PİRHA-AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar, depremlerin ardından İHA ve SİHA’ların afet bölgesinden görüntü aktaramamasıyla ilgili paylaşım yapan Aydın Aydoğan hakkında 150 bin TL’lik manevi tazminat davası açtı. Aydoğan Gezi direnişi sırasında polisin attığı gaz kapsülüyle ayağından yaralanmıştı.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar, Maraş merkezli depremlerin ardından, İHA ve SİHA’ların afet bölgesinden görüntü aktaramamasıyla ilgili sosyal medya paylaşımına dava açtı. Kişilik haklarının zedelenerek hakarete uğradığını savunan Bayraktar, 150 bin TL manevi tazminat talep ediyor.
Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin attığı gaz kapsülüyle ayağından yaralanan Aydın Aydoğan, Twitter hesabından İHA ve SİHA’ların deprem bölgesine müdahale edemediğini paylaşırken, Selçuk Bayraktar söz konusu paylaşıma avukatları aracılığıyla dava açtı.
Diken’den Canan Coşkun‘un haberine göre, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunulan 120 sayfalık dava dilekçesine yaklaşık 100 sayfa İHA ve SİHA’larla ilgili ulusal ve uluslararası mecralarda yayınlanan ‘övücü’ haberler eklendi. Aydoğan’ın paylaşımıyla ‘İHA ve SİHA sistemlerine kamuoyu tarafından duyulan güveni sarstığı ve başarılarını karaladığı’ iddia edildi. Dilekçeye göre, dava konusu tweet nedeniyle Bayraktar’ın onur, şeref ve saygınlığı rencide edilmiş.
“BENİM YERİME AFAD BAŞKANINI MAHKEMEYE VERSEYDİ”
Bayraktar’ın davası İstanbul 30’uncu Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edildi. Mahkeme, ön inceleme yaptıktan sonra kararını açıklayacak. Hakkında dava açılan Aydın Aydoğan ise Diken’e şunları söyledi:
“Deprem olduktan sonra iki gün boyunca telefonla hiçbir yere ulaşamadım. İletişim sağlanabildiğinde 10 Şubat’tan sonra kuzenimin ailesi enkaz altında olduğunu öğrendim. İletişim sağlandıktan sonra da interneti kapattılar. Kuzenim ve çocukları enkazda can verdi.
İHA ve SİHA’ların uçamadığıyla ilgili haberlerin yayınlandığı günlerde ben de eleştiri hakkımı kullandım. Kaldı ki sadece eleştirmedim, iddiayla ilgili haberleri de paylaştım, AFAD başkanının söylediklerini paylaştım. Beni mahkemeye vereceğine AFAD başkanını verseydi.
Demokratik ülkelerde idareciler eleştiriye açıktırlar. Kaldı ki ülkede bir afet yaşanmış. Devletin verdiği rakamlara göre 51 bin insan vefat etmiş, binlerce kişi yaralanmış, milyonlarca insan iç göçmen olmuşken en ufak bir eleştiriye tahammül edememek anlaşılır gibi değil.
Bu tahammülsüzlük Gezi’ye olan öfkelerin hala sıcak olduğunun bir kanıtı. Hakkımda 150 bin TL’lik manevi tazminat davası açmış Selçuk Bayraktar’a sözüm şudur: Ben bunu ödeyemem, bizim milyon dolarlık şirketlerimiz yok. Asgari geçim şartlarında ülkede hayatta kalmaya çalışan bireyleriz. AFAD başkanının basın toplantısında söylediklerini paylaştım sadece. Beni mahkemeye vereceğine AFAD Başkanını verseydi anlaşılırdı. Üç gün ulaşabildik yakınlarımızı bu seferde bant daraltıldı anlamak mümkün değil yani özür dileriz ama bizler öldük o gün öldük.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.