PİRHA- Türkiye’de benzerine az rastlanan, Dersim Hozat İlçesi Derviş Cemal Köyü’nde bulunan Koyunbaşı/ Atbaşı/ Koçbaşı figürleri ile bilinen tarihi mezar taşları bölge halkının yoğun ilgisi ve çabası ile koruma altında ancak mezar taşlarının yıprandığı da görülüyor. Derviş Cemal Köyü Muhtarı Engin Karataş, “Bu alan hayvan yolu yakınında olması, doğal yıpranma ve bir “Ocak köyü” olması nedeni ile köyümüze gelen ziyaretçilerin yoğun ilgisi yıpranma payını artırmaktadır” dedi.
Türkiye’de benzerine az rastlanan, Dersim Hozat İlçesi Derviş Cemal Köyü’nde bulunan 17. veya 18. Yüzyıla ait olduğu düşünülen, Koyunbaşı/ Atbaşı/ Koçbaşı figürleri ile bilinen tarihi mezar taşları bölge halkının yoğun ilgisi ve çabası ile koruma altında.
Dersim’de Derviş Cemal (Ocak) Köyü sırtlarında bulunan, bölge halkının tarihsel kültür ve yaşam simgelerini günümüze taşıyan Koçbaşı/Koyunbaşı/Atbaşı figürlü mezar taşları, yaşanan doğal tahribatlar ile büyük kısmının toprak altında kalmış olabileceği düşünülüyor.
“YÖRE HALKININ TAHRİBAT YAPTIĞI HABERLER KARALAYICI”
Dersim Belediyesi’nin PİRHA’ya verdiği bilgide, “Uzun zamandır, siyasi çevrelerin, yöre halkının inanç ve kültür değerlerine verilen tahribatların önüne geçmek ve bölgenin değerlerini korumak için, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve Dersim Belediyesi’nin de çabaları bulunmaktadır. Mezar taşlarında yöre halkının tahribata uğrattığı haberleri taraflı ve karalayıcı haberlerdir. Koçbaşı Mezarlığı için sivil toplum kuruluşları ve belediyemiz çalışmalarını sürdürmektedir” denildi.
“MEZAR TAŞLARI BÖLGE HALKI TARAFINDAN KORUNMAKTA”
Derviş Cemal Köyü Muhtarı Engin Karataş da şunları kaydetti:
“Gün yüzünde kalan Koçbaşı/Koyunbaşı/Atbaşı mezar taşları bölge halkı tarafından korunmaktadır. Halkımız bazı haberlerde söylendiği gibi tarihsel değerlerine define aramak vb. ile bir tahribat vermemiştir. Özel önemle sahiplenme bilinci, tarihsel dokuların uzun yıllardan bu yana günümüze taşınmasını sağlamıştır.
Muhtarlık olarak koruma altına alınması için Tunceli Kültür Müdürlüğü ve Müze Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduk. 2014 yılından bu yana, Erzurum Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu tarafından SİT alanı olarak koruma altına alındığını bildirdiler. Ancak, bu alan hayvanların otlaması için hayvan yolu yakınında olması, doğal yıpranma payı ve köyümüzün bir “Ocak köyü” olması nedeni ile köyümüze gelen ziyaretçilerin yoğun ilgisi yıpranma payını artırmaktadır.
Bölge 10 bin m2 alan üzerinde olup, bu bölgenin özel olarak çevresinin çevrilmesini, açık müze olarak tanımlanmasını, tarihi yapıların fiili koruma altına alınmasını, tarih ve kültür mirasımızı gelecek kuşaklara taşınmasını istiyoruz.
Çeşitli üniversitelerin arkeolojik araştırmalar için inceleme yaptıklarını bildiren Engin Karataş, üniversitelerin, “Kültür Bakanlığı’ndan yeterli ödenek çıkması durumunda araştırmaya devam edebileceği” bilgisini ilettiklerini söyledi.
Ayhan KARDAŞLAR/ DERSİM
Fotoğraflar-Malik Kaya
Yoruma kapalı.