PİRHA- Bir yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan Tv10 çalışanları Veli Büyükşahin ile Veli Haydar Güleç bu Hızır orucunu cezaevinde tutmak zorunda kaldılar ve Alevi dedesiyle görüşme taleplerini yinelediler. Büyükşahin ve Güleç’in avukatı Seyit Demir, sürecin Aleviler için farklı işlediğini kaydetti. Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Aydın Deniz de Tv10 çalışanlarının bu talebinin Alevi kurumlarının ana talepleri içerisinde yer alması gerektiğini belirtti.
Bir yılı aşkın süredir Silivri Cezaevi’nde olan Tv10 Yönetim Kurulu Başkanı Veli Büyükşahin ile programcı Veli Haydar Güleç, cezaevinde Aleviler için kutsal olan iki Hızır ve bir Muharrem ayı geçirdi. Büyükşahin ve Güleç, Hızır ve Muharrem aylarında inançları gereği yapacakları ibadetleri yapamadılar. Cezaevinde kaldıkları süre içerisinde tuttukları oruçlarda gerekli koşulların sağlanmadığı Tv10 çalışanlarının Alevi dedesiyle görüşme talepleri de reddedilmişti. Büyükşahin, bu konuda Alevi kamuoyunda farkındalık yaratmak için Alevi kurum başkanlarına mektup göndermiş ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na da dilekçe göndermişti.
Öte yandan yine 14 ay Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve 8 Şubat 2019’da tahliye edilen Kemal Demir de tutuklu bulunduğu süre içerisinde inancı gereği yapması gereken ibadetleri cezaevinde eksik yapmak zorunda kalmış ve Alevi dedesi talebi de karşılanmamıştı.
Yine CHP’nin eski milletvekili Eren Erdem de bir Alevi dedesiyle görüşme talebi olmuş fakat reddedilmişti.
Alevi tutukluların bu talepleri CHP ve HDP’li vekiller aracılığıyla meclis kürsüsünden dile getirilmişti.
Şimdi de Aleviler için kutsal kabul edilen Hızır ayında oruçlarını cezaevinde tutmak zorunda kalan Büyükşahin ve Güleç, inançları gereği oruçlarının ardından tutmaları gereken Hızır cemini de Alevi dedesiyle görüşme talepleri kabul edilmediği için tutamadılar.
Bu Hızır orucunu da cezaevinde tutmak zorunda kalan Büyükşahin ve Güleç, cezaevinde lokma dağıttı ve inançları gereği kutsal olan bu ayda bir Alevi dedesiyle görüşmek için Adalet Bakanlığı’na dilekçe gönderdiler.
SÜREÇ ALEVİLER İÇİN FARKLI İŞLİYOR
Büyükşahin ve Güleç’in avukatı Seyit Demir, tutuklu ve hükümlülerin din adamıyla görüşme hakları olduğunu belirterek, “Yani bir yakını vefat eden bir kimse Sünni inancındaysa imam çağırıp onunla beraber duasını, ibadetini yapabiliyor. Ama Aleviler açısından bu şekilde çalıştırılmıyor. Bunun çalışmadığını pratik olarak gerek Veli Büyükşahin’in gerek Kemal Demir’in taleplerine verilen cevaplarda gördük.” dedi. Cezaevi yönetiminin Tv10 çalışanlarının Alevi dedesi taleplerine ‘İmam verebiliriz ancak Alevi dedesi çağıramazsınız’ şeklinde cevap verdiklerini hatırlatan Demir, bunun hem din ve vicdan hürriyetini hem de ibadet hakkının engellenmesi anlamına geldiğini kaydetti. Demir, bu anlayışın eski Cumhurbaşkanlarından Süleyman Demirel’in Alevilerin cemevi yapma taleplerine verdiği ‘İnanan orada cami var gitsin camide ibadetini yapsın’ cevabının güncel versiyonu olduğunu dile getirdi.
AİHM’E BAŞVURACAĞIZ
Bir Alevi dedesiyle görüşme taleplerinin reddedilmesinin müvekkillerini inançsal açıdan zor durumda bıraktığının altını çizen Demir, bu konuda haklarını sonuna kadar arayacaklarını iç hukuk yollarının tükenmesi halinde AİHM’e başvuracaklarını belirtti.
KURUMLAR ANA TALEPLERİ ARASINA ALMALI
Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Aydın Deniz de cezaevindeki Tv10 çalışanlarının başlatmış olduğu cezaevinde Alevi dedesiyle görüşme talebinin, Alevi hak talep mücadelesi veren Alevi kurumlarının talepleri arasına alınması gerektiğini vurguladı. Baskı ve sindirme politikalarının arttığını ve bunun sonucunda tutuklamaların çok olduğunu belirten Deniz, cezaevlerinde insanları dizayn etme çabası olduğunu kaydetti. Bu sıkıntılı süreçte Alevilerin muhalif oldukları, bu sistemde inancını bulamadığı ve sistemi eleştirdiği için daha çok hedefte olduklarını ifade eden Deniz, cezaevinde bulunan ve bulunacak olan Alevilerin inançsal boyutta taleplerinin karşılanması için Alevi kurumlarının bu konuda bir yol haritası çizmek zorunda olduğunu kaydetti.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.