PİRHA-CHP Konyaaltı Belediye Meclis üyesi Yazar Özlem Şahin, belediyelerin cemevi yaptıktan sonra çekilmesi gerektiğini söyledi. Şahin, “Cemevleri Alevilere aittir. Burada siyasallaşmanın devreye girmesine Alevilerin engel olması gerekiyor. Bu bir inançsa belediyenin ya da başka bir kurumun lütfuna bağlı olmamalı” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konyaaltı Belediye Meclis üyesi Yazar Özlem Şahin, Alevi bir yazar ve aynı zamanda Konyaaltı Belediye Meclis üyesi olarak belediyelerin cemevi yapmasını PİRHA’ya değerlendirdi.
Şahin, devlet kurumlarının cemevi yapmasını doğru bulduğunu çünkü devletin her kesimden vergi aldığını söyledi. Şahin, Alevilerin belediyeler ya da başka bir kurum tarafından yapılan cemevlerinin sadece yapılmasına izin vermesi gerektiğini belirterek, yapım aşamasından sonra kontrolü tamamen kendi (Alevilerin) inisiyatiflerinde bulundurması gerektiğini vurguladı.
“DEVLET CEMEVİ YAPMALI AMA BUNU BİR LÜTUF OLARAK GÖRMEMELİ”
Alevilerin ve diğer tüm inançlara mensup insanların devlete vergi ödediğini ve bundan dolayı da devletin her kesime eşit şekilde hizmet etmesi gerektiğini ifade eden Şahin; “Bir tarafta Alevilerin bir talebi var cemevlerimiz ibadethane sayılsın diyorlar, bir taraftan da ibadethane sayılması gereken cemevleri sayı olarak çok çok az. Bireysel olarak, imece usulü yardımlar toplayarak kocaman binaları, bu sistemleri kurmak anlamında insanlarımız zorlanıyorlar. Dernekler aracılığıyla toplanan bağışlar da derneklerin asgari zorunlu ihtiyaçlarını karşılamaktan öteye geçemiyor. Madem devlet bütün dinlere ve bütün inançlara ya da felsefelere eşit mesafede duracaksa, cami yaptığı kadar cemevi de yapabilir. Yapmalı ama bunu lütuf olarak görmemeli. Benim ödediğim vergiyle ile yapıyor bunları” şeklinde konuştu.
“BAZI DURUMLARIN REFORME EDİLMESİ LAZIM”
Alevilerin bu konuda ikiye ayrıldığını ve farklı bakış açısına sahip olduklarını söyleyen Şahin sözlerine şu şekilde devam etti:
“Köylerde yaşayan Aleviler eskiden kendi görgülerini her seferinde başka bir ailenin evinde toplanarak gerçekleştirebiliyordu. Nüfus azdı haliyle. Köyde 300 kişinin yaşamasıyla 2 milyonluk bir şehirde yaşamak ve kendi canlarınla buluşabilmek kolay değil. Günümüz koşullarında toplumun geçim standartlarını düşündüğünüz zaman herkesin evinde bu kadar kişiyi de ağırlama şansı yok. Artık bazı şeylerin reforme edilmesi gerekiyor. Ama devletin tüm inançlara eşit mesafede durup cemevini Alevilere teslim ettikten sonrasına karışmaması lazım.”
“CEMEVLERİ ALEVİLERE AİTTİR”
Camilerin elektriki su faturalarını devletin ödediğini hatırlatan Şahin, cemevinin de aynı şekilde elektrik, su faturasının ödenmesi gerektiğini belirtti.
Bir belediyenin ya da başka bir kurumun cemevlerini yapıp Aleviler üzerinde söz söyleme hakkını kendilerinde görmemeleri gerektiğini de vurgulayan Şahin, “Cemevleri Alevilere aittir. Burada siyasallaşmanın devreye girmesine Alevilerin engel olması gerekiyor. Bu bir inançsa belediyenin ya da başka bir kurumun lütfuna bağlı olmamalı. CHP’nin bazı belediyelerinde bunu gördük. Muratpaşa, Konyaaltı gibi merkezlerde belediyeler cemevlerini yaptı, derneğe teslim etti. Ondan sonra dernek kendi programını yapar ve o programa göre hareket eder. İsterse cem düzenler, isterse tiyatro sahneler, isterse saz kursları, semah kursları verir. Ama ben izin vermezsem sen cem yapamazsın, diyorsa orada sıkıntı var. Buna itiraz etmek, baş kaldırmak gerekiyor” dedi.
Cebrail ARSLAN/ANTALYA
Yoruma kapalı.