Alevi Haber Ajansi

DİB: Ölüm ucuz, hayat pahalı

PİRHA – Demokrasi İçin Birlik yazılı açıklama yaparak, tek adam rejiminin salgın ve yoksulluğun kıskacındaki ülkeyi Suriye, Irak ve Libya’dan sonra bu kez de Doğu Akdeniz’de savaş batağına sürüklediğinin altını çizilerek “Ülkemizin iç ve dış sorunlarının çözümünde kritik bir öneme sahip olan Kürt sorunu eşit yurttaşlık ve yerel demokrasi temelinde barışçıl çözüme kavuşturulmalıdır. Bütün askeri operasyonlar durdurulmalı, yurttaşların ödediği vergilerden oluşan kaynaklarımız  salgınla ve ekonomik krizin yarattığı yoksulluk ve işsizlikle mücadeleye ayrılmalıdır” önerilerinde bulunuldu.

Demokrasi İçin Birlik(DİB) ‘Ölüm ucuz, hayat pahalı’ başlığıyla yazılı açıklama yaptı.  Açıklamada, tek adam rejiminin salgın ve yoksulluğun kıskacındaki ülkeyi Suriye, Irak ve Libya’dan sonra Doğu Akdeniz’de de savaş batağına sürüklediğine dikkat çekildi.İçeride ve dışarıda sorunları barışçıl ve diyalogla değil, savaş ve çatışmayla çözme tutumunu benimseyen tek adam rejiminin Irak, Suriye, Libya’ya karşı askeri müdahalelerden sonra ülkeyi Doğu Akdeniz’de ve Ege’de savaşın eşiğine getirdiğini kaydedildiği açıklamada, Türkiye’deki kaynakların savaşa, operasyonlara, bölge ülkelerinin rejimlerine müdahaleye harcandığına dikkat çekilerek, salgının daha da derinleştirdiği ekonomik kriz, toplumun geniş kesimlerini yoksulluk, işsizlik ve ölümle karşı karşıya bıraktığının altı çizilerek, bu yıkım ve ölüm harcamalarının halk ve meclis tarafından denetlenmediği belirtildi.“EŞİT YURTTAŞLAR TOPLULUĞU DEĞİL, ORDU MİLLET!”

Demokrasi İçin Birlik yaptığı yazılı açıklamanın satır başları şöyle:

“AKP lideri Erdoğan 30 Ağustos’daki konuşmasında, cinsiyetçiliği, milliyetçiliği ve militarizmi toplumun dokularına nüfus ettirmek gayretiyle “Biz, ordusu olan bir toplum değil bizatihi kendisi ordu olan milletiz” diyerek yaşanan durumu pek güzel tarif ediyor.

Ordu millet, açlık ya da yoksulluk sınırında yaşar, çocukları eğitim göremez, onlara tek seçenek olarak İmam Hatip okulları gösterilir, her şeye vergi verir, ama hesap soramaz.

Ordu millet, salgında ölür, savaşta şehit olur. Güvencesiz, ucuz emek, ucuz asker olsun diye 3-4 çocuk sahibi olması vaz edilir ordu millete.

Ordu milletlerde her gün bir kadın cinayete kurban gider, çocuklar istismara uğrar.

Ordu millet, ülke yönetimine etkin katılan eşit yurttaşlardan oluşmaz.

Ordu millet, diktatörlerin, emperyalistlerin, sermaye çevrelerinin, yerli ve yabancı tekellerin rüyasıdır.

“SAVAŞ ÇIĞIRTKANLIĞI NEDENSİZ DEĞİL”

Dış politikada, yayılmacı, Yeni Osmanlıcı politikaları sürdüren iktidarın attığı savaş naraları nedensiz değil. Emperyalist devletlerin izin verdiği ve işlerine geldiği ölçüde adım atabilen iktidar, dış politikadaki saldırgan tutumuyla, iç politik sorunları örtmeye çalışıyor. Amaç, Cumhur İttifakı’nın toplumsal desteğindeki erimeyi durdurmak, milliyetçi militarist çevrelerle iktidarını tahkim etmek, ekonomik krizin derin etkilerinin üstünü örtmek, milli çıkarlar adına peşine takılan muhalefeti iyice etkisizleştirip iktidar alternatifi olmaktan çıkarmak.

“MİLLİ ÇIKAR YOK, TEK ADAM REJİMİNİN VE SERMAYENİN ÇIKARLARI VAR”

İktidarın milli çıkarlar adı altında muhalefeti de arkasına aldığı savaşçı ve yayılmacı politikaları salgının, işsizliğin ve yoksulluğun kıskacındaki bu ülkenin halkına hiçbir faydası yok. Tam aksine, bütçenin özellikle böyle bir salgın döneminde toplumun temel ihtiyaçlarına değil, savaşa ayrılması, savaş harcamalarının yeni vergilerle toplumun sırtına yüklenmesine, yandaş savaş sermayesinin palazlanmasına neden oluyor.

Muhalefetin milli çıkarlar yutturmacasına katılıp, ülkemizi batağa sürükleyen bu savaşçı politikalara destek olmaktan derhal vazgeçmesi gerekiyor. Pekala biliniyor ki, AKP iktidarında milli çıkar söz konusu değildir. Ortada, sadece ülkenin bütün doğal kaynaklarını yerli ve yabancı tekellere, yandaş sermayenin yağmasına açan tek adam rejiminin ve yandaşlarının çıkarları vardır. Toplum ise zorbalıkla susturulmaktadır.

SAVAŞÇI YAYILMACI DIŞ POLİTİKADAN VAZGEÇİLMELİ

  • Tek adam rejimi barışçıl diplomasiyle çözülebilecek olan Ege ve Doğu Akdeniz’deki sorunları bölge halkları için yıkıcı sonuçlar doğuran yayılmacı, Yeni Osmanlıcı, İhvancı politikalarına gerekçe yapmaktan vazgeçmelidir. 
  • Ülkemizin iç ve dış sorunlarının çözümünde kritik bir öneme sahip olan Kürt sorunu eşit yurttaşlık ve yerel demokrasi temelinde barışçıl çözüme kavuşturulmalıdır.
  • Bütün askeri operasyonlar durdurulmalı, yurttaşların ödediği vergilerden oluşan kaynaklarımız  salgınla ve ekonomik krizin yarattığı yoksulluk ve işsizlikle mücadeleye ayrılmalıdır.

Bugün tek adam rejimine karşı halkçı bir seçenek yaratmanın yolu her zamankinden daha fazla barış mücadelesini toplumsallaştırmaktan geçiyor. Emperyalist müdahalelere, gerici iktidarların bölgesel egemenlik girişimlerine karşı adil, eşit, bütün halkların kardeşçe ve barış içinde yaşadığı bir dünya için verilen mücadele demokrasi mücadelesinden ayrı düşünülemez. Savaşa ve yayılmacı politikalara tavır almayanların, tek adam rejimi karşısında seçenek oluşturma şansı yoktur.” PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak