Alevi Haber Ajansi

Reklam

FEDA: Soykırım tanınsın, Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın

PİRHA- Avrupa Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) Dersim Tertelesi’nin 82. yılı vesilesiyle yazılı bir açıklama yaptı. Dersim Katliamı’nda katledilenleri anan FEDA, büyük bir zulme rağmen Dersim’in baş eğmediğine dikkat çekti.

4 Mayıs 1937’de Bakanlar Kurulu imzası ile başlatılan harekat sonrası binlerce Kürt-Alevi yurttaş, Dersim’de katledildi. Katliamının üzerinden 82 yıl geçmesine rağmen henüz sorumluluğu olan tek bir isim dahi yargılanmadı.

Her yıl Türkiye ve Avrupa’nın birçok yerinde 4 Mayıs Dersim Tertelesi’nde yaşamını yitirenler için anma etkinlikleri ve açıklamalar yapılıyor. Avrupa Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) da yaptığı yazılı açıklamayla Dersim Katliamı’nda yaşamını yitirenler anarak katliamcıları lanetledi.

Reklam

“Fiziki soykırımdan sonra kültürel soykırımın laboratuvarıdır Dersim” vurgusunda bulunulan açıklamada, “Tarih boyunca gerçekleşen Alevi katliamlarında sığınılan, silahını ve direnişi hiç bırakmamış tek yerdir Dersim. Özerkliğini aktif öz savunması ile mümkün kılan Dersim, iktidar-dışılığın, ortakçı yaşamın kalesi olmuştur. Bu özerk olma hali giderek dünya genelinde yaygınlaşan ve Osmanlı tarafından benimsenen yeni ulus-devlet paradigması karşısında da öteki olma halini korumuştur” ifadeleri kullanıldı.

“TARİHİN TANIDIĞI EN FAŞİST YASA”

Açıklamada şunlar ifade edildi:

“Yeryüzünde çeyrek yüzyılda iki soykırım görmüş tek coğrafyadır Dersim. Dağılan Osmanlı yerine ikame edilen Türkiye Cumhuriyeti ve Kemalizm, bitmez tükenmez yalan ve hilelerle Dersimlileri laiklik ve özgürlük vaatleriyle oyalamış ve dikensiz gül bahçesi yaratmak için ’30’ların ortasında Dersim meselesine sıra geldiğinde hüküm vermiştir. Kürt isyan yada meşru savunmaları parçalı olarak bertaraf edildikten sonra Dersim tam bir askeri, siyasi, ekonomik kuşatmaya alınarak içten çürütülmeye başlanmıştır. Toplumun öncü olarak kabul ettiği isimler türlü ihanetlerle öldürülmüş, sosyal ve kültürel yapıda hüküm süren rızalık toplumu ilkesi ocakların etkisiz kılınmasıyla işlevselliğini yitirme noktasına getirilmiştir. En sonunda meşru öz savunma araçları ve silahlarının teslim edilmesi tarihin tanıdığı en faşizan yasa olan 25 Aralık 1935 Tunceli Kanunuyla dayatılmıştır”

“Fakat direnmekte kararlı olan son Dersim liderleri ve aşiretleri, daha önce Ermeniler üzerinden test edilen ve 2. Dünya Savaşı’nda Hitler tarafından Yahudilere tatbik edilen soykırımla tekrar karşı karşıya kalmışlardır. Devletin bu ‘nihai çözüm’ü 4 Mayıs 1937’ye gelindiğinde Bakanlar Kurulu kararıyla fiili olarak hayata geçirilmiş; Dersim’de iki yıldan fazla sürecek olan bir soykırım operasyonuna başlanmıştır. 70 binden fazla insanımızın Almanya’dan satın alınan kimyasal gazlar, Amerika’dan satın alınan uçaklarla katledildiği bu kanlı süreç ve ardından sürgünlerle kültürel soykırım sürdürülmüştür.”

“Seyit Rıza’nın, ‘Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim. Bu bana dert oldu. Sizin önünüzde diz çökmedim, bu da size dert olsun’ sözleriyle tarihe yazılmış bir direniştir Dersim!”

“ÖZÜR DİLENMELİ, SOYKIRIM BELGELERİ AÇIKLANMALI”

FEDA, katledilenleri anarken, yaşananların uluslararası platformlarda ‘soykırım’ olarak tanınmasını, Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerlerinin açıklanmasını, devletin soykırıma ait gizli belgeleri paylaşarak Dersim halkından özür dilemesini istedi.

(HABER MERKEZİ)

Reklam

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak