“Yargılamanın sürüncemede bulunması davada yargılanan birçok kişi için hak ihlallerinin doğmasına neden oluyor”
Yargıtay’ın bozulmasına karar verdiği Ergenekon Davası’nın, İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce yetkisizlik kararı verilerek, Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine itiraz edildi.
Emekli Albay Levent Göktaş‘ın da aralarında bulunduğu 6 tutuksuz sanığın avukatı Hüseyin Ersöz, İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunduğu itiraz dilekçesinde yetkisizlik kararından dönülmesini, talebin karara bağlanması için dilekçelerinin İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini talep etti.
DHA’da yer alan habere göre, Avukat Ersöz, 6 sayfalık dilekçesinde Ergenekon Davası’nda yetkisizlik kararı verildiğini hatırlatarak söz konusu kararın hukuka ve kanuna aykırı olduğunu belirtti. Dilekçede, “Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma ilamında, yetki ve görev konusu tartışılmış, AnkaraAğır Ceza Mahkemelerinde ve Anayasa Mahkemesi’nde hangi sanıkların yargılanacağı hususu açıkça ifade edilmiştir. Yargıtay’ın bozma ilamı sonrasında dava dosyasında yaklaşık 7 ay süreyle hiçbir işlem yapılmamış, duruşma günü belirlenmemiş, bozma ilamına karşı sanıklar ve avukatlarının beyanları alınmaksızın Cumhuriyet Savcılığı’ndan yetki konusunda mütalaa talep edilmiştir. Karar bu yönüyle de kanuna ve usule aykırıdır. Duruşma açılıp savunma makamının, bozma ilamına ve savcılığın yetki itirazına karşı görüşünün alınması gerekirken bu usule uyulmaması açık bir kanuna aykırılık sebebidir” denildi.
“Hataya düşüldüğü açıktır”
Dilekçede, “Mahkemeniz tarafından her ne kadar davada yargılanan İlker Başbuğ ve bazı asker şahısların Genelkurmay Karargahında görev yapmaları yetkisizlik kararına gerekçe olarak gösterilmişse de bu değerlendirmede de hataya düşüldüğü açıktır. Zira, Yargıtay16. Ceza Dairesi, sanıklara ilişkin ayırma kararı vererek, dosyanın ilgili kısmının Yüce Divan sıfatıyla yargılama yapan Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Yüksek Mahkemenin bu yöndeki değerlendirmesi sadece belirtilen sanıklarla sınırlı olup, davanın bütününe yönelik değildir. Aksi bir durumda bu hususun Yargıtay 16. Ceza Dairesi İlamı’nda belirtileceği açıktır” ifadelerine yer verildi.
“İlker Başbuğ ile ilgili dosyayı Anayasa Mahkemesi yerine Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermesi görev ve yetki yönünden de kanuna ve usule aykırıdır” denilen dilekçede, “Mahkemeniz tarafından yetkisizlik kararına gerekçe olarak gösterilen bir başka husus ise ‘Sanıkların görevli oldukları Genelkurmay Karargahı’nın Ankara’da bulunmasıdır’. Bu gerekçe de Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin değerlendirmelerine taban tabana zıttır. Öyle ki, Yargıtay 16. Ceza Dairesi kararında, İlker Başbuğ ile İnternet Andıcı ve Islak İmza Davaları’nda yargılanan sanıkların dosyalarının tefrik edilmesi ve Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği belirtilmişken, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi, açıkça usul ve yasaya aykırılık taşımaktadır” ifadelerine yer verildi.
Dilekçede, yetkisizlik kararının gerekçelerinden suçun mağduru olan hükümetin Ankara’da bulunması değerlendirmesinin isabetli olmadığı ifade edildi. Dilekçede, “PoyrazköyDavası’nda sanıkların “Darbeye teşebbüs” ve “Örgüt üyeliği” suçlarına ilişkin İstanbulAnadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılamasının yapıldığı ve beraat ettiği anımsatılan dilekçede, yine benzer suçlarla Balyoz Davası’nın ve Askeri Casusuluk Davaları’nda da sanıkların yargılamalarının da İstanbul’da yapıldığı hatırlatıldı.
“Hak ihlallerine yol açıyor”
Yargılamanın sürüncemede bulunması davada yargılanan birçok kişi için hak ihlallerinin doğmasına neden olduğu ifade edilen dilekçede, “Danıştay Suikastı gibi toplumda infial uyandıran fillerin cezasız kalma tehlikesini beraberinde getirmektedir. Ergenekon Davası’nın FETÖ/PDY tarafından sahte deliller, yasa dışı dinlemeler ve diğer hukuka aykırı işlemlerle kurgulanmış bir yargılama olduğuna dair kamuoyunda geniş bir konsensüs hakimdir. Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma ilamında ortaya koyduğu evrensel hukuka uygun değerlendirmelerin göz önüne alınması gerekmektedirö denildi. Dilekçenin sonunda yetkisizlik kararından dönülmesi, dilekçenin incelenmek ve karara bağlanmak üzere bir üst mahkeme olan İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi talep edildi.
Dava 21 Nisan’da bozulmuştu
21 Nisan’da Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 275 sanıklı Ergenekon Davası’na ilişkin 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını bozmuştu. Yargıtay, Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un Yüce Divan’da yargılanması gerektiğini belirtmiş, Ergenekon terör örgütünün varlığına ilişkin somut delil ortaya konulamamasını da esastan bozma gerekçeleri yapmıştı.
Yoruma kapalı.