PİRHA – Dersim Devrimci Güç Birliği’nde yer alan ittifak güçleri, birliğin oluşumuna ve Dersim halkı için önemine dair PİRHA’ya konuştu. Kurum temsilcileri, “Dersim Devrimci Güç Birliği, kayyuma karşı, AKP-MHP faşizmine karşı politik bir güç birliği, politik bir tavırdır” ifadelerini kullandılar.
Dersim’de HDP, Partizan, ESP ve EMEP tarafından oluşturulan Dersim Devrimci Güç Birliği’ne ilişkin kurum temsilcilerine mikrofon uzattık. Kayyum tarafından gasp edilen iradenin geri alınması noktasında birlik oluşturulmasının gerekliliğiyle bu oluşumun sağlandığına değinen kurum temsilcileri oluşturulan birliğe halkın destek verdiğini ifade ettiler.
HDP Temsilcisi Ferhat Yıldız, “Dersim halkının iradesinin gasp edilmesi Dersimliler için hali hazırda ödenmesi gereken bir borçtur. Onun için ne pahasına olursa olsun ilk hedeflenen şey, makam olarak belediyeyi değil, gasp edilen iradeyi geri almaktır. Dersim çok farklı bir coğrafya, farklı kültürel sosyolojik bir yapısı var. Farklı siyasi partiler, değişik fikirler vardır ondan demokrasinin ta kendisidir. Herkes fikrini çok kolaylıkla dile getirebilir, kendini ifade edip kendine yer bulabilir. 31 Mart yerel seçimlerine yönelik olarak da HDP’nin doğal olarak bileşenleri vardır ayrıca Dersim genelinde HDP ile ittifak yapan kurumlar vardır” dedi.
“GÜÇ BİRLİĞİ, AKP-MHP FAŞİZMİNE KARŞI POLİTİK TAVIRDIR”
Güç Birliği’ndeki esas amacın kayyumdan belediyeyi geri almak olduğunu ifade eden Yıldız, şunları kaydetti:
“Dersim halkı politik bir halktır. Birliğin stratejik bir yanı vardır ama çoğu zaman politiktir. HDP’nin batıdaki stratejisi farklıdır buradaki politik bir tavırdır. O da kayyuma karşı, AKP-MHP faşizmine karşı politik bir güç birliği, politik bir tavırdır. Bir sistem partileri vardır bir de o sistemi değiştirme dönüştürme çabasında olan Halkların Demokratik Partisi ve Devrimci Güç Birliği vardır. Onun için Dersim halkı 31 Mart’ta Devrimci Güç Birliği’ne destek verecektir ve belediyeyi geri alacaktır, irademizi geri alacaktır.”
“DERSİM TARİHİ BİR GELENEĞE, DİRENİŞE SAHİPTİR”
DBP’li Mehmet Ali Yazır ise şunları söyledi:
“Güç birliği ilkeler düzeyinde yapılmıştır. Halkın iradesine ipotek koyulduğundan dolayı Dersim’i tekrar Devrimci Güç Birliği olarak almakta kararlıyız. Dersim, tarihi bir geleneğe, direnişe sahiptir. Bu halkın iradesi gasp edilmiştir, zorla el konulmuştur. Hem Türkiye hem dünya kamuoyunun gözü Dersim’dedir. 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlerde halk üzerine düşeni yapacaktır. Eksiklikleri de söyleseler Dersim halkı vicdanlıdır.
HDP’nin gençlere, kadınlara yönelik projeleri var. Halkçı belediyecilik anlayışı ile hareket etmiştir, edecektir de. İki dönem kadın belediye başkanı, üçüncü dönemde ise eş başkanlık sistemi olmuştur. Bu noktada da güç birliği ile birlikte halkçı belediyecilik savunulduğundan dolayı eş başkanlık sisteminin tutacağını söylemek istiyorum. Halk da bunu kanıtlayacaktır.”
“HALK, BASKIYA KARŞI MÜCADELE ETMEK İÇİN GÜÇ BİRLİĞİNE OY VERMELİ”
Partizan Temsilcisi Yusuf Topçu, “Yıllardan beri özellikle Dersim’de hem inancımıza hem kültürümüze hem doğamıza karşı korkunç bir tahribat korkunç bir asimilasyon politikası süregeliyor bugüne kadar. Özellikle de son dönemde kayyumla tamamen ayyuka çıkmış olan bu baskı asimilasyon politikası zirve yapmış, böyle bir süreçte Partizan neden güç birliğinde yer aldı” diyerek şu açıklamalarda bulundu:
“Hem ülke genelindeki siyasi konjonktüre bakarak hem de Kürt illerinde kayyum eliyle zorla elde edilen bu belediyelerin Kürt halkı için çok önemli bir yerde durduğunu dolayısıyla bizim de 45 yıllık tarihimizde bizler her zaman mazlumların, ötekilerin yanında, ezilmişlerin, ezilen ulusların yanında yer aldık. Bundan dolayıdır ki burada güç birliğine ihtiyaç duyulduğunu bilerek bu güç birliğinde yer aldık.
Egemenler tarafından Dersim’e gelindiği zaman inancımızla alay edildi, dağları ormanları yakıldı. Biz bunların hepsinin tanığıyız. Doğaldır ki biz bütün bunları görerek analiz ederek HDP ile bir güç birliğine vardık. Bunun içerisinde ESP, EMEP, DBP de var. Dolayısıyla bizler bu asimilasyona dur diyebilmek için seçim politikamızla güç birliği içerisinde yer aldık. Aynı zamanda kayyumla zorla alınan belediyeyi geri almak için halkın iradesini almak için halkın iradesini halka teslim etme yönünde bir politikadayız.”
Topçu, “Benim inancım horlanıyor diye oy vermeli. Benim kültürüm yok sayılıyor diye vermeli dört bir tarafı kulelerle çevrilmiş bir coğrafyada bunun kalkması için oy vermeli, belediye karakola dönüştürüldüğü için oy vermeli, baskı orman yangınları sürüyor diye oy vermeli. Saldırıya karşı mücadele etmek için oy vermeli” diyerek sözlerini tamamladı.
“DERSİM HALKI GÜÇ BİRLİĞİNİN YANINDA, OMUZ VERİYOR”
ESP Temsilcisi Ekber Kaya, “Devrimci Güç Birliği, sadece Dersim halkı açısından değil tüm halklar için önemli bir oluşumdur. Bütün ezilenlerin, yoksulların, işçi sınıfının, köylünün, ezilen inançların ortak bir mücadele etrafında örgütlendiğini düşünüyoruz. ESP olarak mücadelemiz hep bu yönde. Bu cepheyi oluşturma adına her alanda bu gayreti sarf ediyoruz. Dersim de bunun bir parçası. Alevi halkımızın önemli merkezlerinden bir tanesi. Halkımızın kendi inancını, geleneklerini özgürce yaşaması gerektiğini düşünüyoruz. Bütün inançlar, kültürler büyük baskı altında. İşçi sınıfı sendikasız, güvenliksiz çalışıyor. Yoksulluğun hesabının sorulması gerekiyor. bütün bunlar da ezilenler cephesinde birleşmeyi zorunlu hale getiriyor. Ülkenin demokratikleşmesi için örgütlenme, hak arama mücadelelerinin önündeki engelleri yıkmak için ortak mücadele gerekiyor” dedi.
“Dersim’de de 31 Mart yerel seçimlerinde AKP karşısında HDP’nin önemli sonuçlar alması için gayret sarf ediyoruz. Dersim’de de bunu sağladık” diye konuşan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkenin genelinde özellikle Kürt illerinde iki cephe oluşmuş durumda. CHP-İyi Parti ve AKP-MHP bazı bölgelerde HDP’ye karşı birleşiyorlar. Biz de ezilenlerin ortak mücadelesinde bir aradayız, bütün çabamız bu yönde. Bu seçimden zaferle çıkacağımızı biliyoruz. 31 Mart sonrasında da esasen birlikte birleşmek, birlikte mücadele etmek, birlikte hak arayışını sürdürüp bunu ileriye taşımanın gereği olduğunu düşünüyoruz. Halklarımızı, inançlarımızı lehine doğru sonuçlar alarak ileriki süreçte daha fazla büyütmeyi tasarlıyoruz.
Dersim, yüz yıllardır zalimlere karşı durmasını bilmiş bir bölge. Bu geleneğini sürdürecektir. Kutsal değerlerini, kutsallarını, düşünsel değerlerini korumuş. Bu halk güç birliğinin kendisini temsil ettiğini biliyor. Dersim halkı güç birliğinin yanında, omuz veriyor.”
“GÜÇ BİRLİĞİNİN TEMELLERİ 2004’TE ATILMIŞTIR”
EMEP’li Mustafa Taşkale de Devrimci Güç Birliği’nin temellerinin 2004’te atıldığını belirterek şunları söyledi:
“Devrimci Güç Birliği 2016 yılına kadar sürdü. Geçmişten gelen bir birliktelik vardı ama sürecin ortaya çıkardığı görevlere bakarsak oluşan birikim ve değerler konusunda siyasal karşılığını da düşünürsek güç birliği bileşenleri ortaya çıkan durumu görerek halkın elinden alınan belediyenin geri alınması üzerine elzem oldu.
Geçmişten gelen bir şekilleniş vardır. Burası da kayyumla zorla alınan bir bölgedir. Taktik bir ittifak olarak buna bakarsak yerine oturacaktır.
Burada gerçekten emek vermiş kurumun bir araya gelmesi söz konusu. Ortaya çıkan bir birikim, değer vardır. Hizmet alanında baktığımızda 2004’ten bu yana belediyecilik var. Dersim’in birçok temel sorunu çözüme kavuşturuldu. belediyenin kurumsal kimlik kazanması 2004’te başlamıştır. Enkazdan çıkmış bir belediye kendi kimliğini yakalamış ve ciddi hizmetler sunmuştur. Halkımız bu hizmetleri görerek oyunu vermiştir.”
PİRHA/DERSİM
Yoruma kapalı.