PİRHA-Dersim ve Ovacık belediyelerine atanan kayyımın halkın iradesini tanımamak olduğunu söyleyen DAD Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, Dersim insanının aydınlık bir yüzü olduğunu kaydetti. Doğan “Bu şehir o sırrı hakikati çıkaracak bir gerçekliğe sahiptir” diyerek, kayyımlara karşı ortak mücadele vurgusunda bulundu.
DEM Partili Dersim Belediyesi ile CHP’li Ovacık Belediyesi’ne 22 Kasım akşamı kayyım atandı. Halkın, belediye binasına girmesine kolluk güçleri engel olurken, kayyım Vali Bülent Tekbıyıkoğlu, göreve geldiği gibi ilk iş olarak belediyenin önüne beton bariyerle kapatıp, ‘Dersim Belediyesi’ ismini kaldırıp yerine ‘Tunceli Belediyesi’ diye yazdı.
Belediyelere peş peşe atanan kayyımlara ülkenin dört bir yanından tepkiler yükseliyor.
Dersim ve Ovacık belediyelerine kayyım atanmasına tepki gösteren Demokratik Alevi Derneği (DAD) Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, cumhuriyetten bu yana devlet aklının değişmediğini söyledi. Doğan, “Dersim cumhuriyet sonrası Şark Islahat Planı, Tunç Eli Kanunu ve sonrasında yaşanan 37-38 dramı ve hafızalarımıza kazınan ‘Ayıptır, günahtır, zulümdür’ sözlerini gerçekleyen tarihsel hakikatin ardılı bir şehirdir” ifadesinde bulundu.
Devletin toplumu inançlar, kimlikler ve farklı isimlerle yaklaşarak birbirinden ayrıştırdığını belirten Doğan, “Biz de tam noktada ortak mücadelenin yolunu bulmalıyız” açıklamasında bulundu.
“DEVLETİN BU HALKI TANIMAMA HALİ, CUMHURİYETİN KURULUŞUNA DAYANAN BİR OLAYDIR”
Cumhuriyetten bugüne kadar devletin Dersim üzerinde uyguladığı baskının, ayrıştırmanın devam ettiğini belirten Doğan, “Halkın kendi seçtiği belediye başkanına kayyım atanmasının anlamı partiye oy vermiş kişilerin ve toplumun iradesini tanımıyor demektir. Kayyım politikasıyla birlikte devletin kendi profilini de tanıma olanağı buluyoruz. 40 yıldır devam eden bir savaş süreci var. Günümüzde de aynı politikalar sürüyor. Türkiye devleti bu halkı kabul etmiyor, tanımıyor. Halkın iradesiyle birlikte onun iradesini kabul etmiyor, dilini kabul etmiyor, inancını kabul etmiyor, kültürünü kabul etmiyor. Bu tanımama hali Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna dayanan bir olaydır. Devir aldığı bu mirası çok ağırlaştırılmış bir şekilde yasalaştırmış. Türk-Sünni üzerine bir yaşam kurguluyor. Bunun dışındaki hiçbir toplumsal kesimin iradesini tanımıyor ve kendi varlığını da tanımıyor” diye konuştu.
“DERSİM HALKI BARIŞÇIL BİR ŞEKİLDE YAŞAMAK İSTİYOR”
Devletin birçok dönem bu halk üzerinde farklı politikalarla baskı altına almaya çalıştığını dile getiren Doğan, “Dersim, cumhuriyet sonrası Şark Islahat Planı, Tunç Eli Kanunu ve sonrasında yaşanan 37-38 dramı ve hafızalarımıza kazınan ‘Ayıptır, günahtır, zulümdür’ sözleriyle gerçekleyen tarihsel gerçekliğin ardılı bir şehir. İktidar kendi oluşturduğu bir suç üzerinden bu insanların, bu toplumun iradesini tanımayıp günümüze kadar gelmiştir. Dersim’in bir Alevi-Kürt kimliği var. Halkın istediği kendi inançlarını, kimliklerini barışçıl bir şekilde sürdürebilmek” dedi.
“ORTAK MÜCADELE HATTI KURMALIYIZ”
Hükümetin toplumu ayrıştırmaya yönelik çaba harcadığını, bunun karşısında halkın bir arada olmak ve dayanışmayı güçlendirmesi gerektiğini söyleyen Doğan, şöyle konuştu:
“Yoksulluk yaşayan, birbiriyle huzursuz olan, kopuk bir toplum olarak yaşıyoruz. Tam da bu hatta ortak bir mücadele hattı oluşturmalıyız. Bugün Batman’a baktığımızda iktidar bir kadın başkanın iradesine el koyuyor. Mardin’e baktığınız zaman barışın timsali Ahmet Türk’ün yerine kayyım atayarak barışı istemiyorum mesajı veriyor. Halfeti’de Türkmen olan bir belediye başkanına kayyım atayarak sizin ortak yaşam ideallerinize hoşgörümüz yoktur demek istiyor. Bir yandan barış isteyene terör damgası vuruyor. Bir yandan ortak yaşamı kurallım dediğimiz zaman onu da terör olarak yorumluyor. Bize düşen hak ve hakikat mücadelesidir.”
“DERSİM HALKININ YÜZÜ AYDINLIKTIR, BU SIRRI EVERENE YAYACAK BİR İNANCA SAHİPTİR”
Doğan, Dersim halkının bilinçli olduğuna dikkat çekerek, “Şuna inanıyorum ki Dersim halkının yüzü aydınlıktır, inancı aydınlıktır. Sırrı hakikat şehridir. Bu şehir o sırrı hakikati çıkaracak bir gerçekliğe sahiptir. Belki bu sırrı hakikati dünyaya, evrene yayacak kadar engin düşüncelere sahip bir inanca sahiptir” ifadelerine yer verdi.
Kamber YILDIZ/DERSİM
Yoruma kapalı.