PİRHA – DAD Ana Fatma Cemevi’nin düzenlediği muhabbette konuşan Pir Seyfi Muxundî, Ocak sistemini değerlendirerek “Ocaklar Alevi inancının temel okuludur” dedi. Yol Hizmetkarı Enver Cemal Şahin ise sunumunda Alevi inancını “Akıl ile bilimin birleştiği yer” şeklinde yorumlayarak “Alevilik de çağın koşullarına göre kendini şekillendirmeli” dedi.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Ana Fatma Cemevi, “Haklar ve inançlar, gelenekleri ve dilleriyle vardır” başlığı ile muhabbet düzenledi. TÜMBEL-SEN Genel Merkezinde yapılan programa ilgi yoğun oldu.
Çerağ uyandırılarak başlanan muhabbetin açılış konuşmasını DAD Ana Fatma Cemevi Eşbaşkanı Mustafa Karabudak yaptı. Karabudak, Alevilerin günümüzde de katledildiğini vurgulayarak “Sivas’ın ateşi günümüzde de sürüyor. Bugün Madımak halen yanmaktadır. 30 yıl oldu Madımak’ın davası halen görülmedi. Aleviler olarak bu topraklarda her gün katlediliyoruz. Cemevlerimiz halen yok sayılıyor. Biz de kendi imkanlarımızla inancımızı yürütmeye çalışıyoruz” dedi.
Mustafa Karabudak’ın açılış konuşması ardından dara duruldu ve analar, çerağ uyandırdı.
“ALEVİ İNANCININ TEMEL OKULU OCAKLARDIR”
Programın ilk konuşmacısı Pir Seyfi Muxundî (Seyfettin Elaldı) oldu. “Alevilikte ocaklar” başlığını değerlendiren Muxundi, ocakların Alevi inancının temel okulu olduğunu söyleyerek şu bilgileri paylaştı:
“Ocağın sönmesi ilim ve bilimin yıkılması demektir. Zeus, ateşi vermez, Prometheus ise ondan ateşi çalar. Alevilerin, ateşi saklaması da tarihsel bir gelenektir. Ocakların görevi, topluma inançsal bilgi vermek ve dayanışmayı sağlamaktır. Ocakların başında Ana ve Pir bulunur. Osmanlı, ocakları tarumar edince analar ikinci plana itilmiştir. Ama kimi ocaklar bunu terk etmemiştir. Son zamanlarda ise ananın önemi yeniden belirmiştir.
Ocakların aynı zamanda psikolojik iyileştirme özelliği de vardır. Dua ve beklenti söz konusudur. Dersim bölgesinde 12 ocak olduğu söylenir ve ocaklar bizim kıblemizdir. ‘Ocakta kül eksik olmaz’ sözü aynı zamanda talibi işaret eder. Eğer talip eksik olursa ocak da olmaz.”
“ALEVİLİK AKIL İLE BİLİMİN BİRLEŞTİĞİ YERDEDİR”
Yol hizmet yürütücüsü Enver Cemal Şahin ise “Bilimsel Yol duygusallığa yer vermeyen, araştıran bir süreçtir” diyerek Alevi inancı ile evrenin nasıl yorumladığına işaret etti. Şahin, “Maddenin olmadığı yerde birey dahi olmaz” diyerek şu konuşmayı yaptı:
“Maddenin içine daldığımızda deryaya dalarız. Alevi öğretiminde olan her şey bir uyumu oluşturur ve o oluşum Hakk’tır. Evrendeki her parça bütünü oluşturur. Damla deryadadır ve o deryada her şey vardır. İnsan Hakk’tandır ve Hakk da herşeyden tecelli eder. Her nereye bakarsak Hakk’ın cemalini görürsün. Hakk biziz. Başka yerde aramamalıyız. Alevilik bir doğa inancıdır. Hakk’a yürüdüğümüz zaman da toprağa karışıp başka canlılara hayat olacağız. Yani her şey döngüsellik içindedir ve doğadaki tüm gelişmelerin bir şekilde açıklaması vardır.
Alevilikte bilimsel karşılığı ‘devriye’ olan döngüde her şey yaşanır ve bu dünyada kalır. Yani cennet, cehennem, cin, peri yoktur. Alevilik akıl ile bilimin birleştiği yerdedir. Eğer biz 1000 yıl önceki dedelerimizin yaptıklarını yaparsak orada kalırız.”
“ALEVİLİK DOĞRU MECRADA GİDİYOR”
Programın devamında Yazar Piri Er aktarımda bulundu. Kitap çalışmaları hakkında sunum yapan Er, “Anamız çerağ uyandırırken söylediği sözlere dikkat ettim ve dedim ki ‘Alevilik doğru mecrada gidiyor’. Genelde ‘Ya Muhammed Ya Ali’ diye bağlarlar ve 12 imamları da katarlar. Ben çerağın tek olması gerektiğini düşünürüm. Çünkü bizde üçlü kavram aslında tektir. Yani her ne kadar ‘Hakk, Muhammed, Ali’ de deseniz bu kavramlar ayrı değildir. Bunu Pir Sultan da söylüyor zaten” ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmalar ardından lokmalar dağıtıldı. Zakir Hıdır Çelebi’nin okuduğu deyişler ardından program son buldu.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.