PİRHA- 23. Geleneksel Evvel Temmuz Kültür Festivali kapsamında Hatay Samandağ’da yapılan “Yeniden İnşanın Ekoloji Politiği” panelinde konuşan ekolojistler, iktidarın depremi ‘fırsata’ çevirmeye çalıştığına dikkat çekerek, doğa kıyımına karşı dayanışmanın örgütlenmesi çağrısında bulundular.
Hatay’ın Samandağ, Antakya ve Defne ilçelerinde Akdeniz Kültür ve Dayanışma Derneği ile Samandağ Kalkındırma Derneği tarafından düzenlenen Geleneksel Evvel Temmuz Kültür Sanat Festivali’nin 23’ncüsü panel, söyleşi, atölye ve konserlerle devam ediyor.
23. Geleneksel Evvel Temmuz Kültür Festivali kapsamında Hatay Samandağ’da “Yeniden İnşanın Ekoloji Politiği” başlığı ile panel düzenlendi. Fernur Bahçeci’nin moderatör olduğu panelde, Ekoloji Politik’ten Ecehan Balta ve Mardin Ekoloji Platformu üyesi Agit Özdemir konuşma yaptı.
Panelde ilk sözü alan Ecehan Balta, yeniden inşa tartışmaların tek boyutlu yapıldığına değinerek, “Tam sayısını bilmemekle beraber depremde 800 bin hayvan yaşamını yitirdi. Cumhurbaşkanı “Aynısından vereceğiz” diyerek iktidarın yaklaşımını göstermiş oldu. Bu yaklaşıma göre evi olana ev verilecek ancak depremden önce evi olmayana ev verilmeyecektir” diyerek iktidarın yeniden inşa yaklaşımı eleştirdi.
Ecehan Balta, “Hatay’da 2 bin 500 dönümlük zeytin ve 10 bin dönümlük ormanlık alan imara açılacak. Afetler ekolojik krizi derinleştirirken, ekolojik kriz yeni afetleri doğuruyor. Böyle bir sarmal oluştu bunun için yeniden inşa yeterli bir şey değil yıkmak ve yeniden kurmak gerekiyor” diyerek, depremin ardından yaşanan dayanışma pratiklerinde imece kültürünün ne kadar önemli olduğuna vurgu yaptı.
Ecehan Balta’nın ardından sonra söz alan Agit Özdemir, depremin olduğu 6 Şubat günü TBMM’de imar barışının tartışılacağına dikkat çekerek, iktidarın felaketlere kapı araladığını belirtti. Dayanışma pratiklerinde yeteri kadar başarılı olamadığını belirten Agit, “Deprem devam ediyor. İktidar deprem illerini 18’e çıkardı. Böylelikle iktidar depremden önce gerçekleştiremediği şeyleri deprem bahanesi ile yapacak” diye konuştu.
Adıyaman’da bulunan Ilısu Barajı’na karşı yıllarca mücadele edildiğini hatırlatan Özdemir, OHAL ilanı ile Çevre ve Şehircilik Bakanılığı’nın deprem bölgesindeki karar alabilecek tek sorumlu olduğunu belirterek, “İktidar deprem bölgesine yalnızca inşaat sektörünü canlandırmak için bakmıyor. Toplumu korkutmak ve kontrol etme fırsatı olarak görüyor. Yeniden inşa sadece yapılardan ibaret sanılırsa devletin ‘şu kadar bina yaptım’ demesi ile ilgilenmeye başlarız. Yeniden inşa toplumsal bir süreç olduğunu unutmamak gerekir” şeklinde konuştu.
AFAD’ın bütçesinin azaldığını ancak savaşa yatırımın her geçen gün arttığına değinen Özdemir, “Diyarbakır deprem bölgesi ve her gün onlarca savaş uçağı kalkıyor bu uçakların her biri onlarca milyar dolar” dedi.
PİRHA/HATAY
Yoruma kapalı.