PİRHA- İstanbul Küçükçekmece’de bulunan Garip Dede Cemevinde Hızır lokması paylaşıldı.
Hızır günleri sürerken cemevlerinde lokma pay edilmeye devam ediyor.
Sosyal medya hesabından lokma paylaştırdığını duyuran Garip Dede Cemevi Yönetim Kurulu Başkanı Celal Fırat, yoksulluğun ortak bir toplumsal sorun olduğunu belirtti ve paylaşımında şunları dile getirdi:
“22. yüzyılda yoksulluk daha derin ve farklı boyutta karşımıza çıkıyor, kalkınma, gelişme ve ilerlemeye yönelik ögeleri sadece siyasetçiler dile getiriyor onlar patronların refah artışına ilişkin cisimler ve ögelerini göstererek yoksullukla ortaya çıkan tabloyu görünmez kılmaya çalışıyorlar ve devlet sosyal devlet anlayışıyla çalışmadığı için, yoksullukla baş etmek için belediyeler, dernekler, vakıflar ve sivil toplum kuruluşları toplumsal dayanışmaya ilişkin geleneksel görevleri üstlenip bu yoksulluğu kendi çabalarıyla yönetmeye çalışıyorlar.
“ALEVİ HALKI DERİN BİR YOKSULLUK DERECESİNE DÜŞMÜŞ DURUMDA”
Özellikle inançları yok sayılan, kamuda tüm özel çalışma alanlarında ayrımcılıkla karşılaşan Alevi halkı kendi içinde derin bir yoksulluk derecesine düşmüş durumda, Alevi toplumunun yoksullukları hakkında fikir edinmek için yoksulluk açığı ile elde edilen ortalama gelirlerinin sınırına bakmak yeterlidir.
Geçmişten günümüze bir arada yaşamayı, sosyo-kültürel ve ekonomik koşullara karşı dayanışma ve yardımlaşmayı inançsal kabul eden Alevi toplumu, bu yaşamı adalet, güven, hak ve hukuk üzerine kurmuş, bu kurguyu Hızır inancıyla temas ettirerek yeryüzünde benzeri olmayan insani değerler hareketini başlatmıştır. Haksızlığa karşı Şahı Merdan Ali, adaletsizliğe karşı Şah Hüseyin, Kızılbaşların mihmanı ve paşalara-beylere karşı Pir Sultandır Bozatlı Hızır.”
“BİZİM İNANCIMIZDA ‘SADAKA’ YOKTUR”
“Bizim inancımızda ‘Sadaka’ yoktur” ifadesini kullanan Fırat, sadakanın; toplum içinde yalnızlaştırılmış ve bireycilik hissi dayatılmış varlıklı kişilerle fakirler arasında bir vicdan etkileşimi olduğunu ifade etti.
Alevilerin bu etkileşim içinde yer almadığını belirten Fırat, “Aleviler birbirinin Hızır’ı olmayı sürdürmüşler, mekân, uzaklık, yakınlık gibi ölçülerin dışında gelişen bu erdemli yaşama duygusunun adı “Hızır lokması” olarak anlamlaştırmışlardır.” dedi.
Celal Fırat, şunları kaydetti.
“Son derece hassas ve içten olan bu cümle kişinin sadece zaruri ihtiyaçları olan beslenme ve barınmayı değil bireysel tutumlarının insani olmasını, sadakatle ve kıymetle bir yaşam sürmesine yöneliktir. Bu anlamda Alevi Dernekler Federasyonu “Hızır Lokması” hareketiyle dayanışma çağrısı yaparak, Alevilerin değerlerine karşılık hak, hukuk, adalet anlayışıyla yaşamlarını, yardımlaşmalarını sağlayacaktır.”
PİRHA/ İSTANBUL
Yoruma kapalı.