PİRHA-Bursa’da 11 yıldır okullarda toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik resim yarışması düzenleyen Eğitim Sen’in bu yılki yarışma talebi İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından iptal edildi.
Eğitim Sen Bursa Şubesi’nin, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü ile 8 Mart Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü kapsamında cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekmek amacıyla okullarda 11 yıldır yaptıkları toplumsal cinsiyet eşitliği resim yarışması, İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından iptal edildi.
“YANDAŞ SENDİKALARIN BASKILARI SONUCU İPTAL EDİLDİ”
Eğitim Sen Bursa Şubesi konuya ilişkin açıklama yaparken, karara tepki gösterdi.
Açıklama şöyle:
“Bursa Şube olarak “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü ile 8 Mart Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü”nü kapsayan tarihlerde, cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekmek amacıyla, 11 yıldır il milli eğitim müdürlüğünden alınan izinle tüm okullara duyurusunu yapıp, yüksek katılımla resim yarışması yaptık. Sonrasında öğrencilerimizin çalışmalarını sergiledik.
Bu yıl da aynı tarihler aralığında “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” konulu resim yarışması için, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne başvuru yaptık. Yarışmanın yapılmasına dair onay, şubemize bildirilmemiş ve duyuruya çıkmamış olmasına rağmen, il milli eğitim müdürlüğünden çıktığı anlaşıldığı üzere onay yazısı ve komisyon kararının fotoğrafları çekilmek suretiyle, okuduğunu anlamayan gerici çevrelere servis edilmiş, bunlar da çarpıtarak, üstelik komisyon üyelerini de hedef göstererek yayın ve yazılar yazmıştır. Bu gerici çevreler ve yoğun üye istifalarını durdurma çırpınışları içinde olan yandaş sendikaların baskıları sonucu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün isteği ile Bursa Valiliği’nin yarışma talebimizi iptal ettiğini sosyal medyadan öğrenmiş bulunmaktayız.
“GERİCİ UYGULAMALAR DERİNLEŞMEKTEDİR”
Bu son örnekteki ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine’ yönelik tahammülsüzlüğün de gösterdiği üzere, eğitim sistemi giderek dinsel içerik kazanan gerici egemen ideolojinin yoğun baskısı ve denetimi altındadır. Siyasi iktidarın eğitimin dinselleştirilmesi hedefi ve bu yolla kendi dünya görüşüne uygun ‘makbul’ bireyler yetiştirme politikalarının sonucunda, MEB’in, çeşitli dini vakıf ve derneklerle ortak yürüttüğü projeler ve imzalanan iş birliği protokolleri, okulları çeşitli cemaat, tarikat ve dini grupların etkinlik ve faaliyet alanı haline getirmiştir. Bu yolla eğitim sistemi, en temel bilimsel ilkelerden ve laik eğitim anlayışından hızla uzaklaşmaktadır. Öyle ki, eleştirel düşünceyi engelleyerek sorgulamayan bireyler yetiştirmeyi hedefleyen eğitim sistemi, kız çocuklarına ve kadınlara dayatılan geleneksel yaşam biçimini yeniden üretmektedir.
Aynılaştırıcı, gerici, cinsiyetçi müfredat ve uygulamalar ile ayrımcılık derinleşmekte, cinsel yönelim farklılıkları da yok sayılmaktadır. Karma eğitime yönelik müdahaleler, eğitimin dinselleşmesi ve çocukların geleneksel rol kalıpları ile yetiştirilmesine yönelik politikalar, şiddetin ve cinsel istismarın da önünü açmaktadır. Ancak, çocuk ve gençleri insanlığın ortak evrensel değerleri doğrultusunda yetiştirecek, temel insan hakları ve çocukların yararını gözetecek, çocuk ve gençlerin kendini gerçekleştirebilmesi için mevcut bilgi birikimine ulaşmasına ve eleştirel düşünce becerisini kazanabilmesine olanak sağlayacak bir eğitim sistemine ihtiyaç vardır. Bu nedenle, tüm bu engellemelere, baskılara ve antidemokratik uygulamalara rağmen, laik, demokratik, bilimsel, anadilinde, toplumsal cinsiyet eşitliğini esas bir eğitim sistemi için mücadelemizdeki ısrarımız dün olduğu gibi bugün de devam edecektir.”
PİRHA/ BURSA
Yoruma kapalı.