Alevi Haber Ajansi

Çinçinli Abdal yurttaşlar: Hükümetten şikayetçiyiz; bizim yaşamaya hakkımız yok mu?-VİDEO

PİRHA- Ankara’nın en yoksul mahallelerinden olan Çinçin’de yaşayan yurttaşlar ekonomik krizden en çok etkilenen kesimlerden biri oldu. Ötekileştirildiklerini söyleyen Çinçinli Abdal yurttaşlar, yaşadıkları geçim sıkıntısını PİRHA’ya anlattılar. Yurttaşlar, “Her şeye zam geldi. Herkes geçim sıkıntısı çekiyor. Gelirden çok giderimiz var. Hükümetten çok şikayetçiyiz. Halkın hiçbir sorunuyla, sıkıntısıyla ilgilenmiyor” dedi.

Yeni yılla birlikte birçok temel ürüne fahiş oranlarda zamlar geldi. Yaşanan zam furyası yurttaşın alım gücünü iyice düşürdü.

Ankara’nın en yoksul mahallelerinden olan Çinçin’de yaşayan yurttaşlar ekonomik krizden en çok etkilenen kesimlerden biri oldu. Burada yaşayan insanların çoğu işsiz ve sosyal güvenceden yoksun. Çoğunun devamlı bir işi ve düzenli bir geliri yok.

Ötekileştirildiklerini söyleyen Çinçinli Abdal yurttaşlar, yaşadıkları ekonomik zorlukları ve geçim sıkıntısını PİRHA mikrofonuna şu sözlerle anlattılar:

“DÜZENLİ BİR İŞİMİZ YOK”

Bir Abdal yurttaş, “5 tane çocuğum okula gidiyor. Geçinemiyoruz. Düzenli bir gelirimiz yok. Her şeyimiz borç, ödeyemiyoruz” dedi.

Bir başka yurttaş, “Bizim buradaki gecekondularımızı yıktılar. Yerine apartmanlar diktiler. Onları da bize yüksek fiyatlardan satmaya çalıştılar. Bizim onları alacak gücümüz yok. Burada yaşayan insanların hiçbirinin düzenli bir işi yok. Bir dolmuş olmuş 5 lira. Taksinin açılışı 20 lira. Mazot desen almış başını gitmiş. Benim arabam var. Bir haftadır kapının önünde yatıyor. Bir yere gidemiyorum. Ben boya işleriyle uğraşıyorum. İş olursa yapıyorum, olmazsa boştayım. Kiramı falan eş, dost, büyüklerden borç alıyorum. Sonra ödüyorum. Bazı zamanlar oluyor ki elektriğimizi, suyumuzu ödeyemiyoruz. Ekonomimiz çok kötü durumda” diye konuştu.

“HÜKÜMETE ÇOK KIZIYORUZ”

Abdal yurttaşlar şöyle devam ettiler:

*“Biz evde 10 kişi yaşıyoruz. İnanın ekmek, yağ alacak gücümüz yok. Bir yağ 120 lira olmuş. Bunu nasıl alabiliriz? Biz küçücük yağ alıyoruz iki günlük yemeğimiz çıkıyor. 10 kişiye yetmiyor. Kendimizden kısıp çocuklarımıza yediriyoruz. Ben emekliyim. Emekli maaşımla 10 kişiye bakmaya çalışıyorum. Çocuğum işsiz. Sadece emekli maaşı ile elektrik, doğalgaz, su, gıda harcamamızı karşılayamıyoruz, yetiştiremiyoruz. Çocuğuma çeyiz yaptım. Onun parasını ödeyemedim. O yüzden icra geldi. Fakir fukarayı artık devlet görsün. Devlet bizi öldürdü. Artık yeter. Bu zamlara bir son versinler. Hükümete çok kızıyoruz.”

“ÇİNÇİN’E HİÇ HİZMET GELMİYOR”

*“Burası ötekileştirilmiş bir mahalle. Biz Çinçinliyiz dediğimizde insanlar bizden uzak duruyor. Bizimle arkadaşlık etmek istemiyorlar. Ailemiz çok zor geçiniyor. Gecekondularımızı yıkıp yerine TOKİ yaptılar. Bize ev vermediler. O yüzden buradaki insanların çoğu daha uygun fiyatlardaki yerlere taşındı. Mahalleyi terk etmek zorunda kaldılar. Buraya hiç hizmet gelmiyor. Yollarımızın halini görüyorsunuz. Çukurambar’a bakın, Çankaya’nın diğer yerlerine bakın bir de buraya bakın. Neden buraya hiçbir şey yapılmıyor?

Buraya kentsel dönüşüm geldi. Biz gecekondularımızdan memnunduk. Burada herkes birbirini tanıyordu. Dayanışma vardı. Bir evde yemek pişti mi diğer evlere de giderdi. Şimdi buradakilerin yarısı başka yerlere gitti. TOKİ’den ev alabilenler de oraya geçti ama mahallemizin yapısı bozuldu. Eski belediye başkanı Melih Gökçek zamanında buraya hiçbir şey gelmiyordu. Şimdi yine biraz geliyor. Mansur başkan kömür, doğalgaz, gıda yardımları yapıyor burada yaşayanlara. Gelecekten hiçbir umudum yok. Ben bir genç olarak burada yaşamanın zorluklarını her zaman hissediyorum.”

“ÇOCUĞUMA İSTEDİĞİM GİBİ GIDA ALAMIYORUM”

*“Benim yeterince yakacağım yok. O yüzden komşunun atacağı gardırobu aldım, parçaladım. Onu eve götürüp yakacağım. Rahatça ısınamıyoruz. 24 saatte sadece bir kere sobayı yakabiliyoruz. Belediye yardım ediyor ama yeterli gelmiyor. 600 lira veriyorlar. 600 TL zenginlerin çocuklarının kahvaltı parası ama bize verip bir ay geçinin diyorlar.”

*“Ben işsiz bir babayım. Çocuğuma istediğim gibi gıda alamıyorum. Onun bez gibi ihtiyaçlarını karşılayamıyorum. Anne baba olarak kendimizden kısıyoruz ama yine de yetiştiremiyoruz. Her şeye zam geldi. Herkes geçim sıkıntısı çekiyor. Gelirden çok giderimiz var. Hükümetten çok şikayetçiyiz. Halkın hiçbir sorunuyla, sıkıntısı ile ilgilenmiyor.”

“BURADAKİ İNSANLARIN YAŞAMAYA HAKKI YOK MU?”

*“Burası Altındağ Çinçin. Burada her evde 5 tane mahkum, 10 tane çocuk var. Bu insanlar ne yiyip ne içecek? Dolmuş parası 5 lira olmuş. İnsanlar hapishaneye görüşe gidemiyor. 10 liraya 3 ekmek alabiliyoruz. Burası Altındağ Çinçin diye buradaki insanların yaşamaya hakkı yok mu? Hırsızlık mı yapalım, banka mı soyalım? Nasıl yaşayabiliriz? Asgari ücret 4 bin 250 TL oldu. Bunu yapsan ne olur? Her şeye iki katı zam geldi. İkametgah adresimiz Çinçin olduğu için kimse bize iş de vermiyor. İşe almak da istemiyor. Buranın insanıyız diye farklı gözle bakıyorlar bize.”

Melis CİDDİOĞLU/Eren GÜVEN-ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak