Alevi Haber Ajansi

Diyarbakır Cemevi yeni yıla elektriksiz giriyor- VİDEO

PİRHA – PSAKD Diyarbakır Şubesi ve Cemevi’nin elektrik kesintisine ilişkin PİRHA’ya konuşan PSAKD Diyarbakır Şube temsilcileri, “Biz sadece hakkımızı istiyoruz. Diğerlerine nasıl imtiyaz sağlıyorsa bize de tanınsın. Bununla ilgili gerekli yerlere başvurularımız olacak. Mücadelemizi bırakmayacağız. Her zaman mücadele etmeye devam edeceğiz. Sonuç alıncaya kadar mücadelemizi devam ettireceğiz” ifadelerini kullandılar. 

Haberin Videosu

Cemevlerinin resmi olarak ibadethane statüsüne alınıp, elektrik giderlerinin devlet tarafından karşılanması amacıyla Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvuran Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Cemevi Diyarbakır Şubesi’nin elektrikleri, yargılama sürerken borçların ödenmemesi nedeniyle Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) tarafından 14 ay önce kesilip, aboneliği iptal edildi.

Bunun üzerine derneğin başkanı Avukat Cafer Koluman, DEDAŞ aleyhine Diyarbakır Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nde “İhtiyati tedbir’ talebiyle dava açmış, yargılama sürerken Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi verdiği ara kararında “İhtiyatı tedbir’ talebinin reddine hükmetmişti.

“İTİRAZ HAKKIMIZI KULLANACAĞIZ”

Konuya ilişkin PİRHA’ya konuşan PSAKD 9. Dönem Başkanı Cafer Koluman, “19 Aralık’ta daha öncesinde 13 aydır burada elektrik sıkıntısından kaynaklı birçok yere başvurduk. Ama hepsi sonuçsuz kaldı. Dolayısıyla 19 Aralık’ta aboneliğin verilmesi ve elektriğin tekrar sağlanması konusunda tedbir talepli dava açtık. Tedbir talepli dava 3 gün içerisinde bir karara bağlanması lazım. Bu esasa ilişkin bir karar değil aslında. Mahkeme 3 gün içerisinde kararını verdi ve normalde iki cümle ile ifade edilebilecek bir kararken maalesef 2 sayfalık bir gerekçe hazırlayarak ara vermiş oldu ve bizim talebimizi reddetti” ifadelerini kullandı.

“Gerçekten siz soyut iddialarda bulunuyorsunuz, varsa bir fatura, bir abonelik sözleşmesi, bunları getirip sunmanız lazım” diyerek tepkisini dile getiren Koluman, “Oysa her şey çok açıktır.biz abone numarasını verdik. Bunu sistem üzerinden ilgili kurum olan davalı kurum olan DEDAŞ’tan sordurmaları gerekirken tümden ispat külfetini bize yükleyerek maalesef hukuka aykırı bir şekilde talebimizi reddettiler. Ancak buna itiraz yolu vardır. Birkaç gün sonra bu kararı tebliğ alacağız. Tebliğ aldıktan sonra 2 hafta içerisinde Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz hakkımız vardır. Karar geldikten sonra bu itiraz hakkımızı kullanacağız. Buradan bir karar çıkmazsa artık davanın esası hakkında gerekli çabaları sarf edeceğiz” diyerek süreci devam ettireceklerini aktardı.

“HAKKANİYETİ, HUKUKU GEÇTİK; SİYASİ BİR KARAR VERİLDİ”

Koluman, bu davayı açar iken mahkemeden siyasetten ve ideolojilerden bağımsız bir şekilde hukuka uygun hakkaniyetli bir karar vermesini beklediklerini dile getirdi. Mahkemenin ise tümden siyasi bir yaklaşımla verdiği bu kararı ise kınadıklarını belirten Koluman şöyle devam etti:

“Biz her şeyden önce bu davayı açarken siyasetten ve ideolojilerden bağımsız bir şekilde, vicdana uygun, hakkaniyete uygun, hukuka uygun bir karar vermesini beklerdik. Evet yasal anlamda cemevleri, yasal statüye kavuşturulmasa bile, ibadethane sayılmasa bile ama böyle bir gerçeklik vardır, böyle bir pratik ve böyle bir realite vardır. Burası Alevilerin ibadethanesidir, kimse de bunu inkâr edemez. Yüzyıllardır bizim ibadetimiz cemdir, ibadethanemiz de cemevidir. Bu anlamda AİHM’nin, Yargıtay’ın, bir kısım yerel mahkemelerin de kararı olmasına rağmen maalesef Diyarbakır’daki yerel mahkeme bunu dikkate almayarak bir kez daha bizi mağdur etmiştir. Halen biz kanunlar karşısında mağduruz, sistem karşısında mağduruz, iktidar anlayışı karşısında mağduruz ama bu mağduriyetimizi elbette ki bir gün bir şekilde bütün hukuki süreci tüketerek mutlaka bu mağduriyetimizi gidereceğimizi düşünüyoruz. Umutsuz değiliz. Her şeye umutla bakıyoruz. Elimizde imkanlarımız vardır. Burada biz bir lütuf beklemiyoruz. Biz sadece hakkaniyete, hukuka uygun bir karar bekliyoruz. Ama maalesef hakkaniyeti, hukuku geçtik. Tümden siyasi bir yaklaşımla verilen bir karar olduğu için bunu da kınadığımızı belirtmek istiyorum.”

“MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”

PSAKD Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Mahsuni Kahraman ise aylarca elektriksiz ibadetlerini ve erkanlarını yaptıklarını belirtti.

Kahraman, “2019’un sonu geldi. 13 ay zaten elektriksiz kalmıştık. Tabi ki burada baya zorluklar çektik. Cenaze erkanları kaldırıyoruz, taziyelerimiz oluyor, lokmalar veriyoruz. Zorluklar çekiyoruz. Ama 13 aydır da mücadele veriyoruz elektriklerimizin gelmesi için. Yeni yıla girerken tabii ki hep diyoruz; barış olsun, huzur olsun, herkes aydınlık olsun… dileklerimizi yine sunuyoruz ama cemevi karanlık olarak girecek yeni yıla. Bunun yanında tabi ki mücadelemizi vereceğiz. Anayasa olarak olsun, bir yurttaş olarak olsun, Aleviler olarak olsun tüm Türkiye’deki cemevleri için de mücadele vereceğiz. Tüm cemevlerinin elektriklerini aydınlık bir şekilde yeni yıllarda barış ve huzur getirerek girmesini temenni ediyoruz” diye konuştu.

“İBADETLERİ KARANLIKTA YAPMAK, BU ÜLKENİN AYIBIDIR”

PSAKD Diyarbakır Şube üyesi Ali Apaçık, “Bu ülkede dinler, mezhepler arasında büyük ayrımcılık oluyor. Fikir ve düşünce özgürlüğü üzerindeki mezhep ve din bakımından da ayrışmalar gözüküyor. Geçmişten günümüze Alevilerin çektiği zulümleri hala da kendilerini ifade edemediler. 2020’ye girerken bile uzunca bir süre bu cemevinin kapalı kalması, cenazelerin morgda kokmuş olması, burada ışıksız bir ortamda kendi gelenek ve ananeleri gereği bazı ibadetlerini karanlık ortamda dahi olsa yapmaya çalışması bu ülkenin bir ayıbıdır” dedi.

Apaçık, “Eşit, özgür, her dine olduğu gibi Alevilere de aynı hakların çünkü Aleviler bu ülkeye vergilerini veriyor. Ondan dolayıdır ki bir Sünni, bir Hristiyan nasıl vergisi kendisine dönüyorsa bu Alevilere tanınmalıdır. Aleviler de kendi din ve ibadetlerini özgürce yapabilmelidir. Hiçbir baskı altında kalmadan elektriksiz, susuz kalmadan verdikleri vergilerin kendilerine döndüğünü bilmelidir.2020’de bunun gerçekleşmesini temenni ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

“EŞİT HAKLARA SAHİP OLMAK İSTİYORUZ”

“Dava açtık, davanın sonucu reddedildi. AİHM kararlarını da DEDAŞ’a götürdük, bununla ilgili bir sonuç da alamadık, bizi müftülüğe yönlendirdi. Hep bir oyalama taktiği uygulanıyor maalesef. En son mahkemeye dava açtık, o da reddedildi” diyen PSAKD Diyarbakır Şube üyesi İmdat Aksoy, şunları kaydetti:

“Tabi ki Aleviler olarak biz burada eşit haklara sahip olmak istiyoruz. Herkesle, bütün vatandaşlarla eşit yaşamak istiyoruz. Tabi ki elektrik cemevinin elektriğinin de nasıl ki camilere, kiliselere bedavaysa bize de bedava olması lazım. Bunun insan hakları sözleşmesine aykırı bir durum. Bununla ilgili girişimlerimiz devam edecek. Bir üst mahkemeye başvuracağız. Buradan da bir sonuç alamazsak yapacağımız şey İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitmektir. Hakkımızı sürekli arayacağız. Tabi bu mecliste de dile getirildi. Mecliste dile getirilmesine rağmen herkes duyarsız kalıyor. Sanki üç maymunu oynuyorlar. Hiç kimse bununla ilgili bir açıklama da yapmıyor, devlet tarafından özellikle. Biz sadece hakkımızı istiyoruz. Diğerlerine nasıl imtiyaz sağlıyorsa bize de tanınsın. Bununla ilgili gerekli yerlere başvurularımız olacak. Mücadelemizi bırakmayacağız. Her zaman mücadele etmeye devam edeceğiz. Sonuç alıncaya kadar mücadelemizi devam ettireceğiz.”

PİRHA/DİYARBAKIR

 

İlgili Haberler:
14 aydır elektriği kesik olan Diyarbakır Cemevinin yeni elektrik talebine red
Diyarbakır Cemevinin elektriğinin kesilmesi Cumhurbaşkanlığına soruldu
Diyarbakır Cemevi, elektrik kesintisine karşı hukuki süreç başlattı

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak