PİRHA- DEM Parti Kadın Meclisinin Alevi kadınlarla bir araya geldiği buluşmada konuşan Halide Türkoğlu “Barış politikası ve demokratik toplum dediğimizde kadın konuşulmuyorsa çok da sonuca gidilemez. Bugün Alevi kadınlarla olan ortak buluşmamız bu sistemden yana ortak dertlerimiz var. Aslında emeğimiz görünmüyor ve hakkımızı alamıyoruz” dedi.
Video eklenecek..
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, “Barış ve demokratik toplumun inşasında Alevi kadınlarla buluşma” şiarıyla kadınlarla Tepekule Kongre Merkezinde bir araya geldi. Buluşma DEM Parti Diyarbakır Milletvekili ve Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu katılımıyla gerçekleşti. Buluşmaya çeşitli Alevi kurumu temsilcisi ve bireysel katılım sağlandı.
“DEMOKRATİK TOPLUM İNŞASINDA KADIN KONUŞULMUYORSA SONUCA VARILAMAZ”
DEM Parti Kadın Meclisinin iç işleyişi, eşbaşkanlık, fermuar sistemi gibi uygulamalardan örnekler veren Halide Türkoğlu Kürt kadınlarının bu kazanımları elde etmek için 1990’lı yıllardan bu yana mücadele verdiğini ifade etti. Barış ve çözüm demokratik toplum aşamasında genel siyasetin içinde kadın özgürlük mücadelesinin yok olmasını istemediklerini dile getiren Halide Türkoğlu “barışı konuşurken kadınların daha fazla söz alması gerekir. Çünkü savaşların ilk hedef alınanı, ilk şiddete uğrayanı bizsek o militarizmin ürettiği politikalarda beden politikalarını üzerinden bizim bedenimize saldırıyorsa ilk önce biz konuşmalıyız. Barış politikası ve demokratik toplum dediğimizde kadın konuşulmuyorsa çok da sonuca gidilemez” diye belirtti.
“ALEVİ KADINLARLA SİSTEMNDEN YANA ORTAK DERTLERİMİZ VAR”
Kadın özgürlük mücadelesinin de tekli bir mücadele olmadığını, kimliği ile mücadele ettiğinin ifade eden Halide Türkoğlu iktidarın sermayenin ve devletin beden politikasına karşı mücadele ettiklerini ifade etti. Halide Türkoğlu “İnanç dediğimiz, yani bir egemen inancın başka bir inancı sömürmesine, onu inkar etmesine karşı mücadele ediyoruz. Diyoruz ki, bugün Alevi kadınlarla olan ortak buluşmamız bu sistemden yana ortak dertlerimiz var. Emek alanında mücadele veriyoruz. Aslında emeğimiz görünmüyor ve hakkımızı alamıyoruz. Kamusal alanda emek harcasak bile kadın kimliğimiz üzerinden ikincil görünen ya da ilk işten çıkartılan kesimlerin başında geliyoruz. Şimdi bu sistem uzun yıllardan beri var dedik. Ama aynı zamanda bu sistem kadınlar üzerinde bir politika haline geliyorsa öyle durduk yere olmuyor” diye konuştu.
SURİYE’DEKİ ALEVİ SOYKIRIMINA DEĞİNİLDİ
Kadının devlet mekanizmalarına karşı da mücadele verdiğini dile getiren Halide Türkoğlu bu mekanizmanın kadınlara ve erkeklere nasıl yurttaş olacaklarının sınırını çizdiğini ifade etti. Halide Türkoğlu, “Yüz yıldır ulus devlet dediğimiz mekanizmanın kendisi kadınlar ve erkekler şahsında ama aynı zamanda bu iki cinsin kendi kimlikleri, dilleri, kültürleri üzerinden makul vatandaş ya da makul olmayan vatandaş tasarrufunu geliştirdi. Orta Doğu coğrafyası savaş coğrafyasıdır. Çünkü ulus devlet dediğimiz mekanizmanın kendisi intihara dayalı olduğu için bazı coğrafyada mezhepçilik üzerinden bu çatışmalar var. Bazı coğrafyalarda insanları kültürleri, dilleri üzerinden bu çatışmalar var. Bu sistemin kendisinde bir sıkıntı var, tam da bu sistemin değişmesi gerektiğini söylüyoruz. Toplum çok çeşitlidir. Tek başına ulusu Türk Kürt olarak tanımlayamazsınız. Ulusun kendisi aslında çok çeşitlidir. Bugüne kadar Ortadoğu coğrafyasında dayatılan tek ulus devlet meselesi Suriye’de başka bir soykırıma sebep oldu. Irak’ta başka bir soykırıma sebep oldu. İnsanlar bir arada yaşamak istiyorsa, eşitlik ve özgürlük üzerinden mücadele yürütmek istiyorsa tam da işte birbirini tanıma, birbirini anlama ve ortak yaşam fikriyatını hayata geçirmelidir” şeklinde konuştu.
PİRHA/İZMİR
Yoruma kapalı.