PİRHA- AKP’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde ‘Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ oluşturmak istemesine ve burada kadro verilecek dedelere maaş bağlanmasına karşı çıkan Dede Abbas Ulusoy, “Atılacak olan adımlara, herhangi bir bakanlığa bağlanmaya karşıyız. Hükümetler, yönetenler Alevileri sürekli bölüp parçalamaya niyetliler. İnancımıza, özüne sahip çıktığımız sürece kimse bizi bozamaz. Birliğimizi sağlayacak bilinci oluşturmamız gerekiyor” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Alevi Bektaşi Kültürü ve Cemevi Başkanlığı’ kurulacağını açıklamasının ardından, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda cemevleri ile ilgili düzenlemelerin de yer aldığı torba kanun teklifinin ilk 8 maddesi kabul edildi. Düzenlemenin Meclis Genel Kurulu’ndan geçmesi durumunda belediyeler imar planlarken, bölgenin şartları ve ihtiyaçlarını göz önüne alarak cemevleri için yer ayıracak. Ayrıca cemevi inşası için kaymakam veya validen de izin alınması gerekecek. İsteyen dedelere ise kadro verilerek, maaş bağlanacak.
Konuya ilişkin PİRHA‘da görüşlerini dile getiren Sultan Hızır Samıt Ocağı dedelerinden Abbas Ulusoy, atılacak adımların Alevileri bölmeye yönelik olduğunu ve devletin kendi Alevisini yaratmaya çalıştığını belirterek yapılanlar karşısında Alevilerin inançlarına, özlerine sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
“HÜKÜMETLER, YÖNETENLER ALEVİLERİ SÜREKLİ BÖLÜP PARÇALAMAYA NİYETLİLER”
Alevilerin bir Pir’e bağlı olduğunu ifade ederek sözlerine başlayan Ulusoy, “‘Hak ve hakikat el ele el hakka’ deriz. Ocaklar sistemi ile onun düsturu gereğince, inancımız gereği bir yere bağlanmamız gerekiyorsa Pir Hünkar Hacı Bektaş Veli’ye, aşıkların deyimi ile ‘Nasip veren yeşil ile kırkların sürdüğü’ yola bağlıyız. Biz bir kuruma bağlanamayız. Bizim memurlukla herhangi bir işimiz olamaz. Dolayısıyla biz bu atılacak olan adımlara, herhangi bir bakanlığa bağlanmaya karşıyız. Hükümetler, yönetenler Alevileri sürekli bölüp parçalamaya niyetliler. Kendilerine has, kendilerine ait bir Alevilik yaratma peşindeler. Bu da bizim inancımıza uygun bir şey değil. Biz şimdiye kadar hiçbir yere bağlanmadık, bağlanamayız da” diye konuştu.
“YOLU İYİ ANLADIĞIMIZ SÜRECE DE BİR YERE BAĞLANMAYA İHTİYAÇ DUYMAYIZ”
Aleviliği tarif edecek, Aleviliği birbirine bağlayacak olanın sadece yol olduğunu söyleyen Ulusoy, sözlerine şöyle devam etti:
“Aleviliği tarif edecek olan ikrardır, yolun gerekleridir. Erenlerimizin, evliyalarımızın, yol sürücülerin, yola talip olanların, yola serini verip sırrını vermeyenlerin tarif ettiği şekildedir yolun gidişatı. Biz hiçbir yerin memuru olamayız. Yola gönüllü olarak hizmet ederiz, bunun karşılığında maaş alamayız. Aleviler olarak yolu iyi idrak etmek, yolu iyi anlamak gerekiyor. Yolu iyi anladığımız sürece de bir yere bağlanmaya ihtiyaç duymayız. Yolu aşkla, ikrarla, darda cemal cemale bir birimize vereceğimiz muhabbetle sürdürebilirsek hiçbir şeye ihtiyacımız kalmaz. Bizim ocak örgütlülüğümüz her şeye cevap verir, çözüm olur niteliktedir. Bunu anladığımız sürece, bu bilinci edinebildiğimiz sürece hiçbir şeye, hiç kimseye, hiçbir kuruma ihtiyacımız olmadığı görülecektir.”
“İNANCIMIZA, ÖZÜNE SAHİP ÇIKTIĞIMIZ SÜRECE KİMSE BİZİ BOZAMAZ”
Dede Abbas Ulusoy, ‘Ağacın kurdu kendindedir’ sözünü hatırlatarak, “Günümüz koşullarında benliktir, nefistir, makamdır, mevkidir bu tür şeylerin etkisinde kalanlar var. ‘Ağacın kurdu içinde olur’ hesabı içimizdeki bazı canlar yanlışlar yapabiliyor ama öz olan yolumuzun değerleridir, yolun gerekleridir, icraatlarıdır. İnancımıza, özüne sahip çıktığımız sürece kimse bizi bozamaz. Birliğimizi sağlayacak bilinci oluşturmamız gerekiyor. Benim yol bilgim şunu söylüyor; Bir yere bağlı olacaksak bir mürşide bağlı olacağız. O mürşit de en başta söylediğim gibi bir Pir’e bağlı olmalı. O Pir de ‘Hak ve hakikat, el ele el hakka’ bağlı olmalı. Geçmişte yaşadığımız ocaklar sistemine göre hareket etmeliyiz” dedi.
Melis CİDDİOĞLU/ANKARA
Yoruma kapalı.