PİRHA – Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Türkiye toplumunun ciddi oranda ekonomik sefalet çektiğini belirterek “Kültürel fakirleşme” vurgusu yaptı. Gergerlioğlu, Akbelen Ormanı’ndaki kıyım için de, “Sırtı kalın Limak’ın karşısında halk var, direnişçiler var.” dedi.
Yeşil Sol Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme dair konuştu. Gergerlioğlu, “Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu tatilde ve insan hakları ihlallerini gündem etmek de bize düşüyor” diye belirtti.
Gergerlioğlu, milyonları etkileyen hak ihlallerini Meclis’te dile getirmeyi sürdüreceğinin altını çizdi. Kocaeli Milletvekili Gergerlioğlu, konuşmasında öncelikle Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) araştırmasına göre ekonomik sıkıntılar açısından Türkiye’nin dünya birincisi olduğunu söyledi.
“AİLELERİN %70’İ EKONOMİK SIKINTI ÇEKİYOR”
Ekonomik ve kültürel bir çöküşün yaşandığını söyleyen Gergerlioğlu şu konuşmayı yaptı:
“Elimde iki tane rapor var, birisi OECD araştırması ve diğeri de TÜİK 2022 halkın sosyal faaliyetleri ve sosyal dışlanma ile ilgili ölçütler üzerine olan raporları. İkisine de genel olarak baktığımız zaman ekonomik sıkıntılar açısından dünya 1.’si olduğumuzu görüyor ve kültürel fakirleşme, sosyal alanlara ilgi konusunda yetersizlik ve ekonomik sıkıntılardan dolayı kültürel faaliyetlere katılamamayı görüyoruz.
İlk olarak OECD’nin 38 üye ülkesi arasında geçim sıkıntısı üzerine yaptığı bir araştırmada bakın ne çıkmış? Yüksek enflasyon ortamlarında temel ihtiyaçları karşılama endişeleri raporuna göre Türkiye’de ailelerin %70’inden fazlası söz konusu ihtiyaçları karşılamakta güçlük çekiyor. 38 ülke arasında geçim sıkıntısını en çok yaşayan ülke Türkiye. Gerçekler acı, iktidar toz pembe bir tablo oluşturmaya çalışıyor fakat OECD raporlarına yansıyan ve bizim de çok iyi bildiğimiz ülkenin ekonomik gerçekliği işte bu! OECD ortalaması %47 bizim ülkemizde yaşayan ailelerin %70’i önemli ekonomik sıkıntı çekiyor.
KÜLTÜREL FAKİRLEŞME VURGUSU!
Devlet kurumu olan TÜİK’in yaşam kalitesi modülü diyor ki; 15 yaş ve üzeri fertler son 12 ay üzerinde sosyal, kültürel hangi faaliyetler yapmış! Araştırmanın nedeni son yıllarda yoksulluğun yanı sıra sosyal dışlanma kavramının da önemli hale geldiği belirtilmiş. Yoksulluk veya sosyal dışlanma göstergesi “AROPE” üretilmeye başlanmış. Yoksul veya sosyal dışlanmış olarak tanımlanmak; göreli yoksulluk veya maddi ve sosyal yoksunluk içinde olan veya çok düşük çalışma yoğunluğu olan hanelerde yaşayan fertlerin durumu olarak nitelenmiş ve görüntü şu ki; zaman geçirdikleri aile, arkadaş, komşu, iş arkadaşı gibi tanıdığı insanlarla olan kişisel ilişkilerinden hoşlandığı faaliyetler için ayırabildiği zamandan memnuniyet yüzdesi belirlenirken bu tür kriterler belirlenmiş ve bir hesaplama yapılmış. Burada oldukça üzücü bir tablo çıkıyor ortaya. 15 yaş ve üzeri halkımızın son 1 yıl içinde %69’unun hiç kitap okumadığı tespit edilmiş. %31’i en az 1 kitap okumuş. %85’i sinemaya gidememiş. %93.7’si canlı gösteriye gidememiş. %92’si kültürel alanlara gidememiş. %94.9’u canlı spor etkinliğine gitmemiş. Araştırmanın ayrıntılarına baktığımı zaman gençlerde hem bir kültürel fakirleşme ilgisizlik hem de ekonomik sıkıntıların buna eklenmesi ile kültürel faaliyetlerden dolayısıyla sosyal faaliyetlerden uzaklaşma ve sosyal dışlanma yaşandığını görüyoruz. Yani Türkiye ciddi raporlara da yansıyan bir oranda ekonomik sefaleti yaşıyor, Türkiye Devleti’nin kendi raporlarına da yansıdığı gibi artık başta gençler olmak üzere önemli bir kültürel fakirleşme ve sosyal dışlanma halinin milyonlarca kişinin yaşadığı bir toplum haline gelmiş durumda.
AKBELEN ORMANLARINDA GAZETECİLERE DE UYGULANAN ŞİDDET!
Bir jandarma, gösterici olmayan, gazeteci olan bir kişiye biber gazı sıkıyor! Ya bu kişi gösterici değil sadece fotoğraf çekiyor. Hangi kesimden gazeteci olursanız olun, bu muameleye uğramayı hak etmiyorsunuz! Gazeteci işini yapar, gerçeklere ayna tutar. Bakın Akbelen Ormanlarındaki direniş konusu ayrı bir konu gazetecilerin uyduruk nedenlerden yargılandığı, hapse atıldığı, gözaltına alındığı, ters kelepçe takıldığı, aşağılandığı bir ortamda bir gazeteci ağaçları, ormanları korumaya çalışan insanlara yapılanların fotoğrafını çekmek isterken direkt hedef alınarak gözüne biber gazı sıkılıyor. Elindeki de fotoğraf makinesi ve fotoğraf çekiyor, olacak bir iş değil bu ve gerçekten son derece çok vahim bir görüntü, kabul edilecek bir hal değil, bunun da altını çizelim. Gazeteciler buna layık değil, herkes kendi işini yapıyor, gazeteci de kendi işini yapıyor ve yaşadığı tarihi bir an olarak çok üzücü bir an olarak tablo olarak maalesef kayıtlara geçmiş durumda.
“ZULÜM İTTİFAKI, 5’Lİ ÇETEYE PEŞKEŞ ÇEKİYOR”
4 yıldır oradaki köylüler, çevre savunucuları, ağaçların kesilmemesi için önemli bir gayret sarf ediyor. Biz bu yasaların nasıl bu Meclis’te çıktığını çok iyi biliyoruz! Tüm direnişlerimize rağmen, AK Parti MHP Cumhur Zulüm İttifakı’nın bu 5’li çetelere ülkenin ormanlarını, servetlerini peşkeş çekmek için nasıl yasa çıkardığın çok iyi biliyoruz. “Yasa var kardeşim o yüzden yapıyoruz.” demeyin. Biz bu yasaların hukuka, anayasaya nasıl aykırı çıktığını biliyoruz. Buna dayanarak alınan mahkeme kararlarında da iktidarın yargıyı nasıl etkilediğini de çok iyi biliyoruz ve “Mahkeme kararı var kardeşim ben burada kömür ararım ağaçları keserim talan ederim kimse de bana karışamaz.” diyen sırtı kalın bir şirket Limak var, karşısında da halk var, direnişçiler var ve çevreyi korumaya çalışıyorlar. Biz bu kesimin bir an evvel durması tekrar bu konunun değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Her taraf madene çevrilmiş durumda, bu son çıkan yasalar ile de belirlendi. Ülkenin her tarafı yağmalanıyor ve bu madenler çevreye aşırı bir şekilde zarar veriyor.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.