Halkın altın ve dövize yönelmesi nedeniyle bankalarda nakit krizi oluştuğunu belirten ekonomist Mustafa Sönmez, “28 Mayıs’ta Kılıçdaroğlu seçilirse güven ortamı oluşur. Tek adam siyaseti iktidara gelirse ciddi ekonomik sorunlar yaşanacaktır” dedi.
Türkiye’de gerçekleştirilen 14 Mayıs seçim sonuçlarının yankıları sürerken, bankacılık sektöründe yaşanan kredi krizi gözleri bir kez daha ekonomiye çevirdi. Merkez Bankası (MB), 16 Mayıs’ta yaptığı düzenleme sonrasında müşteri bazında kredi kartı limiti belirli bir tutarın üzerinde olanlar için, bireysel kredi kartlarıyla yapılan nakit çekimi ve kuyum harcamalarının kredi türüne göre yüzde 30 oranında menkul kıymet tesisine tabi olmasına karar verdi, daha sonra bankalara gönderilen talimatla bu karardan dönüldü.
APPLE şirketi Türkiye’de bulunan tüm ürünlerine yüzde 10 zam yaptı. Seçimin hemen sonrasında çarşı pazarda birçok ürüne zam üstüne zam geldi. Bakliyattan bebek bezine farklı ürün gruplarına yüzde 4 ila yüzde 23 aralığında zam gelirken, ikinci el araç fiyatlarındaki seçim sonrası zammı yüzde 50’yi buldu. Uzmanlar ise asıl zamların, Cumhurbaşkanlığı seçimi için yapılacak ikinci tur sonrası geleceğine işaret etti.
Ekonomist ve yazar Mustafa Sönmez, son gelişmeleri değerlendirdi.
SANDIK TABLOSU
Sandıktan çıkan tabloya şüpheyle baktığını belirten Sönmez, halkların son 2 yıldır enflasyon ve ekonomik krizle mücadele ettiğini söyledi. Yurttaşların çoğunluğunun ekonomiden dolayı ciddi şikayetlerinin olduğunu dile getiren Sönmez, “Seçmenler, 14 Mayıs’ta bu ekonomiyi istemediklerini açık bir şekilde söylediler. Asıl olan bu durumu kabul edenleri konuşmak lazım. Erdoğan’ın kemik bir kitlesi var. Bu kemik kitle Erbakan döneminden geliyor. Bu kitle ekonomiden çok diğer saiklere değer verenlerdir. Bunu dikkate almak gerekiyor” dedi.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Alevi kimliğinin iktidar tarafından sürekli siyasete ve ekonomiye alet edildiğini söyleyen Sönmez, “Bunlar Türkiye’nin bir realitesidir. Bunun çabuk bir şekilde değişeceğini beklemek doğru olmaz” diye belirtti.
‘MEMNUNİYETSİZ SEÇMEN OLUŞTURMAMAK İÇİN’
Bankaların nakit avans limitlerini düşürmesine değinen Sönmez, Türkiye’nin döviz açığı olduğunu, var olan dövizin ise iktidar tarafından harcandığını belirtti. Sönmez, şöyle dedi: “Döviz fiyatı yükselince bu yurttaşlara enflasyon olarak dönüyor. Bunun örneğini 2021’den 2022’ye kadar gördük. Hükümetin dövize karşı ciddi bir alerjisi var. İktidar, ‘Yurttaşlar Türk Lirası’nda kalsın’ diye çaba gösteriyor. Döviz fiyatını arattıracak her şeye karşı tetik halindeler. Bu durumda yurttaşlar bankalardan kredi kartı ile nakit çekiyor. Nakit avans günlük ihtiyaçların karşılaması için çekiliyor. Bazı yurttaşlar nakit Türk Lirası ile borçlanıp altın ve döviz alıyor. Dövizin seçimlerden sonra yükseleceği düşünülüyor. Buradan bir kazanç elde etme planlanıyor. Bu herhalde çok yayıldığından dolayı önüne geçmeye çalıştılar. Bu şekilde borçlanmalarla döviz alınıyor bu da döviz fiyatını artıyor. Dolayısıyla böyle bir karar aldılar. Bununla geçimini sağlayan yurttaşlar var. Seçmenler bu durumu eleştirmeye başlayınca ve bazı AKP’li milletvekilleri sanal medya da tepki gösterince memnuniyetsiz seçmen oluşturmamak adına bu karardan vazgeçildi.”
‘YABANCI YATIRIMCI ERDOĞAN’A GÜVENMİYOR’
Yabancı yatırımcıların AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a güvenmediğini belirten Sönmez, Erdoğan’ın doğru ekonomik politika uygulamadığını ve siyasi hedeflerini ekonominin önünde tutuğunu söyledi. Sönmez, “Bunu iktidar da kalabilmek için yapıyor. Ekonomiyi soğutması gerekirken, faizleri yükseltmesi gerekirken tam tersine düşürüyor. Böylelikle ekonomide ciddi bir şekilde alt üst oluyor” dedi.
Seçim sonrası ekonomide nasıl bir yol izleyeceğine dair Sönmez, şunları belirtti: “Bu seçimi kazanacak aktöre bağlı. İç ve dış yatırımcıların hangi aktöre güven duyup duymayacağıyla ilgili bir durumdur. Yabancı yatırımcılar Millet İttifakı’na daha çok güven duyuyor. 28 Mayıs’ta Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olursa Türkiye’de bir güven ortamı oluşur. Ama tersi bir durum olursa tek adam siyaseti iktidara gelirse ciddi ekonomik sorunlar yaşanacaktır.”
Kaynak: MA
Yoruma kapalı.