PİRHA-Gazeteci Fehim Taştekin Suriye’de iki model ortaya çıktığına dikkat çekerek, “Biri halkların demokratik birliğini esas alan Rojava, diğeri IŞİD’in ortaya koyduğu model. Türkiye maalesef silahla, diplomasi ile karanlık modeli benimsedi, diğer modele savaş açtı. Cizre’de, Sur’da meydana gelenlerin Rojava ile ilgisi var’ dedi.
Almanya’nın Köln kentinde ‘son sürat teokratik diktatörlüğe doğru’ konulu bir panel düzenlendi.
Almanya-Türkiye İnsan Hakları Derneği (TÜDAY) tarafından organize edilen panele, konuşmacı olarak eski Eğitim-Sen Genel Sekreteri Sakine Esen Yılmaz, HDP Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Gazeteci Fehim Taştekin ve Siyaset Bilimci Naif Bezwan katıldı. Panelin moderatörlüğünü ise gazeteci Elmas Topçu yaptı.
Panele yönelik engelleme çabalarının olduğunu belirten Topçu, Almanya’daki son gelişmeler ile birlikte, panelin engellenmesi için belediyeye de başvuruların olduğunu kaydetti.
Panelde ilk konuşmayı yapan gazeteci Fehim Taştekin Türkiye’de muhalif bütün yayın organlarının kapalı olduğunu belirterek, bu şartlarda meseleleri tartışacak bir alan kalmadığına vurgu yaptı. 6 ayda 3 kez işinden olduğunu belirten Taştekin 10 bin gazetecinin işsiz kaldığını ifade etti.
Türkiye’nin dış politikaları nedeniyle büyük kayıplar verdiğini aktaran Taştekin devamında şunları söyledi:
”Erdoğan kendine birden bire sünni bir dünyanın hamisi olmak gibi bir rol biçti. Dış politikaları nedeniyle bütün komşularını kaybetti. Suriye’ye demokrasi getireceğini söyledi. Orada iki model ortaya çıktı. Biri halkların demokratik birliğini esas alan Rojava, diğeri IŞİD’in ortaya koyduğu model. Türkiye maalesef silahla, diplomasi ile karanlık modeli benimsedi, diğer modele savaş açtı. Cizre’de, Sur’da meydana gelenlerin Rojava ile ilgisi var. Aşağıda demokratik bir yapılanma oluşurken, kuzeydeki Kürtlere etkisi AKP’yi kaygılandırdı.’’
AKP’nin paralel yapı ile mücadele ederken, paralel bir toplum yarattığını kaydeden Sakine Esen Yılmaz, bin’e yakın dernek kapandığını, böylelikle bütün muhalefeti susturduklarını söyledi. Eğimin içinin yıllardır boşaltıldığını ifade eden Esen Yılmaz, AKP’nin de eğitimsiz bir toplum hedeflediğine dikkat çekti.
Faysal Sarıyıldız ise Cizre’de şahit olduklarını aktardı. Avrupa’da temaslarda bulunduklarını belirten Sarıyıldız, bir çok kez Avrupalı parlamenterlerin söylediklerine inanamadıklarını, bu durumda görsel argümanları gösterdiklerini kaydetti. Kürdistan’da yaşananların 1933 Almanya’sı ile çok benzediğinin altını çizen Sarıyıldız. ‚’’Bir yıldır faşizm var zaten. Faşizmin yaptığı, AKP’nin yapmadığı birşey kalmadı. O dönem Erdoğan ve Davutoğlu HDP’nin yaygara kopardığını bodrumlara gittiklerini ve kimsenin olmadığını belirtmişti. Oysa aynı anda bizler bodrumda mahsur kalan insanlarla kontak kurduk. Kimisinin üzerine benzin dökülüp yakılmıştı. Bizi de kamuoyuna karşı kriminalize etmeye çalıştılar’’ şeklinde konuştu.
Bir gazeteye verdiği Cerablus operasyonuna yönelik yorumundan dolayı Mardin Artuklu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’ndeki görevinden uzaklaştırılan Naif Bezwan ise Türkiye’de 30’lu, 60’lı, 80’li yıllarda da antidemokratik uygulamaların olduğunu, fakat şimdi yaşananların çok farklı bir yerde durduğunu belirtti.
Konuşmaların ardından panelistler soruları yanıtladı.
Elif SONZAMANCI
Haberin videosu:
Yoruma kapalı.