PİRHA- Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim- Sen) Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, MEB tarafından açıklanan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” müfredatını eleştirdi. Söz konusu müfredatta bilimsel derslerin azaltılıp, din derslerinin çoğaltıldığı belirten Öztürk, “Bu müfredatın geçmemesi için velilerin, çocuklarının geleceği için gerekiyorsa eylem yapıp sokağa çıkmalı” dedi.
Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, Milli Eğitim Bakanlığının açıkladığı yeni eğitim müfredatını PİRHA‘ya değerlendirdi.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin “dar bir zamana sıkıştırılarak yapılmış bir çalışma” olduğunu belirten Kadir Öztürk, “Bu rapor ne zaman ve nasıl hazırlandı? Müfredatı hazırlarken kimler çağrıldı? Bu tür müfredat hazırlanırken bunun tarafları vardır; sendikalar, öğretmenler, veliler… Bunların hepsi olması gerekirken torbadan, kendilerinden bir yasa çıkardılar. Kimsenin haberi yok” dedi.
“EĞİTİMİN DAHA DA DİBE VURMASI DEMEKTİR”
Hazırlanan müfredatın 3 bin sayfadan oluştuğunun altını çizen Öztürk, “Müfredatın içeriğine bakıldığında bilimsel ve laiklikle ilgili derslerin azaltıldığı, din derslerinin çoğaltıldığı görülüyor. Gelinen süreçte bununla ilgili büyük bir tepkimiz var. Bu müfredat geçmemeli. Milli Eğitim zaten dipte, bu müfredatla daha da dibe vuracaktır. Bu müfredatla bütün okullar imam hatipleşecek, bilimsel eğitimden uzaklaşacak.” diye konuştu.
“BÜTÜN DERTLERİ TARİKATLARA PARA AKTARMAK”
Kadir Öztürk, din içerikli müfredat nedeniyle öğrencilerin nitelikli eğitim alamadıklarına işaret ederek şöyle devam etti:
“Bu müfredat nedeniyle öğretmenlerin eli ayağı bağlanmış durumda. Bununla ilgili Eğitim Sen çok mücadele veriyor, milli eğitime uyarıda bulunup ‘yanlış yapıyorsunuz’ diyor ama MEB, ısrarla şeyhlere, tarikatlara, derneklere para aktarma yollarını düşünüyor. Milli eğitimdeki bu tür yapılanmaları geriletmek gerekir. Bunu geriletmediğimiz sürece gelecekte karanlık bir duruma düşeceğiz. Ortadoğu’daki savaşların tek sebebi bu gericiliktir. Bizim bilimi, insanlığı, barışı savunmamız gerekiyor. O yüzden de yeni oluşacak bir müfredatın başı da sonu da bilimi, insanı ve doğayı koruyan temellere dayanması gerekiyor. Ama baktığımızda ne insani temellere ne doğayı koruyan temellere ne savaşı reddeden temellere dayanmış.
“HERKES İŞ BIRAKMALI”
Aslında tam da ses çıkarma zamanı geldi. Halkın da velilerin de bu konuda örgütlenmesi gerekiyor. Velilere çok iş düşüyor. Gerekiyorsa eylem yapılmalı, sokağa çıkmalı, Okullarda oturma eylemi yapılmalıdır. Öğretmen, veli, herkes iş bırakmalı. Öğretmen iş bırakır, öğrenci derse girmez, veli de ‘ben çocuğumu bu derslere sokmam’ diyerek okullarda oturma eylemi yapılabilir. Bunun için velilerin örgütlenmesi, korkmaması gerekiyor. Çünkü çocuklarımız bizim geleceğimizdir. Geleceğimize sahip çıkmak için bunu yapmak zorundayız”
Cebrail ARSLAN/ANTALYA
Yoruma kapalı.