Alevi Haber Ajansi

‘Dersim, sanayi ile kalkınmayacağına göre hizmet sektörü geliştirilmelidir’-VİDEO(2)

PİRHA-Dersim’in ilçe ve köyleriyle çığ gibi büyüyen sorunlarını ve çözüm önerilerini Mazgirt Kültür ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Doğan Halis’le konuştuk. Tek başına değil birlikte hareket etmeyi öneren Halis, “Bizim en büyük sermayemiz kültürel sermayedir ama kültürel sermaye bugün elimizden alınmış vaziyette. Oysa Dersim il olmanın çok ötesinde anlamı olan bir yer. Bir vicdanı, bir geçmişi, bir hukuku, bir insan ilişkilerini, tümünü barındıran bir şehir” dedi. 

Dersim kendine has birçok sorunu olan bir kent. Altyapının, lojistik desteğin ve kente yapılan yatırımların yetersizliği, iş sahalarını daraltıp büyük oranda geri dönüş taleplerine rağmen kentin sağlıklı büyümesini ve gelişme potansiyelini engelliyor. Bu durum işsizliği tetiklerken zaten yoksul olan kentin ve kent halkının ekonomik açmazlarını da çoğaltıyor.

Karayolları dışında ulaşım olanağı olmayan Dersim’e, sadece Elâzığ ve Erzincan üzerinden kurulabilen mevcut yol bağlantıları hem dışarıya açılma olanaklarını kısıtlıyor hem de ulaşım ve nakliye maliyetlerini çoğaltıyor. Bu durum kentte üretilen tüm ürünlerin girdi maliyetlerini yükselttiği için kent dışındaki pazarlarda fiyat rekabetine olumsuz yansıyor. Elazığ’da yaşanan teknik bir sorun birkaç saatte çözülebiliyorken, Dersim’de bu süre birkaç haftayı bulabiliyor.

Doğal güzellikleri, kendine özgü farklı bir kültürel iklime ve tek Alevi kenti kimliğine sahip olması nedeniyle son yıllarda artan ilgi, altyapı yetersizliği ve plansızlık yüzünden kente gelir sağlamak yerine, doğa daha fazla tahrip oluyor ve asimilasyon ilerliyor, güvenlik odaklı devlet politikaları da kentin dışarıya yansıma şekline zarar veriyor.

Dersim’deki yerel yönetimler, siyasi otoriteler, sivil toplum örgütleri, yöre dernekleri ve kanaat önderleri, bırakın çözüm üretmeyi tüm bu sorunları gündem bile yapmazken, çözümsüz ve çaresiz kalan halkın birlik ve dayanışma inancı günden güne azalıyor, motivasyonu düşüyor, gelecek kaygısı artıyor. Tüm bu nedenlerle Dersim, son yıllarda dışarıya çok göç veriyor. Dersim’in kendi toplumu, kendi olanaklarıyla, yeni bir bakış açısı ve yeni önermelerle ayağa kalkması gerekiyor ama nasıl?

Mazgirt Kültür ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Doğan Halis’’in Dersim’e ilişkin açıklamalarının bugün ikinci bölümünü yayınlıyoruz.

“SANAYİ DEĞİL HİZMET SEKTÖRÜ GELİŞTİRİLMELİDİR”

Dersim ve ilçelerinin çok katmanlı sorunlarla karşı karşıya olduğunu söyleyen Halis, “Kent tam bir düzensiz kent. Hijyen sorunu var. Turist ve yabancı misafirlerimiz geliyor. Onların karşılanmasına ilişkin bir turizm danışması bile yoktur. Turizmden bahsedildiği zaman, aman Munzur Gözelerimiz gidiyor, çevremiz tahrip oluyor deniyor. Tamam bu endişe haklı ama hem doğamıza sahip çıkarsak hem de gelenleri örgütlü şekilde karşılarsak, gelenlerin çöplerini arkasından bıraktırmayacak yollar bulabiliriz. Bu kent sanayiyle kalkınmayacağına göre hizmet sektörü geliştirilmelidir” dedi.

