karşı olduklarını söylüyor. Falk, yasal uygulamanın ithalatçıların Alman piyasasına girmesini önleyeceği ve perakendecilikteki çeşitliliğin bundan zarar göreceği görüşünde olduğunu belirtiyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Yoruma kapalı.