Alevi Haber Ajansi

Reklam

DİB: Tuğluk’un hapiste tutulması cezaevlerindeki hak ihlalini gün ışığına çıkarıyor

PİRHA-Aysel Tuğluk ile diğer hasta tutuklulara dair bir açıklama yayımlayan Demokrasi İçin Birlik, infaz erteleme kararlarında hastane raporlarının esas alınması gerektiğini belirtti. Açıklamada ayrıca Türkiye’deki cezaevlerinde yaşamlarını tek başlarına idame ettiremeyecek ağır hasta tutukluların olduğu kaydedildi. 

Demokrasi İçin Birlik (DİB), Aysel Tuğluk ile diğer hasta tutukluların durumuna dikkat çeken bir açıklama yayımlayarak, tedavi edilmelerinin önündeki engellemelerin kaldırılması çağrısında bulunarak, sağlık nedeniyle infaz erteleme kararlarında hastaneler tarafından verilen raporların esas alınması gerektiği kaydedildi.

DİB açıklamasında “Kronik ve ilerleyen hafıza kaybı teşhisi konulan, hapishanede tedavisinin mümkün olmadığı hastane raporuyla saptanan Aysel Tuğluk’un hapiste tutulması, cezaevlerinde ölüme terk edilen yüzlerce hasta mahpusun maruz bırakıldığı eziyet ve hak ihlalini gün ışığına çıkarıyor” ifadelerini kullandı.

Reklam

“ADLİ TIP KURUMU TIBBİ ETİKTEN YOKSUN TUTUMLA CEZALARI ERTELEMİYOR”

Açıklamada, Tuğluk’un hapishane koşullarında tedavi edilemeyeceği yönünde Kocaeli Tıp Fakültesi tarafından verilen rapor hatırlatılırken; “2016 yılından beri Kocaeli Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı, Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk sekiz ay boyunca Kocaeli Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndaki dokuz uzman doktor tarafından muayene edildi. Aysel Tuğluk’un hafıza kaybının kronik ve ilerleyen bir özellik gösterdiği, hapishane koşullarında hayatını sürdüremeyeceği bu nedenle cezasının infazının ertelenmesi tespiti yapıldı. Ancak raporun gönderildiği İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda rencide edici sözlerin de eşlik ettiği çok kısa bir muayene sonucunda Tuğluk’un cezaevinde kalabileceğine karar verildi. 

Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tıbbi etikten tamamen yoksun bir tutumla siyasi mahpusların cezalarını ertelemiyor. Tam teşekküllü hastanelerin vermiş oldukları raporlar Adli Tıp Kurumu tarafından kabul görmüyor. Devlete tutuklu ve hükümlülerin sağlığı ve yaşam hakkı ile ilgili yükümlülük getiren bütün uluslararası sözleşmelere rağmen hastalık iktidar tarafından cezalandırma aracına dönüştürülüyor” denildi.

AĞIR HASTA MAHPUSLARIN HAYATLARI CEZAEVİNDE SON BULUYOR

Türkiye’deki cezaevlerinde yaşamlarını tek başlarına idame ettiremeyecek ağır hasta tutukluların olduğu belirtilen DİB açıklamasında, şu ifadelere yer verildi:

“İnsan Hakları Derneği Merkezi Hapishaneler Komisyonu’nun 2020 yılında hazırladığı güncel hasta mahpus listesine göre cezaevlerinde 604’ü ağır olmak üzere 1605 hasta mahpus bulunuyor. Yine aynı rapora göre Türkiye cezaevlerinde yaşamını tek başına idame ettiremeyecek ağır hasta mahpuslar var. Tedavileri gerektiği gibi yapılmayan mahpuslar hapishanelerde yaşamını yitiriyor. Ağır hasta mahpuslar, hastalıklarının son dönemlerine gelmelerine rağmen tahliye edilmiyor cezaevinde hayatları son buluyor. 

2013 yılında İnfaz Yasası’nda, ağır hastaların tahliye edilmeleriyle ilgili maddeye “toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı” koşulunun eklenmesiyle siyasi mahkûmlar ağır hastalıkların pençesinde ölüme terk ediliyor. Alaattin Çakıcı gibi muhalefeti açıktan tehdit eden faşist mafya babaları ise toplum için güvenlik tehdidi oluşturmadığından serbest.”

“İNFAZ ERTELEME KARARLARINDA HASTANE RAPORLARI ESAS ALINSIN”

DİB ayrıca sağlık nedeniyle infaz erteleme kararlarında hastaneler tarafından verilen raporların esas alınması gerektiğini vurguladı. Açıklamada şunlara yer verildi:

“Adli Tıp Kurumu, sağlık sebebiyle infazın ertelenmesi raporlarında son ve tek merci olmaktan çıkarılmalıdır. Sağlık nedeniyle infazın ertelenmesi kararlarında hastane raporları esas alınmalıdır. Hasta mahpusların infaz ertelemesini engelleyen “toplum güvenliği bakımından tehlike” kriteri insan haklarına aykırıdır, yasada yer almamalıdır. Aysel Tuğluk ve hapishane koşullarında tedavisi yapılamayan hasta mahpuslar derhal tahliye edilmelidir.

Demokrasi İçin Birlik olarak Aysel Tuğluk ve hasta mahpusların uğradıkları yaşam ve sağlık hakkı ihlallerine karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”

HASTA TUTUKLULAR İÇİN TOPLU TELGRAF GÖNDERME EYLEMİ

DİB, Aysel Tuğluk’un serbest bırakılması için Adalet Bakanlığı’na toplu telgraf gönderme eylemi yapacağını da duyurarak; “30 Aralık Perşembe günü, saat 11.00’de Sirkeci Postanesi önünde Aysel Tuğluk’un serbest bırakılması için Adalet Bakanlığı’na toplu telgraf gönderme eylemi yapacağız. Demokrasiden insan haklarından yana herkesi telgraf eylemine katılmaya, Aysel Tuğluk ve hasta mahpuslar için yürütülen mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz” denildi.

(HABER MERKEZİ)

İLGİLİ HABERLER:

1-68 kadın örgütünden Aysel Tuğluk için tahliye çağrısı!
2-DEDEF Kadın Meclisi: Aysel Tuğluk ve tüm hasta mahpuslar serbest bırakılsın
3-Aysel Tuğluk’un abisi Aladdin Tuğluk: Tek talebimiz doğru bir teşhis ile tedavi edilmesi
4-‘Aysel Tuğluk’un tahliye edilmemesi intikamcı bir yaklaşımdır’

 

Reklam

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak