Alevi Haber Ajansi

Enkazdan yaralı kurtuldu: ‘Bir yılda konut yapacağız’ diyenler, 10 gündür çadır kurmadı-VİDEO

PİRHA-Maraş merkezi ikinci depremde Malatya Ören köyünde annesini, ablasını kaybeden, eşi ve babasıyla beraber yaralı kurtulan PSAKD Ören Şubesi Başkanı Mazlum Köse, köylülerin çadır ve soba ihtiyacının olduğunu söyledi. Cemevinin koordinasyon merkezi olarak faaliyet gösterdiğini belirten Köse, “Cumhurbaşkanı bir yıl içinde yıkılan yerlerde yeni kentlerin kurulacağını söylüyor ama 10 gündür köylerimize bir çadır dahi kuramadı” dedi.

6 Şubat günü merkez üssü Maraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan iki depremde 36 binden fazla kişi hayatını kaybetti. 10 ili etkileyen depremlerin ardından Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerinden bölgeye arama, kurtarma ekipleri giderken, depremzedelerin ihtiyaçları için yardım malzemeleri de gönderilmeye devam ediyor. Ancak henüz birçok noktada sorun devam ediyor.

Malatya’nın Akçadağ ilçesine bağlı Ören Mahallesi de bu noktalardan biri. Pazarcık merkezli ilk depremin ardından Malatya merkezdeki evinden, Ören köyündeki evlerine giden Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Ören Şube Başkanı Mazlum Köse, Elbistan merkezli ikinci depremde enkaz altında kaldı. Annesi ve ablasını depremde kaybeden Köse, enkazdan yaralı olarak çıktı.

Depremin ardından İstanbul’a gelen Köse‘nin, aynı enkazdan yaralı olarak çıkan eşi ve babası ise İstanbul Başakşehir’deki Şehir Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Köse ile deprem anında ve sonrasında yaşadıklarını yakınlarının tedavi için bulunduğu hastanede konuştuk.

“İKİNCİ DEPREMDE ANNEMİ, ABLAMI KAYBETTİM”

İlk depremin yaşandığı sırada uyanık olduğunu belirten Köse, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Apartmanımız dört katlı ve biz en üst katta oturuyorduk. Sarsıntı durduktan sonra yanımıza ekmek, su, battaniye alarak apartmanı terk ettik. Herkes dışarıdaydı. Ateş yakmışlardı insanlar. Evimizin bulunduğu caddede bir apartmanın çöktüğü bilgisini aldık. Oraya gittim ve kısmen enkaz kaldırma çalışmalarına katıldım. Aynı zamanda bir basın çalışanı olduğum için oradan görüntüler çekerek, ajanslara gönderdim. Kent merkezine 45 kilometre mesafede köyümüz var. Orada yaşlı annem ve babam kalıyordu. Onlarla konuştum. Korkmuşlardı. Sonradan köyümüze gittik. Hem onların yanında olmak hem de oranın iki katlı olmasından dolayı daha güvenli diye oraya gittik.

Derneğimizin genel merkeziyle, depremzedelere yapılacak olan yardımların koordinesiyle ilgili konuşuyordum. Malatya’ya gelecek olan yardımların benim üzerimden ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması planlanıyordu. Telefon görüşmesini yaptığım sırada ikinci deprem oldu. Evimiz yıkıldı. Yaklaşık bir buçuk saatlik çalışmayla beni enkazdan çıkardılar. Annem ölmüştü. Eşim ve babam çıkarıldı daha sonra. Ablamın cenazesini ikinci günün akşamına doğru çıkarabildiler. Çocuklar İstanbul’dan iki ambulans kiraladılar. Eşimi ve babamı ambulanslar ile İstanbul’a getirdik. Biz de zor koşullarda cenazelerimizi defnettik.”

“GÜÇLENDİRDİKLERİ İKİ OKUL DA YIKILDI”

Köse, Ören köyünde bulunan cemevinin şu anda koordinasyon merkezi olarak yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması noktasında faaliyet gösterdiğini kaydetti. Köylülerin çadır ve sobaya ihtiyacı olduğunu da söyleyen Köse, şöyle devam etti:

“Ören, 700 haneli bir köy. İki okul vardı. Yakın zamanda “güçlendirme yapacağız” denilerek epey para harcandı. Biz karşı çıktık. O parayla yenisini yapın dedik. Kabul etmediler. Yandaşlara peşkeş çektiler. Depremden sonra gördük ki iki okul da yıkılmış. Neyse ki kar yağışından dolayı okullar o gün tatildi. Çevre köylerden de taşıma sistemiyle gelen öğrenciler vardı. O günün tatil olması bir şanstı. Yoksa çok büyük can kaybı yaşanacaktı.

“AŞEVİMİZDE GÜNDE İKİ KEZ SICAK YEMEK VERİLİYOR” 

600 metrekare cemevimiz var. Çelik yapılı çatısında çökme yok ama bir duvarı yıkıldı. Cam, çerçeveler yere indi. Arkadaşlarımız şu anda orayı koordinasyon merkezi olarak kullanıyorlar. Gelen bütün yardımlar orada istifleniyor. Düzenli olarak gerekli yerlere ulaştırılıyor. Yönetime geldikten sonra cemevi dışında bir aşevi binası yaptırmıştık. Orası ayakta ve günde iki kez sıcak yemek paylaşılıyor.

“KÖYDE ÇADIR VE SOBA İHTİYACI VAR”

Yalnız müsahip kurumlarımızın topladığı yardımların büyük bir kısmının ulaştırılması engelleniyor. Çadır ve sobaların gönderilmesi engellendiği için köylüler barınma sorunu yaşıyor. Kış mevsiminden kaynaklı hava çok soğuk. Köylülerin bir kısmı kendi olanaklarıyla orayı terk etti ama orada kalanlar büyük sıkıntı yaşıyor. Kısmen hayvancılık yapılıyordu. Hayvan yemleri enkaz altında kaldığı için hayvanlar da ciddi bir açlık sorunu yaşıyor. Köyde 14 kişi hayatını kaybetti. Enkaz altında kalan şu an yok. Fakat 92 yaşında tek yaşayan teyzem Elif Fate Kalender’e ulaşamadık. Enkaz altından çıkmadı. Akıbetine dair bir bilgimiz de yok. Nerede olduğunu bilmiyoruz.”

“ALEVİ KURUMLARININ, SOSYALİSTLERİN YARDIMLARI ENGELLENİYOR”

Alevi kurumları ile sol, sosyalist partilerin bölgeye göndermek istedikleri yardımların engeller ile karşılaştığını vurgulayan Köse, “Müsahip kurumlarımızın, HDP, EMEP, TİP’in gönderdikleri yardımlar engelleniyor. Özellikle Alevi köylerine ulaştırılmasında engel çıkartılıyor. Son olarak Maraş’ta koordinasyon merkezi olarak kullanılan bir cemevimize kaymakamlık el koydu. Yardımların kendileri tarafından dağıtılacağı ifade edildi. Deyim yerindeyse kayyım atadılar. Bizim topladığımız yardımları kendileri dağıtmaya, oradaki kurumları devre dışı bırakmaya çalıştılar. Ne kadar engellerlerse engellesinler hem sol, sosyalist partiler hem de Alevi kurumlarımız ihtiyacı olan her canımıza yardımları ulaştırmak için canla başla çalışıyorlar. Bunu engelleyemeyecekler” ifadelerini kullandı.

“YARDIM ADI ALTINDA YİNE BİR ŞOV YAPTILAR”

Son olarak birçok televizyon kanalının ortak yayın ile bağış topladığı kampanyaya da değinen Köse, “Yardım kampanyası adı altında yine bir şov yaptılar” dedi. Toplanan bağışların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasında şüphelerinin olduğunu belirten Köse, şunları kaydetti:

“Birçok televizyonun ortak yayınıyla yardım kampanyası adı altında yine bir şov yaptılar. 115 milyar liranın üzerinde bir para topladılar. Baktığımızda beşli çetenin, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, yandaş sendikaların yardım yaptığını görüyoruz. Cengiz Holding akşam 3 milyar TL yardım yaptı. Sabah, holdinge bağlı bir şirkete 3 milyar 10 milyon lira teşvik geldi. Yani yaptığı yardımın üzerine 10 milyon lira da kâra geçmiş oldu. Bunlar tamamen şova yöneliktir. Toplanan paraların ne kadarının kayıt altına alınacağı, yerine ulaşacağı muammadır. Çünkü daha önce yaşadığımız tecrübeyle sabittir. 15 Temmuz gibi birçok dönemde de paralar topladılar ama kayboldu.

“BİR YIL İÇİNDE YENİ KENT KURACAĞINI SÖYLEYENLER 10 GÜNDÜR ÇADIR KURAMADI”

Cumhurbaşkanı bir yıl içinde yıkılan yerlerde yeni kentlerin kurulacağını söylüyor ama 10 gündür köylerimize bir çadır dahi kuramadı. Bu depremde de gördük ki, sistem tamamen göçük altında kaldı. Şov ve timsah göz yaşının haricinde bir şey yapamıyorlar. AKP’lilerin deprem bölgesinde nasıl gülerek dolaştıklarını görüyoruz. Halklarımız kimin dost, kimin düşman olduğunu gördü. Önümüzdeki seçimi iptal etmek istiyorlar. Bir süre daha iktidarda kalmaya, toplanan paraları pay etmeye çalışıyorlar. Bu seçimler mutlaka zamanında yapılacaktır. Halk gereken dersi verecektir diye düşünüyorum.”

Barış KOP/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak