PİRHA- DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, savaşın yoğunlaştığı Ortadoğu’da demir kubbeler çözümün yolu olmadığını vurgulayarak, “Şöyle dönüp İsrail Filistin savaşına Lübnan’a savaşa çekilmek istenen İran’daki gelişmelere baktığımızda; hiçbir demir kubbenin hiç kimseyi korumadığını gördük. Oysa barış korurdu. Gelin Ortadoğu’da Türkiye’ye kadar gök kubbeyi demirden çelikten arındıralım, gelin gök kubbeyi barışla dolduralım. Halklar kazansın, barış kazansın, kardeşlik kazansın” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis’te partisinin haftalık grup toplantısında konuştu.
Tülay Hatimoğulları, iktidarın çelik kubbe bahanesiyle borçtan vergi almaya çalıştığına dikkat çekerek, “Güvenlik adıyla toplumun işini aşını çaldılar. Bir avuç zenginin kasasını doldurdular. Hazine ve Maliye Bakanı, “Savunma projelerine kaynak gerekiyor. ‘750 lira vergiyi çelik kubbe için alıyoruz’ diye bir açıklama yaptı. Herkese tavsiyemiz, bu iktidar milli güvenlik deyince herkes elini cebine atsın ve baksın. Bu iktidarın hırsız eli senin cebinde mi değil mi? Bu gerçekten söylüyoruz şaka olsun diye söylemiyoruz. Çünkü onlar her milli güvenlik dediklerini ellerini cebimize uzatıyorlar. Bu iktidar, uyguladığı ekonomi politikaları en temel milli güvenlik problemidir. Bu iktidar, yurttaşımızı aç bırakmıştır. Bu iktidar sistemle el ele vererek çetelerle bu ülkeyi yönetmeye kalkmıştır” dedi.
“HER BİR KADINA GÜNLÜK 38 KURUŞ DÜŞÜYOR”
Türkiye’nin kadınların, çocukların katledildiği bir ülkeye dönüştüğünü vurgulayan Tülay Hatimoğulları, konuşmasının devamında şunları ifade etti:
İktidar bu bütçeyi halkın, emekçinin, yoksulun, kadının sırtına yükleyerek bütçe yapmaya çalışıyor. Bu bütçe iktidarın politik tercihleri çerçevesinde geliştirilen bir bütçe. Bakın kadın katliamlarından bahsettik. Yüreğimizi, içimizi dağlayan her gün yüreğimizi paralayan ve politik olan kadın cinayetlerinin yaşandığı bir süreçte iktidarın 2025 yılı bütçesinde kadının güçlendirilmesi başlığı altında ayırmış oldukları bütçenin miktarına bakın; 5.9 milyar tl. Yani bu bütçe kadının güçlendirilmesi için her bir kadına günlük 38 kuruş düşüyor. Gerçek rakam bu; 38 kuruş. Aklımızla alay ediyorlar. Kadınlara 38 kuruşu layık gören bu iktidar faiz lobisine tam 1 trilyon 950 milyar TL ödenek ayırmış. 2025’te faize günde 5 milyar 416 milyon lira saatte 225 milyon lira dakikada 3 milyon 761 bin lira, saniyede 62 bin 693 lira ödeyecekler. Yani sadece saniyede faize ayırmış olan bütçe 4 asgari ücrete tekabül ediyor. Asgari ücretliye emekçiye emekliye verdikleri değeri yine faiz lobisine ayırdıkları bütçe ile kıyasladığımızda ne kadar değersiz olduğunu görüyoruz.”
Tülay Hatimoğulları, iktidarın meclise getirdiği bu bütçenin sefalet, felaket ve şiddet bütçesi olduğunu vurgulayarak, Meclisteki görüşmelerde en güçlü muhalefeti DEM Parti olarak yapacaklarını söyledi.