 “BARAJLARI SULAMA AMAÇLI KULLANABİLİRİZ”

“Artık iklimi değiştiler. Doğamızı, sularımızı tahrip ettikleri için akan bir Munzur artık yok” diyen Halis, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Buraya göle bakmaya gelmedik. Akan su artık yoksa o zaman bu göller belki sulama amaçlı kullanılabilir. Birleşerek seracılığı geliştirilebiliriz. Çünkü Mazgirt’te hemen hemen tüm köyleri gezdik. Hepsinin ortak önerisi şu: Çarsancak Ovası ve üst köylerinin tümü Uzunçayır veya Tatar Barajı’ndan kademeli olarak sulansın. Şeker pancarı ekebilelim, sulu tarım yapabilelim, kıraç alanlarda yapabileceklerimiz tarımdan farklı. Doğamız daha yeşillenir. Kozmetik endüstriyel bitkiler geliştirelim. Bu arıcılığı da geliştirir. Mesela lavanta ekimini yaparsanız ekstradan bir ay daha nektar bulabilirsiniz”

“PÜLÜMÜR YA DA PALU’DAN DERSİM’E DEMİRYOLU BAĞLANABİLİR”

Kentin en büyük sorununun ulaşım, nakliye, lojistik konusunda olduğunu ve bunun maliyetleri yükselttiğini ifade eden Halis, “Kuzeyde Pülümür sınırlarının öbür ucunda demiryolu var. Bu tarafta Kovancılar’a yakın Palu’da bölgesel demir yolu var. Eğer kentte ortak bir hukuk, ortak bir dayanışma oluşursa Dersim’e demiryolu bağlantısı sağlanabilir. Bütün bunları isteyebilmek için arkanızda bir siyasi iradenin olması lazım” dedi ve bu konudaki yaklaşımlarını şöyle dile getirdi:

“Siz arkanıza bir siyasi iradeyi parçalı koyduğunuz zaman kamuda söz dinletemiyorsunuz. Hangi belediyemiz gelmişse kamu tarafından hakir görülmüş ya borçlandırılmış yahut da kapana kıstırılarak sesi çıkmaz hale gelmiş. Anlamlı sonuçlar elde edilememiş. Ama tıpkı kooperatifte olduğu gibi kişilerin ya da bir siyasetin tek başına yapamayacağı bir süreci daha üst bir evreye taşıyarak birlikte yol alınabilir. Bu da yeni dönemde belki de Dersim’in yeni yüzyılının, Dersimlilerin eliyle büyütülmesinin ve geleceğe taşınmasının yolunu açabilir. Hangi partiden olursa olsun Dersimlilerin ortak bir ruh hali var çünkü.”

“KÜRT KİMLİĞİNİN TANINMASI VE TALEPLERİN KARŞILANMASI GEREKİR”

Halis, Dersim’in temel kimlik ve kültürel sorunlarına da değinerek, “Temel sorunlarımız belli. Kürt sorunu kaynaklı problemlerimiz var. Bu kimliğin tanınması, demokratik bir yapının kurulması ve taleplerin karşılanması. Diğeri de bizim coğrafyamızın ve ana dilimizin tahrip edilmesi. Bizim en büyük sermayemiz kültürel sermayedir ama kültürel sermaye bugün elimizden alınmış vaziyette. Dersim’in özelliği çoğulcu dilleri, çoğulcu kültürleri barındıran, tarihsel arka planı olan bir bölgeyken bugün darala darala tırnak içinde ‘devletin bir ili’ haline gelmiş durumda. Oysa bizim nazarımızda Dersim il olmanın çok ötesinde anlamı olan bir yer. Bir vicdanı, bir geçmişi, bir hukuku, bir insan ilişkilerini, tümünü barındıran bir şehir. Dilerim ve umarım ki Dersim’de artık selfie turizmiyle bir yere varılamayacağını gördük. Bu çizgi anlamlı bir sonuç vermiyor. Verilen mevcut imaj Dersim’i bir yere taşımıyor. Bu devamı ve sonu gelmeyecek bir şey” dedi.

“YURTDIŞINDAN GELENLERİN GÖZÜNE DEĞİL CÜZDANINA BAKIYORUZ”

Dersim’in sistem partileri dışındaki bütün güçlerinin bu konuda büyük bir sorumluluk ve vebal altında olduğunu belirten Halis, “Dersimin ayak altına alınmış çevresi, doğası ve yıpratılmış ilişkilerinin tümünü ayağa kaldırmak, dar bir yapı ya da çevrenin tek başına altından kalkabileceği bir şey değil. Oysa dışarıda da çok büyük gücümüz var. Bunlar bizim kıymetli gücümüz. Çünkü buraya yurt dışından gelenler mevcut kenttekilerden ileri bir kültüre sahipler. Daha ileri bir toplumun insanlarıdır. Onların sürece dahil edilmesi belediyenin görevidir. Onlar bizim bir parçamız. Buradaki en önemli yanlışlardan biri de kente yazın gelenlerin gözüne bakmak yerine cüzdanına bakma eğilimi çok öne geçmiştir. Bu da yürütülemeyen konulardan biridir. Onlar bizim cebindeki paraya gözünü diktiğimiz, taksiye biniyorsa uzun yoldan dolandırıp nasıl olsa bunlarda Euro var, Mark var diye fazla parasını harcayan insanlar değil. Paramızın değeri düşüktür ama bu suç onların değil” diye konuştu.

“DERSİM ANCAK KENDİ DEĞERLERİYLE YÜKSELEBİLİR”

Kentleşme sorunlarına da değinen Halis, problemler ve çözümü noktasında, devamla şunları kaydetti:

“Kent içi bir düzenden bahsetmek mümkün değil. Seyit Rıza Meydanı’nda fotoğraf çekmek için bir seyir terası bile yok. Bizim sokaklarımız hayvandan geçilmiyor. Bu hayvanseverlikle açıklanabilir mi bir kent için. Yabancılar geliyor. Yazın misafirlerimiz geliyor. Nüfusumuz artıyor. Çocuklar var. Çocuklar bu toplumun hayvansever olduğunu, bu köpeklerin de hayvanseverliğin karşılığı olarak bizi ısırmayacağının bir güvencesi var mı. Oysa onlar kısırlaştırılabilir. Dersim asla başka yere özenmemeli. Kendi değerlerimizle yükselebiliriz. Buraya AVM şart değil. Gerekmez. Ama küçük pazar yerleri gerekir. Herkesin yerel ürünlere, el işine ulaşabildiği, folklorik değerlerin oluşabildiği, şirin bir kent haline gelir. Bunun için büyük sermaye de gerekmez. Küçük ama bizim Dersimimiz olur. Sağlıklı büyümenin yolu budur.

“ESNAF ESNAFLIĞINI KAYBETTİ”

Bugün tümüyle kendini frenlemeyen bir yapı var. Esnaf esnaf özelliğini kaybetmiş. Belediye zabıta özelliği olmayan, denetlemeyen, toplumla bağ kurmayan ve eğitmeyen bir konumda. Hijyen sertifikası yoksa bir restoran açılamaz. Buranın en eski kebapçısıyım diyen bir firmanın tuvaletine gittiğiniz zaman yediğiniz yemek içinize sinmiyor. Servis, insana değer vermenin bir parçasıdır. Aslında Dersim’de neye el atsanız problem. Çözülemez mi? Çözülebilir. Ama bu parçalanmış ruh haliyle değil.

“DERSİM’İN MARKA DEĞERİ OLUŞTU”

Marka değeri oluştu Dersim’in. Gelip görmek için herkes hevesleniyor. Buranın suyu, havası ve toprağı başka. Terlemeden yattığımız yerdir. Nemi düşüktür. İnsanları problemli olmakla beraber hala geçmiş değerlerimizi taşıyor. Çünkü ne feodal kültürün izleri var bugün toplumumuzda ne de gelişkin değerleri olan çağdaş formlara erişmiş bir Dersim var.

“YALNIZLAŞTIRILDIĞIMIZ, ABLUKAYA ALINDIĞIMIZ BU ÇEMBERİ NASIL KIRABİLİRİZ”

Yerel yönetim dönemi geliyor. Niye bu tartışmalar başlamasın? Niye bunlar konuşulmasın? Yerel yönetim demek halkın katıldığı süreçler demek. Nasıl bir yerel yönetim istiyoruz? Nasıl daha iyi bir kent yaratabiliriz? Güvenlik endişeleri nedeniyle yalnızlaştırıldığımız, ablukaya alındığımız bu çemberi nasıl kırabiliriz? Rahat dolaşabildiğimiz, konuklarımızın endişesiz, gelenlerin hakkımızdaki izlenimlerinin daha pozitif olduğu bir süreci nasıl yaratabiliriz? Bunlar birleşmekle olur. Siyasi irade sadece bir siyasetin iradesi demek değildir. Ortak iradedir. Yetmiyoruz. Hiç kimse tek başına yetmiyor. Bu bizim tarihsel kaderimiz. Sorunları çok ama aynı zamanda bu sorunları çözebilme kabiliyeti olan bir toplumuz. Çünkü nerede bir Dersimli varsa muhalefetin önderidir.”

Eyüp HANOĞLU/DERSİM

İLGİLİ HABERLER:

‘Dersim’e çok yönlü saldırı var; güçlerimizi birleştirmeli, kooperatifçiliği geliştirmeliyiz’-VİDEO

-‘Topraklarımıza sahip çıkalım, 7 bin kişi göç etti, 7 bin kişi geldi; kim bunlar?-VİDEO

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak