Alevi Haber Ajansi

Fotoğrafçı Özcan Yaman: 6 Şubat’ı unutturmamak için bu sergi açıldı – VİDEO

PİRHA – ‘Öyle bir yere geldik ki… Hiçbir sokağın adı yok’ adlı sergiyi anlatan Fotoğrafçı Özcan Yaman, serginin Maraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin ardından yaşamını yitirenleri unutturmamak için açıldığını söyleyerek “Üç oda bir salon çadırlardaki lüks hayattan bahsedebiliyorlar. Sıcak çorbadan geçilmediğinden bahsedebiliyorlar. Yaşanan gerçeklik hiç öyle değildi” diye konuştu.

Maraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin üzerinden neredeyse 1 yıl geçmesine rağmen depremzede yurttaşların birçok sorunları çözülmediği gibi kentlerde de barınma sorunu devam ediyor.

Dayanışma amacıyla yapılan çalışmalar da bir yandan devam ediyor. Antakya Sanat Kolektifi Derneği, 6 Şubat Depremi’nde yaşamını yitirenler anısına İstanbul Beyoğlu’nda bulunan İstanbul Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği’nde (İFSAK) fotoğraf ve şiir sergisi açtı. Sergiye birçok fotoğrafçı, şair ve yazar katkı sundu. 6 Ocak’ta açılan sergi 25 Ocak’a kadar İFSAK’ta sergilenmeye devam edecek.

Sergiye katkı sunan Fotoğraf sanatçısı Özcan Yaman, ‘Öyle bir yere geldik ki… Hiçbir sokağın adı yok’ adlı sergiyi PİRHA’ya anlattı.

“DEPREM SERGİSİ FİKRİ ANTAKYA SANAT DERNEĞİ’NİN GİRİŞİMİ SONRASI ORTAYA ÇIKTI”

Özcan Yaman, deprem sergisi fikrinin Antakya Sanat Derneği’nin girişimi sonrası ortaya çıktığını belirterek “Antakya Sanat Derneği, depremde büyük zararlar görmüş bir dernek aynı zamanda. Yazar ve şair Adil Okay, Antakya Sanat Derneği ile birlikte böyle bir serginin açılmasına öncülük ettiler”dedi.

Yaman, serginin 6 Şubat’ta yaşananları unutturmamak için açıldığını söyleyerek şunları ifade etti:
“Biliyoruz ki insan zaman geçtikçe unutan bir yaratık. Bugünlerin unutulmaması için açıldı bu sergi. Depremin gerçekleştiği 11 ilde bizzat giderek, orada çalışarak çektikleri fotoğrafları paylaşarak faaliyet gösteren fotoğrafçılardan seçildi. Birçok fotoğrafçı arkadaşa ulaşıldı onlardan toplanan fotoğraflarla bu sergi oluşturuldu. Ben ve birkaç arkadaşımız fotoğrafların seçiminde yardımcı olduk. Aynı zamanda serginin katılımcısı olduk.”

“FOTOĞRAFLARI İZLEYENLER BELKİ BİR GERÇEĞİ KEŞFEDEBİLİR”

Yaman, fotoğrafları izleyenlerin kiminin zavallılık, kiminin bir gerçeği keşfedebileceğini belirterek “Belki bu işe yarar bu sergi bir anlamda. Deprem gerçeğini sorgulayıp bunun toplum ve siyasetle olan ilişkisini sorgularlar. Belki bu yolda küçük bir katkısı olabilir. Bu sergi bu amaçla Ankara’da açıldı. İstanbul’da İFSAK destek oldu. Belgesel çalışma için burada açıldı. Daha sonra yine başka şehirlerde sürecek” diye konuştu.

“ÇOĞU İNSAN SAĞLIK ALANINDA ACİL MÜDAHALEDEN YARARLANAMADIĞI İÇİN ÖLDÜ”

Depremin yaşandığı zamanlarda fotoğraf makinesini alıp deprem bölgelerinde fotoğraf çekmeye gittiğini söyleyen Yaman, depremin ardından tanık olduğu olayları şöyle anlattı:
“Büyük bir yıkım. Asbest, suların kirlenme sorunu gibi bir sürü sorun getirdi beraberinde. Özellikle belirtmeliyim ki depremden zarar görenler yalnızca insanlar olmadı. Hayvanlar vardı, onların hali insanın sinirini bozucuydu. Sonra tabii olmayan bir karakol binası, olmayan bir emniyet, hastane hiçbir şey yok. Çadır hastanesine götürüldüm mesela oradan Dörtyol’daki hastaneye gittik. Sağlık açısından da ben insanların bir çoğunun sağlık alanındaki acil müdahaleden yararlanamadıkları için ölmüş olduklarını düşünüyorum.”

“DEVLET NEREDE? SERZENİŞİNİ YAYINLAYAN BİRÇOK ARKADAŞIMIZA SIKINTILAR YAŞATTIRILDI”

Yaman, insana yakışır, insana değer veren bir yeniden yapılanma gerektiğini belirterek “Bu bir sistem meselesi. Var olan bu sistem, rantçı, tekçi sistem böyle bir şey istiyor mu istemiyor mu? Bu önemli bir soru. Ben halkın, toplumun böyle bir rantçı sistem istemediğini düşünüyorum” dedi. Devletin bir algı operasyonu yaptığına da dikkat çeken Yaman, son olarak şunları dile getirdi:

“Bütün kanallar elinizde… üç o da bir salon çadırlardaki lüks hayattan bahsedebiliyorlar. Sıcak çorbadan geçilmediğinden bahsedebiliyorlar. Yaşanan gerçeklik hiç öyle değildi. Orada çalışan birçok arkadaşımız ‘devlet nerede?’ serzenişini yayınladılar diye sıkıntılar yaşattırıldı. Biz beğeniriz beğenmeyiz ama itiraz etme, eleştirme hakkımız var. Sırf gazetecinin değil, yurttaşın da böyle bir hakkı var. O bilincin bence yukarı çıkması lazım. Dolayısıyla sanat burada devreye giriyor. O sesi çıkarttıracak olan güç sanattır. Müziğiyle, fotoğrafıyla, resmiyle yeterli olur yetersiz olur. Yetersiz ise daha çok çalışmamız lazım.”

Devrim FINDIK-Cihan BERK/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak