PİRHA- Kadın Gazeteciler Derneği Başkanı Fatoş Sarıkaya, meslek hayatlarında yaşadıkları eşitsizlikler, cinsiyet temelli adaletsizlikler, mobbing ve hak ihlallerine karşı örgütlü mücadele yürütmenin önemine vurgu yaparak, “Biz gazeteciler hak ihlaline maruz kalan herkesin sesi olurken kendi yaşadığımız sorunları gündeme getirmekte oldukça eksik kalıyoruz. Bu nedenle kalemimizi kendi sesimiz için kullanmak amacıyla bir araya gelerek bu derneği kurduk” dedi.
Patriyarkanın kadınların hayatını ağ gibi sardığı bir sistemde medya sektöründe de çeşitli eşitsizlik ve ayrımcılıklar yaşanıyor. Baskıyla, sansürle, hak gasplarıyla ve cinsiyetçilikle karşı karşıya kalan kadın gazeteciler, eril sistemin yarattığı tüm bu sorunlarla baş etmeye çalışarak mesleklerini icra etmeye çalışıyorlar.
Haziran ayında kuruluşunu ilan eden Kadın Gazeteciler Derneği, sektörde yaşanan tüm bu sorunlarla mücadele etmek adına yeni bir eşik olmayı hedefliyor.
Kadın Gazeteciler Derneği Başkanı Fatoş Sarıkaya, derneğin kuruluş amacını ve hedeflerini PİRHA’ya anlattı.
“SEKTÖRDE CİNSİYETÇİLİK YOK SAYILIYOR”
Yükselen kadın hareketiyle birlikte çeşitli meslek kollarında kadınların örgütlendiğini ancak medya sektöründe bu tarz bir örgütlenmenin oldukça zayıf kaldığını belirten Fatoş Sarıkaya, “Basın sektörü belki de cinsiyetçiliğin en had safhada yaşandığı bir alanken ne yazık ki temelde yatan sorunların kaynağının cinsiyetçilik olduğu fark edilmiyor. Hala birçok kadın ve erkek meslektaşımız iş yaşamında kadın erkek ayrımının yaşandığını kabul eden bir yerde değiller. Dolayısıyla bu anlamda bir örgütlü mücadele kökleşmek için uygun zemini kendine yaratamamış durumda” dedi.
“KENDİ SESİMİZ OLMAK İÇİN”
Kadın gazetecilerin karşılaştığı sorunlara toplumsal cinsiyet eşitsizliği perspektifinden bakılması gerektiğinin altını çizen Sarıkaya, bu sorunlarla mücadele etmek için dernek çatısı altında bir araya geldiklerini anlattı. Sarıkaya, derneğin kuruluş amaçlarına dair şunları söyledi:
“Biz gazeteciler hak ihlaline maruz kalan herkesin sesi, sözü olurken kendi yaşadığımız sorunları gündeme getirmekte oldukça eksik kalıyoruz. Medyada hakim eril ideoloji sebebiyle kadın gazeteciler şiddete, mobbinge, ikincileştirilmeye oldukça açık durumdalar. Feminist bir kadın gazeteci olarak medyada haberin dilinden, kurgusundan, görselinden tutun da iş yaşamında yaşadığımız sorunlara kadar her alanda müthiş bir cinsiyet eşitsizliğine maruz kalmak benim hep dert edindiğim bir meseleydi.
Tüm bunlarla mücadele etmek adına ilk olarak Kadından Haber gazetesini kentteki kadınlarla hazırlamak kadın gazeteci örgütlülüğü için önemli bir adımdı fakat yeterli değildi. Daha örgütlü, sürekliliği olan bir güç oluşturmaya ihtiyaç duyduk. Yaşadığımız sorunlar böylesine fazlayken neden kalemimizi kendi sesimiz için kullanmayalım diyerek kentteki kadın gazetecilerle bir araya geldik ve bu derneği kurduk.”
ÖRGÜTLENME ÇAĞRISI
4 aylık süreçte haksızlığa maruz kalan kadın gazetecilerle dayanışmak için çeşitli basın açıklamaları, dava takipleri yapan dernek; ilerleyen süreçte mesleki eğitim ve dayanışma adına çeşitli çalışmalar gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Özellikle sektörde işe yeni başlamış gazeteciler ve iletişim bölümü öğrencilerine mesleğe dair ön açıcı bir alan yaratmayı önemsediklerini dile getiren Sarıkaya, “Mesleki dayanışmayı, kadın ve LGBTİ+ gazetecilerin haklarını, cinsiyet eşitliğine dayanan haber dilini omuz omuza örmek istiyoruz. Bu nedenle bu sektörde çalışan tüm kadın+ gazetecileri dernek çatısı altında örgütlenmeye çağırıyoruz” diye konuştu.
Diren KESER/ MERSİN
Yoruma kapalı.