PİRHA- Urfa’da okullara mescit formunun gönderilmesine tepki gösteren ADFE Başkanı Eren Yıldırım, dinci ve gerici eğitim programına hayır demek için yan yana gelme çağrısında bulundu.
Urfa Siverek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü okullara mescit formu gönderdi. Gönderilen formda okullarda mescit olup olmadığı varsa büyüklüğü soruldu. Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE) İnanç Kurulu Başkanı Eren Yıldırım, sosyal medyadan buna tepki gösterdi.
“ASİMİLASYONUN BAŞKA BİR AYAĞI”
Yıldırım, açılacak Alevi Lisesi’ni hatırlatarak, “Özel statülü lise sıfatıyla bir Alevi lisesi açılması umut verici bir proje değildir, kaygılarımız var, samimi bulmuyoruz. Aksine asimilasyonun bir başka ayağıdır. Her dem olduğu gibi laiklik değerlerini savunuyoruz” dediğimizde tam olarak da bu haber içerisinde yer alan utanç verici eğitim sisteminden, “Kindar ve Dindar” bir nesil yetiştirmek istiyoruz diyen zihniyetin gerçek amacından bahsediyorduk” dedi.
Yıldırım, kamuoyuna çağrıda bulunarak, “Sesiz kalmamalıyız! Yan yana gelmeliyiz! Laik, demokratik, kamusal, bilimsel, parasız bir eğitim sistemi için yan yana gelmeliyiz. Bu ülkenin geleceği olan gençler olarak sürüklenmeye çalışıldığımız karanlığa karşı eşit ve özgür bir ülkede yaşam için yan yana gelmeliyiz. Bizler biliyoruz ki; birlikteyken sesimiz sesimize, sözümüz sözümüze güç katıyor! Omuz omuza yürümek yarınlarımızı ve geleceğimizi aydınlatmak için yan yana gelmeliyiz.
“ZORUNLU DİN DERSİNE SON VERİLSİN”
Bizler bugün ki müfredatta ırkçı, şeriatçı, cihatçı yani bir bütün olarak dinci ve gerici eğitim programına hayır demek için yan yana gelmeliyiz. Geleceğimize ve yarınlarımıza sahip çıkmalıyız! Karanlığa karşı aydınlığı, gericiliğe karşı bilimi, tekçiliğe karşı birlik ve beraberliği, aydınlık ve yaşanabilir bir Türkiye’yi var edebilmek için isteklerimiz var;
-Yaşadığımız coğrafyadaki kültürel zenginlikler nedeniyle farklı dillerin inkar edilmesine karşı; herkesin eşit, bir arada, kardeşçe kendi anadilinde bir eğitim görmesini istemiyoruz.
-Devletin yıllardır eğitimle birlikte inançlarda da tekçi tutumuna karşı, başta Alevilerin inançları olmak üzere, tüm inançların eşit ve bir arada olmasını ve yıllardır dayatılan zorunlu din dersi uygulamasına son verilmesini istiyoruz.
Yaşam tarzımıza, kıyafetimize, insan ilişkilerimize, inancımıza ve siyasi düşüncemize özgür bir birey olarak yetişebilmek adına müdahale edilmemesini istiyoruz.
“HURAFETLERLE DOLU ÖĞRETİM PROGRAMI İSTEMİYORUZ”
-Hurafelerle dolu, akıl ve bilim dışı öğretim programlarını okullarda istemiyoruz. Ders kitaplarında cihat ve şeriat gibi kavramların değil; demokrasi, laiklik, eşitlik, özgürlük vb. kavramların hakim olduğu bir müfredat istiyoruz.
-Seçmeli ders dayatmasını sonlandırarak ilgilerimiz ve yeteneklerimiz doğrultusunda istediğimiz dersleri seçebilmeyi, okullarda mescit yerine laboratuvar, kütüphane, müzik odası, resim odası açılmasını istiyoruz.
-Çocuk istismarları ile adları anılan cemaatlerin, tarikatların okullara girerek bizleri zehirlemesine engel olmak istiyoruz.
-Kamu otoritesini, adeta kendi dünya görüşünü ve yaşam biçimini araç gibi kullanarak, İmam Hatip okullarına gitmeye zorlanmamızın bir son bulmasını istiyoruz.
-Her alanda yapıldığı gibi eğitimin de ticari bir alan olmasına karşı, Türkiye Cumhuriyeti anayasasında bulunan parasız eğitim hakkının herkese parasız, laik, bilimsel ve eşit olmasını istiyoruz.
-Eğitim ve öğretim de bilimselliğin, gençlerimizin projelerinin incelenip değerlendirilmeye alınabilmesi için milli eğitim bakanlığına ayrılan bütçenin daha fazla olmasını istiyoruz.
-Bir yarış atı gibi kullanılmadığımız, geleceğimizi şekillendiren sınavların bir kaç saat ile sınırlandırılmadığı bir eğitim sistemi istiyoruz.
-Erkek egemenliğinin hakim olduğu eğitim müfredatı yerine, cinsiyetçi olmayan eşitlikçi bir müfredat istiyoruz.
-Kanun hükmünde kararnameler ile işten çıkarılan tüm öğretmenlerimizin işe iadesını istiyoruz.”
Son olarak Yıldırım, laik, bilimsel ve ana dilde eğitim için mücadele edeceklerini söyledi. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.