Cumartesi Anneleri, kayıp yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için 612’nci haftada bir kez daha Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Eylemde, üzerine kımızı karanfiller ile “barışı” simgeleyen beyaz tülbendin bırakıldığı, “Failler belli kayıplar nerede” pankartı açıldı.
Bu haftaki eylemde 24 Ekim 2016 tarihinde polisler tarafından Ankara Batıkent’te gözaltına alındığı iddia edilen Müjgan Ekin, 1991 yılında Şırnak’ta gözaltında kaybedilen Agit Akipa ve İbrahim Demir’in akıbeti soruldu. Geçtiğimiz hafta Beşiktaş’ta ve bugün Kayseri’de gerçekleşen bombalı saldırılar da kınandı.
Gözaltında kaybedilen Agit Akipa’nın oğlu Fehmi Akipa 26 yıldır babalarını aradıklarını belirterek şunları söyledi: “Bundan 26 yıl önce babam ve İbrahim Demir faili meçhul cinayete kurban gitti. Acımızı çektik. Bundan sonra tek umudumuz ülkeye barışın ve huzurun gelmesi. İnsanca ve birlikte yaşamak için bugünden sonra faili meçhul cinayetlerin olmaması için barış gelmeli.”
“TEK UMUDUMUZ BARIŞTIR”
İbrahim Demir’in kızı Deniz Demir ise barış söylemini yineledi. Demir, “Yıllarca barış umudu ile yaşadık. Bir dönem çok umutlandık. Ama sürece bakıyoruz, bize daha ağır şeyler yaşatıyorlar. Bu ağır şeyleri artık yaşamak istemiyoruz. Artık yeter diyoruz. Babam kaybedildiğinde 10 yaşındaydım. Babamdan sonra çok acı çektik. Başka çocukların bu acıyı çekmesini istemiyoruz. Yaşadığımız acılara rağmen barış diyoruz. Tek umudumuz barıştır” dedi.
“BARIŞA BİR YOL AÇIN”
HDP Milletvekili Hüda Kaya’da son günlerde yaşanan bombalı saldırılara da değinerek barışa bir yol açılmasını gerektiğine vurgu yaptı. Kaya, “Yıllardır ülkemizde kara bulutların dağılmasını isterken her geçen gün, her sabah yeni kara bulutlarla uyanıyoruz. Biz artık ülkemizdeki bütün halkların endişe ile yaşamamasını istiyoruz. Bizlere bu mücadelenin karşısında hâlâ kan, şiddet, savaş dayatılıyor” diye konuştu. Sabah saatlerinde Kayseri’de yaşanan bombalı saldırıya değinen Kaya, “Giden bizim kanımız, giden bizim canımız. Bu ülke ve insanımız kaybediyor. Şiddet şiddeti doğuruyor. Gücü elinde bulunduranlar, ülkeyi yönetenler, emniyeti, yargıyı ve medyayı elinde bulunduranlar bu ülkeye savaşı dayatmayın. Güç elinizde bir yol açın, barışa bir yol açın. Acının önüne geçebilecek her şey elinizde bir adım atın. İnsanlar bir mezar taşına hasret, mücadele ediyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor” dedi. Müjgan Ekin’in 55 gündür kayıp olduğunu söyleyen Kaya, “Biz kaos ülkesi istemiyoruz. Biz insanların kaybedildiği kaçırıldığı bir ülke istemiyoruz. Devlet yöneticileri çıksınlar bir açıklama yapsınlar. 90’lardan daha kötüye getirdiğiniz bir ülkede bir kadın kaçırılıyor. Ve siz bir açıklama yapmıyorsunuz. Şiddetin durması gerekiyor. Artık kanı kanla yıkamayalım” dedi.
‘YÜREĞİM ACINI KALDIRMAYACAK KADAR YAŞLANDI’
Oturma eylemine katılamayan İbrahim Demir’in annesi Sare Demir’in yolladığı mektubu ise Cumartesi İnsanlarından Nimet Tanrıkulu okudu. Demir mektubunda şu ifadelere yer verdi. “Zaman her şeyin ilacı olsa da acının ilacı değildir. Zaman yüreğindeki yarayı iyileştirmiyor, her gün biraz daha artıyor, her gün biraz daha kanıyor.Aradan 26 yıl geçti. 26 yıl önce bugün seni benden alıp kopardılar. Biliyor musun 26 yıl önce gençtim, saçlarıma aklar düşmeyip yüreğimi acılar sarmamıştı. Ve ben yaşladım. Yüreğim acını kaldırmayacak kadar yaşlandı. Ama sen hala gözümde o küçük çocuksun” dedi.
“ADALET SAĞLANSIN”
Haftanın basın açıklamasını okuyan Cumartesi İnsanlarından Leyla Havva Kaya, 55 gün önce kendini polis olarak tanıtan kişilerce kaçırıldığı iddia edilen Müjgan Ekin’in nerede olduğunu sordu. Kaya “Bugün Ekin ailesinin sesi olarak da buradayız. 55 gündür tanıklara rağmen, kaçırılmasını gerçekleştiren organize yapının kamera görüntüleri açığa çıkmasına rağmen, Müjgan Ekin’in akıbeti hakkında resmi makamlar susuyor” diye konuştu. 612. haftada kayıt dışı gözaltına alınan ve gözaltına alındıkları 25 yıl inkar edilen İbrahım Demir ve Agit Akipa’yı unutmadıklarını dile getiren Kaya, “ Ibrahım Demir ve Agit Akipa dosyasındaki cezasızlık son bulsun. Hakikat açıklansın, adalet sağlansın” dedi. (S.K)
Yoruma kapalı.