Türkiye eğer gerçekten güvenli bir sınıra sahip olmak istiyorsa yapması ilk şeyin Kürt sorununu barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi olduğunun altını çizen Tülay Hatimoğulları, şunları dile getirdi:
“Değerli Türkiye halkları hepimiz bu gerçekliği görmek durumundayız. Sahte güvenlikçi politikalar bizleri yoksullaştırdığı ekmeğimizi küçülttü. Kürt halkı bizlerin tarihsel kardeşidir. Türk, Kürt, Arap, Acem, Ermeni ve birçok halk Ortadoğu’nun kadim halkıdır ve tarihsel kardeşlik vardır aralarında. Halkların dilini konuşması anadilinde eğitim görmesi, anayasa haklarının eşit bir şekilde tanımlanması bir ülkeyi bölmez tam tersine halklar arasındaki dayanışmayı güçlendirir. Bizleri daha güçlü bir toplum haline getirir. Dünya savaşının zikredildiği bir dönemde savaşın yoğunlaştığı Ortadoğu’da demir kubbeler çözümün yolu olmadı. Şöyle dönüp İsrail Filistin savaşına Lübnan’a savaşa çekilmek istenen İran’daki gelişmelere baktığımızda; hiçbir demir kubbenin hiç kimseyi korumadığını gördük. Oysa barış korurdu. Gelin Ortadoğu’da Türkiye’ye kadar gök kubbeyi demirden çelikten arındıralım, gelin gök kubbeyi barışla dolduralım. Gelin barışın sesini sadece Türkiye’den değil, sınırları aşacak sınırların çok ötesine ulaşacak şekilde barış çığlığını hep birlikte büyütelim, bunu bir temel politik çizgi haline hep beraber getirelim. Halklar kazansın, barış kazansın, kardeşlik kazansın.
TECRİT KALDIRILMALI
AKP’nin dış politikası iflas etmiştir. Ama bölgede barış demek için Kürt sorununun çözülmesi bizlerin elindedir. Kürt sorunun çözüm yolu, yöntemleri ve muhatapları bellidir. Ortadoğu ve Türkiye’de barışın muhatabı İmralı’da ağır tecrit altında bulunan Sayın Abdullah Öcalan’dır. Kürt sorunun çözüm yeri Meclistir. Parlamentoda ve siyasette muhatap DEM Parti’dir. Demokratik zeminde siyasi partiler ve demokrasi güçlerinin tamamıdır, toplumun bizatihi kendisidir. Geçmiş deneyimlerimizden çok iyi biliyoruz ki toplumsallaşamamış bir barış gerçek olarak bir barışı gerçekleştirememiş sağlayamamış oluyoruz. Barış bilinci toplumun bütün hücrelerine yayılmalı ki, bütün toplum tarafından benimsenmelidir gerçek bir barış olsun. Bir başlangıç olacaksa tecrit derhal kaldırılmalıdır. Kürt sorunun çözümünde pusula demokratik müzakere ve onurlu barıştır. Çözümü kimseden dilenmiyoruz. Onurlu bir barış için üstünlük almaya hazırız.”
“ACİL BİR BİÇİMDE ADIM ATILMALIDIR”
Grup konuşmasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup konuşmasında sarf ettiği “Bugün kitabın orasından konuşacağım. Öcalan gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün bittiğini açıklasın, sonra da umut hakkı için başvurusunu yapsın” sözlerine de cevap veren Tülay Hatimoğulları, “Tecrit 44 aydır devam ediyor. Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması için yıllardır mücadele ediyoruz. Demokratik kamuoyu yıllardır ‘Tecrit kaldırılsın’ diyor. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kesinlikle kaldırılmalıdır. Fiziki olarak gelsin konuşsun diyoruz. Geçen hafta, ne diyeceğini hep birlikte görelim dedik. Bu hafta da aynı sözü tekrarlıyoruz. Bırakın tecrit kalksın Sayın Öcalan çıkıp konuşsun ve ne konuştuğunu hep birlikte görelim. DEM Parti olarak üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzun altını buradan bir kez daha çiziyorum. Söz veriyoruz; bu ülkeye onurlu bir barış gelecek” diye belirtti.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.