PİRHA- Eğitim Sen, Dünya Ana Dil Günü nedeniyle açıklama yaptı. Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak “21 Şubat Dünya Ana Dili Günü’nde milyonlarca çocuk kendi ana dilini kullanamadığı, ana dilinde eğitim göremediği için başta eğitim süreçleri olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarında mağduriyet yaşamayı sürdürmektedir” dedi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Dünya Ana Dil Günü dolayısıyla açıklamada yaptı. Açıklamayı Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak okudu.
“İKİ DİLLİ EĞİTİMDE DİLLERİN BİRBİRİNİ BESLEDİĞİ GÖZLENMİŞTİR”
Eğitim Sen Genel Merkezi’nde yapılan açıklamada ana dilinde eğitim alan çocukların gelişimine ilişkin değerlendirme yapan Irmak, “Çocuklar açısından 0-6 yaş arası, zekâ gelişiminin büyük oranda tamamlandığı, çevresiyle ilişkilerini algılamaya ve tanımaya hatta yorumlamaya başladığı dönem olarak bilinmektedir. Zekâ gelişimi başarıyı anlayan ya da geliştiren özellikleri katılımla ilgili olmasına rağmen, bunun gelişimi yaşanılan çevrenin ekonomik, sosyal ve kültürel yapısıyla ilgilidir. Bu aşamada çocuğun gelişiminde belirleyici olan aile yaşantısıdır. Okul öncesi dönemde çocuklar konuşma dili olarak öğrendiği tek dil olan anadilini kullanır. Ana dilin çocuk üzerindeki etkisi ailesi ve çevresinden öğrendikleriyle doğru orantılıdır” dedi.
Irmak şöyle devam etti:
“Çocuğun ana dilinden farklı bir dille karşılaşması, zekâ gelişiminin ilk evresini tamamladığı ve gelişimini sürdürdüğü, çevresiyle daha sağlıklı ilişkiler kurmaya başladığı dönem olan 2-6 yaşları arasında gerçekleşir. Okul çağı öncesi yıllar, çocuğun psikolojik ve sosyal dünyasının merkezidir.
Ana dilinde eğitim çocuğun ikinci dili öğrenmesini kolaylaştırmakta, ikinci dili öğrenmek de ana dili geliştirmektedir. Dünyanın pek çok ülkesinde uygulanan (Almanya, Fransa, İsviçre, İsveç, Hollanda, ABD, Kanada, Belçika, Hindistan, G. Afrika) çift dilli eğitim programlarında iki dilli eğitimde dillerin birbirini besleyebildiği ve iki yönlü zenginleştirici bir aktarım yaratabildiği gözlenmiştir.”
“ANA DİLDE EĞİTİM ALMAMAK DUYGUSAL VE SOSYAL GELİŞİMİ SÜRECİNİ DE OLUMSUZ ETKİLER”
Bireyin kendisini gerçekleştirme sürecinde ana dilinin büyük etkisi olduğunu belirten Kemal Irmak, “Kişi ana dili ile daha etkili iletişim kurmakta ve algıları daha güçlü, net ve çok yönlü olmaktadır. Bu noktadan hareketle, bireyin kendisini gerçekleştirmesinde önemli bir etkisi olan ana dili eğitiminin etkin bir biçimde kullanılması eğitimsel başarıyı arttırmaktadır. Anadilinde eğitim alamamak, bir yandan akademik becerileri ve başarıyı çocuğun yaşına ve gelişim dönemine uygun düzeyde yakalamasını güçleştirirken, özellikle ergenlik döneminde sadece dil ve ifade becerilerinde değil, duygusal ve sosyal gelişim süreçlerinde de olumsuz yansımalar yaratmaktadır” diye belirtti.
Irmak, “Eğitim hakkı, gerçek anlamda diğer hakların da güçlü biçimde yaşam bulması sağlandığında gerçek anlamını kazanmaktadır. Dolayısıyla eğitim biliminin temel ilkeleri ve uluslararası sözleşmeler yok sayılarak bir taraftan anadilinde eğitim hakkına yasak getirip, diğer taraftan eğitim hakkının karşılandığını iddia etmek sadece gerçekleri çarpıtmak anlamına gelmektedir” ifadelerini kullandı.
21 Şubat Dünya Ana Dili Günü, ülkemizde özellikle ana dili Türkçeden farklı olan Arapça, Kürtçe, Lazca, Hemşince, Çerkezce vb. gibi milyonlarca çocuğun kendi ana dillerinden koparıldığı ortamda kutlanmaktadır” diyen Kemal Irmak şunları kaydetti:
“Ana dilin kullanımının engellenmesi toplumun bireylerini değişik boyutta etkilese de, tartışmasız en fazla çevresi ile iletişimini anadili ile sağlayan çocukları etkilemektedir. Gerek dilbilimi gerekse eğitim bilimleri açısından anadilinin pedagojik ve insanı boyutunun sürekli geri plana itilmesinin en acı sonuçlarını çocuklarımız yaşamakta, ana dili resmi dilden farklı olan çocukların öğrenme becerilerinde iki yıl geri kaldığı görülmektedir.”
“HERKESİN ANA DİLİNİ ÖĞRENMESİNİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILMALI”
Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak “Resmi dil dışındaki ana dillerinin varlığına, yaşamasına ve öğrenilmesine karşı çıkmak, bir yönüyle eğitim biliminin en temel ilkesine karşı çıkmak, bilime meydan okumak anlamına gelmektedir” diyerek şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye dünyada çocuklarına bayram armağan eden tek ülke olmakla övünürken, milyonlarca çocuğun kendi anadili ile eğitim görmesine ‘ülke bölünür’ paranoyası ile yaklaşılması büyük bir çelişkidir. 21 Şubat Dünya Ana Dili Günü’nde milyonlarca çocuk kendi ana dilini kullanamadığı, ana dilinde eğitim göremediği için başta eğitim süreçleri olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarında mağduriyet yaşamayı sürdürmektedir. Farklı ana dilleri üzerindeki sınırlamalara son verilmeli, her bireyin kendi ana dilini öğrenmesi ve eğitim almasının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Eğitim Sen olarak, tüm dünya ve Türkiye halklarının 21 Şubat Dünya Ana Dili Günü’nü kutluyor, farklı ana dili ve kültürlerin özgürce yaşaması ve gelişmesinin önündeki bütün yasal ve fiili engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.