Alevi Haber Ajansi

Reklam

Cumartesi Anneleri: Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa için adalet istiyoruz-VİDEO

PİRHA-Cumartesi Anneleri 931. hafta açıklamasında Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa için adalet istedi. 

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak, fail ve sorumluların cezalandırılması talebiyle sürdürdükleri eylemin 931. hafta açıklamasında Ahmet Şayık ile Mehmet Tayboğa için adalet istendi. Ferhat Tepe’nin kardeşi Ayşe Tepe açıklamayı okurken, “Gözaltında kaybedilişlerinin 29. yılında, yargı makamlarını Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa dosyasında hakikati açığa çıkarma ve adaleti sağlama yükümlülüğünü yerine getirmeye çağırıyoruz” denildi.

Reklam

“AHMET ŞAYIK VE MEHMET TAYBOĞA İÇİN ADALET İSTİYORUZ”

Açıklamanın tamamı şu şekilde:

“Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa için adalet istiyoruz! 931 haftadır, gözaltında kaybedilen sevdiklerimizin akıbetinin açığa çıkarılması ve onlardan geriye kalanların ailelerine teslim edilmesi için başvurular yapıp, çağrıda bulunuyoruz. 931 haftadır, uluslararası sözleşmelerde ağır hak ihlali/insanlığa karşı suç olarak kabul gören gözaltında kaybetme suçunu işleyenlerin tarafsız ve bağımsız bir şekilde yargılanarak cezalandırılmalarını talep ediyoruz.

Ancak; hakikatin açığa çıkarılması, adaletin sağlanması talebimizle birlikte yaptığımız tüm başvurular ve çağrılar derin bir suskunlukla karşılıksız bırakılıyor. Unutulmasın ki; yönetenlerin içine gömüldüğü derin suskunluğa rağmen gözaltında kaybedilenler ve onları kaybedenler hatırlansın diye biz sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.

931. haftamızda; tüm başvuruları sonuçsuz bırakılan ve tehditle susturulmak istenen Şayık ve Tayboğa ailelerinin 29 yıldır süren hakikat ve adalet taleplerine eşlik etmek için kamuoyu karşısındayız. 32 yaşındaki Ahmet Şayık Şırnak/Silopi Başverimli mezrasında, 32 yaşındaki Mehmet Tayboğa ise Silopi’de yaşıyordu. İkisi de Habur Gümrük Müdürlüğü’nde çalışıyordu.

7 Ocak 1994 tarihinde iki iş arkadaşı Mehmet Tayboğa’nın kullandığı araçla çalıştıkları işyerinden eve gitmek üzere yola çıktılar. Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa gece eve gitmeyince aileleri onları aramaya başladı ve Emniyet Müdürlüğü’ne başvurdu. Yetkililer “Olayla ilgili bilgimiz yok” dedi. Aynı gün Mehmet Tayboğa’nın kullandığı aracın Doruklu Köyü yakınlarında bulunduğu haberi üzerine olay yerine giden aileler aracın tamamen yanmış olduğunu gördü. Ancak Ahmet ve Mehmet’ten hiçbir iz yoktu.

“DOSYADA HAKİKAT AÇIĞA ÇIKSIN”

Tanıkların beyanına göre; kayıpların aracı gümrükten çıktıktan bir süre sonra 34 plakalı siyah bir Tempra ve beyaz bir Renault araç tarafından durduruldu. Siyah arabada bölgede Jitemci olarak bilinen Astsubay bulunuyordu. Ancak ailelerinin resmi makamlara yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldı. 30.05.1994 tarihinde Botaş arama noktasına giden aileler, yüzbaşı tarafından “Acının üzerine fazla gidersen daha büyük acıya rastlarsın” tehdidiyle karşılaştı. Ailelerin araya koyduğu kişiler vasıtasıyla ulaştığı aynı yüzbaşı, Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa’yı ancak ailelerinin savcılığa “PKK veya Hizbullah yakınlarımızı kaçırdı” diye dilekçe vermesi şartıyla teslim edeceğini söyledi. Yakınları Ahmet ve Mehmet’e ulaşabilmek için savcılığa bu dilekçeyi de verdiler ancak onlardan bir daha haber alınamadı. 26.01.2009 tarihinde Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran Şayık ve Tayboğa Aileleri, Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa’nın kaybedilmesinden BOTAŞ’ta JİTEM’ci olarak bilinen Ali Yüzbaşı, Yusuf Üsteğmen ve Bilal Astsubay’ın sorumlu olduğunu belirterek, bulunacak cesetler üzerinde DNA karşılaştırması yapılmasını talep ettiler. Ancak bugüne kadar bir gelişme olmadı.

Gözaltında kaybedilişlerinin 29. yılında, yargı makamlarını Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa dosyasında hakikati açığa çıkarma ve adaleti sağlama yükümlülüğünü yerine getirmeye çağırıyoruz.

Söz konusu gözaltında kaybedilen insanlarımızın akıbetini soruşturmak olunca harekete geçmeyen yargı makamları, “sevdiklerimiz nerede” dediğimiz için, adalet istediğimiz için bizi yargılamaya devam ediyor. 03 Şubat 2023 tarihinde 700. Hafta buluşmamız ile ilgili hakkımızda açılan davanın altıncı duruşması görülecek. Hak ve özgürlüklerimizin güvencesi
olması gereken yargının, hak ve özgürlüklerimize tehdit aracına dönüştürülmesini kabul etmiyoruz.

Kaç yıl geçerse geçsin Ahmet Şayık ve Mehmet Tayboğa için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 232 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.

PİRHA / İSTANBUL

 

Reklam

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak