PİRHA- Çorum Katliamı’nın 35. yılında Aleviler Çorum’a giderek katliamı bir kez daha lanetlediler. Katliamda yaşamını yitirenlerin anılmasının ardından cemevi bahçesinde panel yapıldı. Panelde yurtdışından gelen Alevi federasyon temsilcileri kısa konuşmalar yaptılar. Yapılan konuşmalarda birlik beraberlik vurgusu yapıldı.
Panelde konuşan İsveç Alevi Federasyonu Eş Başkanı Nevin Kamiloğlu, Alevi kadınların doğuştan mücadele azmi olan kadınlar olduğuna dikkat çekti.
“İNANCIN, KÜLTÜRÜN ASİMİLE OLDUĞUNU KADINLARA BAKARAK İYİ GÖRÜYORUZ”
Aleviler üzerindeki asimilasyonun son derece tehlikeli olduğunu söyleyen Kamiloğlu “Bir inancın kültürün asimile olduğunu kadınlara bakarak daha iyi görüyoruz. Son dönemlerde kadınlarımız kendi davasına sahip çıkmamaya başladı. Kadınlarımız kendi davalarına sahip çıkmak zorundalar. Üzerimizde var olan İslam’ın örtüsünü kaldırmak için birlikte mücadele etmek zorundayız.” dedi.
“KADINLAR, GENÇLER DAVAYA SAHİP ÇIKMALI”
Kamiloğlu ayrıca şunları da belirtti:
“İnancı yasak olan kültürü tehlike altında olan bir grup özgür değildir. Özgür olmayan bir inancı özgürleştirmek için mücadele etmek zorundayız. Cemevlerimizde sünni geleneklere uygun bir şekilde kuran okutuluyor. Eğer kadınlar ve gençler olarak bu inanca sahip çıkarsak bu inancı tekrar ayağa kaldırabiliriz. Alevi kadınlar siyasi alanlarda da görünür olacak. Alevi kadınlar kendi hikayelerini kendileri anlatacaklar.
“ADALET SAĞLANANA KADAR BURADA YÜRÜYECEĞİZ”
Kamiloğlu’nun ardından konuşan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Tuncer Baş burada adalet sağlanana kadar yürüyüşlerine devam edeceklerini belirtti. “Bu yürüyüşe Kerbela’da İmam Hüseyin ile başladık. Yarın Hacıbektaş’ta devam edeceğiz” diyen Baş, Çorum Katliamı’nın diğer Alevi katliamlarından farklı olduğunu vurguladı.
“ÇORUM KATLİAMINDA CİDDİ DİRENİŞ VAR”
Baş “Çorum’un farkı katliama karşı ciddi bir direniş göstermesidir. Bu direnişi büyütmek zorundayız. Adalet yürüyüşümüze devam edeceğiz. Bizim asıl katliamımız asimilasyon üzerinden yapılıyor. Bizden devşirdikleriyle yapıyorlar. Amasya, Çorum ve Tokat hattında ciddi bir asimilasyon var” dedi.
“BİZE DÜŞEN GÖREV KORKMADAN MÜCADELE ETMEK”
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu adına konuşan AABK Genel Başkanı Hüseyin Mat da şartların zorluğunu belirterek “Aleyhimize gelişen süreç daha da negatif bir şekilde büyüyor” dedi.
Avrupa’dan Türkiye’ye gelmek isteyen gençlerin havaalanından pasaportlarıyla birlikte tekrar gönderildiğini söyleyen Mat, “Bize düşen görev korkmak değil mücadele etmektir. Yaşadığımız ülkede biz herkes için özgürlük, hak, adalet istiyoruz. En kutsal şey insanın kendisidir. İnsan merkezli bir inançtan geliyoruz. Haksızlığın karşısında mutlaka bir tavır koymak zorundayız” şeklinde konuştu.
“ÇOK KARARLI OLMAK ZORUNDAYIZ”
Ayrıca Mat şunları da belirtti:
“Tarihimiz katliamlar ve soykırımlarla dolu. Çok kararlı olmak zorundayız. Bizden öncekilerin verdikleri mücadeleye sahip çıkmak zorundayız. Bizi topraklarımızdan sürmeye çalışıyorlar. Biz topraklarımıza sahip çıkmak zorundayız. Ne kadar Avrupa’da olsak da bizim ocaklarımız burada. Biz aramıza konulmak istenen her duvarı aşacağız. Laik demokratik bir cumhuriyet temelinde ve buna inanan herkesle birlikte ülkemizin faşistlerin eline geçmesini engellemeliyiz.”
Mat, camlara ve balkonlara çıkıp alkışlayan Çorum halkına, “Bizimle birlikte sokaklara inin” çağrısı yaptı, artık davanıza sahip çıkın” dedi.
CAMİ-CEMEVİ PROJESİNE TEPKİ
Alevi Bektaşi Genel Başkanı Muhittin Yıldız da, “Acıları üzüntüleri ağlamayı yaşadık. Dün Sivas’ta bugün Çorum’da” şeklinde konuştu. Cami cemevi projesine değinen Yıldız, Erzincan Çanakkale ve Amasya’da devam eden cami cemevi projelerine vurgu yaptı. Devletin alevisi olma yolunda ilerleyen Alevi kurumlarını eleştirdi.
Yıldız, 21 Mart’ta yapılan Hazreti Ali’nin doğum günü kutlamalarına değinerek buna alet olan Alevileri eleştirdi. Kurumlarda görev yapanlara seslenerek bunlara alet olmamaları gerektiğini vurguladı. “Eğer biz örgütlü yapı olursak bu tekçi anlayışa karşı mücadele ederiz” dedi.
“KATLİAMLARI BİLİNCE ÇIKARMAK GEREKİYOR”
İsveç Alevi Federasyonu adına konuşan Zeynel Özen ise Maraş Katliamı’nın canlı tanığı olduğunu belirterek “Bu katliamları bilince çıkarmak gerekiyor.” dedi.
ÇORUM KATLİAMI BAŞARILI OLAMADI
Özen ayrıca şunları da ifade etti:
“Direnmek yaşamaktır. Direnenleri öne çıkarmak zorundayız. Maraş Kaliamı’nda da direniş vardı fakat sadece Yörük Selim Mahallesi’nde direniş vardı. Ama Maraş’ın diğer bölgelerinde devrimcilerin örgütlü olmadıkları bölgelerde katliam başarılı oldu. Çorum’da katliam başarılı olamadı. İnönü mahallesi hep Alevi. Çorum’u alevisizleştiremediler. Bu katliamların ikinci versiyonu asimile etme versiyonudur.”
Suay ABAK/ÇORUM
Yoruma kapalı.